Rüzgar mi olsa multideki shhdjdIyi okumalar :)))
Kitabı aldıktan sonra beni tatlı yerine oturttu. Cheesecake söylerken kendisine hiçbir şey söylemedi. "Teşekkürler" dedim, o ise gülümsedi.
"Her günün böyle olacak. Mutlu edeceğim seni" dedi.
Minik kekim geldi, bir parça koparıp ona uzattım. "Dene" dediğimde kendini sandalyeye yasladı. "Tatlı sevmem" dediğinde dudaklarımı büzdüm.
"Ama bak bu çok güzel" dedim, istemese de uzattığım çatalı ağzına soktum. Güldüm ve çektim.
"Nasıl?" dediğimde yüzünü buruşturdu, "Senin elinden yemek güzel" dedi, yanaklarım kızarırken yan masanın konuşma sesi geliyordu.
"Öküz! Anca kendin ye, hayvan kız!" dedi erkek, kız ağzına keki sokarken konuştu.
"Sana mı vereceğim? Git kendine al, banane" dedi ve ikinci parçasını ağzına soktu.
"Zaten buraya neden geldiğimizi de bilmiyorsun bence" dedi erkek, kız omuz silkti. "Tatlı yemek için" dediğinde erkek gözlerini devirdi.
"Bugün otobüse binimişimizin üçüncü yılı" dedi erkek. Erkek uzundu ve hafif kaslıydı, yüzünden ima ettiği şey belliydi.
Kız kaşlarını çattı, "Annem bile bana bu kadar detaylı bakmadı"
Erkek hesabı istedi, "Öküz, ilişkinin öküzüsün kızım sen!"
Kıkırdadım bu hallerine, kız kekini bitirdi ve suyunu içti.
Bakışlarım Ateş e çevirdiğim zaman Ateş in gözlerinin içi parlıyordu. Belki, emin değilim ama bu iyi bir şey olabilirdi.
*
Ateş in telefonu aniden çalarken arayan kişiye baktım.
EMRE
Telefonu kulağına götürdü ve karşı tarafı dinledi, kaşları her saniye çatılırken sinirlendiği belliydi.
"Olabildiğince uzak tutun, otogarı yakın umurumda değil" dedi, tam kapatacakken Emre nin sözlerini ben de duydum.
"Seni istiyor abi"
Kapattı ve bana baktı. "İstemesem de seni okula bırakmak zorundayım" dedi, başımı salladım. Buket i de özlemiştim.
"Tamam" dediğimde kalktık ve hesabı ödedi.
"Bugünü unutma, bitiremedik ama telafi edeceğim güzelim" dedi ve elimi tuttu, onu onayladım.
Bugünü unutabileceğimi zannetmiyordum zaten, bugünü düşünmem de gerekiyordu.
Uzak durmam gereken adama daha fazla yakınlaşıyordum ve bu hiç iyi değildi.
*
Okula bıraktığı zaman ona teşekkür ettim ve hemen arabadan indim, her yerim kızarmıştı zaten.
Okulda olmamın tek kötü yanı okul kıyafetimimin olmamasıydı. En azından derste gelmiştik. Daha öğlen yemeği arası vermemişlerdi.
Yüzüklü elimi sakladım, çıkarmak istesemde etrafta adamları olduğunu söyledi. Her hareketimi izletiyordu bu adam.
Herkes kusursuz değildi.
Hızla sınıfıma çıkarken beremi ve atkamı çıkardım. Çantam yanımda değildi ama yapabileceğim bir şey yoktu.
Arkadaştan isteyecektim.
Sınıfa vardığımda kapıyı çaldım.
"Gir!" denmesiyle içeriye girdim. Matematik hocası beni süzdü, "Bu kıyafetle gelmek serbest galiba?" dedi, sesindeki siniri hissedebiliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benden Kaçamazsın!
Roman pour Adolescents"Benden uzak dur... lütfen!" dedim ağlamaklı sesimle. Dudaklarındaki acı gülümsemem içimi burktu. Ama ondan korktuğum fikrini değiştirmiyordu. "Senden uzak durmak mı? Denemedim mi zannediyorsun?" dedi sert bir sesle. Gözlerinde acı vardı, bunu göre...