~17.BÖLÜM~

831 52 44
                                    

Bukre

Hıçkırıklarım boğazımda doluşurken yorulmuştum artık. Koşa koşa, ağlayarak sahile çıkmıştım.

Neden yapmıştı bunu, neden dalga geçmişti duygularımla, neden ya neden?Neden ona olan saf duygularımın bitişine sebep olmuştu?! 

Titreyen telefonumla yüzüm tiksircesine buruştu. Daha ne kadar yalan söyleyecekti de mesaj atmıştı acaba? 

Telefondaki bildirimin WhatsApp dan değildi. İnstagramdan olduğunu gördüğümde burnumu çekip mesaja baktım. Ozan instagramdan mesaj atmıştı.

Ozan: İyi misin? Okuldan koşarak çıktın, ağlıyordun, yanına geleyim mi?

Gözlerimi kapadım ve gözümden düşen yaşa engel olamadım. Serkan düşünmemişti bu kadar beni? 

Sahi o beni hiç düşünmemişti ki, sadece kazanılması gereken bir oyundum onun için.

Tekrar titredi telefonum.

Ozan: Hata bende sormamalıydım. Sahildesin demi, bekle beni, geliyorum.

Yüzüme bir tebessüm düştü. Çok sürmeden tekrar gözyaşlarım yanaklarımı ıslattı. Zoruma giden kesinlikle Serkan'ın beni sevmemesi, ya da beni kandırması değildi. Zoruma giden ona kanmış olmamdı. Beni sevdiğini düşünmemdi.

Ah, ne kadar aptaldım.

''Bukre'' diyen sesin geldiği yere bakacakken sert bir bedenin bedenimi sarmasıyla kalakaldım.

''İyi misin?'' diyen sesin Ozan'a ait olduğunu fark ettim. Kollarımı rahatça bedenine sardım.

''Değilim.'' dedim çaresizce. Bana daha da sıkı sarıldı.
Bu çok güzel bir histi.

''Ben yanındayım.'' dedi, sonrasında hissettim ki kokumu içine çekmişti.

Bu huzur vericiydi.

Mesela Serkan ben kötü olduğumda hiç koşup gelmemişti. Bana sarılıp 'Ben yanındayım' dememişti. Ya da kokumu içine hiç çekmemişti.

Doğru ya o beni zaten sevmemişti.

Ayrıldığımda gözümden düşen bir damla yaşı hızla sildi.

''Teşekkür ederim.'' dedim.

''Ne için'' dedi yüzüme bakarak.

''Yanımda olduğun için, bana böyle hissettirdiğin için'' dedim gülümseyerek.

''Nasıl hissediyorsun ki?'' dedi.

''Güzel, çok güzel'' dedim ve utandığım için bu sefer ben de sarıldım.

''Bende'' dedi kısık bir sesle ve sarıldı. Muhtemelen onu duymadığımı sanmıştı.

Sonunda banka oturduğumuzda bana dönüp,

''Şimdi söyle bakalım neden ağlayarak buraya geldin ne oldu?'' dedi.

''Anlatırım ama bir şartla'' dedim alttan bir şekilde gülerek.

Nedense ona sarıldıktan sonra iyi hissediyordum. Unutmuştum Serkan'ın yaptıklarını.

''Neymiş o'' dedi gülümseyerek.

Güldüm.

''Canın neden sıkkınsa anlatacaksın, sonra ben anlatırım.'' dedim. Ben ciddiyete bürünürken merakla yüzüne baktım. Onun ise yüzü düşmüştü. Elleriyle yüzünü ovuşturdu.

''Olmaz'' dedi gözlerini başka bir yere sabitlemiş vaziyette.

''Ya neden'' dedim küskünce.

YABANCI (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin