Bukre
"Tamam özür dilerim ama o gün fazlasıyla abarttın sen de" dedi bağırarak.
"Bana bağırma!" dedim ve devam ettim.
"Sadece o gün seninle gelmek istemedim sen de saçma bir sebeple kızıp gittin tamam mı?" dedim.
''Saçma öyle mi?'' dedi sesizce.
''Evet'' dedim sertçe.
''Peki. Öyle olsun.'' dedi ve merdivenlerden hızla indi.
Evet dün gitmediğim için okulda kavga etmiştik ve o da yine dün gibi beni öylece bırakıp gitmişti.
Yine.
Kalbimde daha fazla yer edinmeden gitmen en doğrusu sanırım.
Merdivenlere tek başıma oturmuştum.
Gözlerim dolmuştu.
Tanıma biri oturup mendil uzatıncaya kadar gözlerimden yaşlar aka aka oturmuştum orda.
Sonra uzatılan mendili aldım. ''Üzülme'' dedi sert ama masum ses.
Kafamı ona çevirdiğimde kalkıp uzaklaşacaktı ki kolundan tuttum.
''Yanımda otursan.'' dedim.
Yüzünü bana çevirip ''Tamam'' dedi.
Daha önce hiç karşılaşmamıştım bu çocukla, karşılaştıysam da hatırlamıyordum.
''İsmin ne?'' dedim uzattığı mendille gözyaşlarımı silerek.
''Ozan'' dedi.
''Ben de Bukre'' deyip elimi uzattım.
''Biliyorum'' dedi, tebessüm edip uzattığım eli boşta bıraktı.
Gözümden düşen bir yaşı daha silecekken benden hızlı davranıp parmaklarıyla sildi gözyaşımı.
İçim bir anda garip oldu, soğuk parmakları sıcak tenime değince.
''Onun için mi ağlıyorsun?'' dedi. ama sanki bu soruyu bana değil de kendisine soruyor gibiydi.
Sorusunu cevapsız bırakıp sustum.
Onun için ağlamıyordum elbette. Kendim için ağlıyordum. Zavallının tekiydim. Onun beni bırakıp öylece bir zavallı gibi bırakması gururuma dokunmuştu. Buydu sorun.
Bir de kalbimde onun için bir yer açmışken onun beni zavallı gibi bırakıp gitmesiydi.
Evet sorun gitmesiydi.
''Ondan hoşlanıyor musun?'' dedi. Sesi garip çıkmıştı.
''evet hoşlanıyorum'' dedim.
Hiç tereddütsüz cevap vermiştim.
Yerinden kalkıp ''Anladım.'' diyerek hızla uzaklaştı.
Teşekkür etmeme bile izin vermemişti.
Sadece anladım demişti.
~~~
Eve gelmiş halâ ağlıyordum.
Ellerim titreyerek mesaj kısmına geçmiştim.
Bir tek mesaj bile yoktu.
Belki de umrunda bile değildim.
Peki.
Parmaklarım anlamsızca yabancıya gitti.
Bencilceydi belki ama, şuan ona ihtiyacım vardı.
Bukre: Sana ihtiyacım var.
Anında çevrimiçi olup yazdığını gördüğümde kendimle çeliştim.
Yabancı: Biliyorum.
Yabancı: ama yanlız hissetme kendini.
Yabancı: Belki uzaktan ama,
Yabancı: Ben senin hep yanındayım.
Birisi vardı bana anlamsızca küsüp gidiyordu,
Birisi vardı, canını yakıp bencilce davranıp mesaj attığımda bile ihtiyacım olduğu her an yanımdaydı.
Yabancı: Sen bir başkası için ağlarken bile, ben hep yanındayım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YABANCI (Tamamlandı)
Teen Fiction"Herkes televizyondaki dizi kahramanları kadar şanslı olamıyordu ne yazık ki. Bazımız sakat doğuyor, bazımız anne babasız... Benim hikayem, ilk doğduğum gün yazıldı. Henüz bir çocukken bile, babam tarafından sevilmedim ben. Hayata yenik başkamaktı b...