Follower // z.m

19. Bölüm: ''Siktir, polis!''

Destiny'nin görüşünden,

Her şey boktan bir oyundan ibaret olsa da, Zayn piçiyle sevgili olmak zordu. Fazlasıyla yormuştu beni. Yarım saatlik banyo seansım bittiğinde bornozuma sarılıp odama girdim.

Çoktan pijamalarını giymiş, yatakta oturur pozisyona geçen Kyla'ya baktım.

Ne? Basit bir kız gecesi işte.

İç çamaşırlarımı giydikten sonra Kaptan Amerika baskılı pijama takımımı aramaya başladım.

''Ah!'' Kyla'nın tiz çığlığı üzerine yerimde zıplarken endişe içinde  arkama döndüm.

''Hey! Ne oldu?''

''A-andrea...'' diye kekelediğinde, elindeki telefona gözlerini pörtleterek bakmaya devam ediyordu.

''Ne olmuş korkak piçe?''

''B-beni yarın ki p-partiye davet e-etti.''

Kaşlarımı çattım. ''Ee?''

Arkasındaki yastığı kavrayıp bana doğru fırlatınca dolap kapağının arkasına saklanarak siper almıştım. Tam ağzımı açıp küfür ediyordum ki bir mesaj sesi duyuldu. Kyla beni umursamayarak telefonuna sarıldığında bende pijama takımımı giyiyordum.

''Yine mi korkak Andy?''

''Hayır,'' bana bakmadan devam etti. ''Nate mesaj atmış.''

Ah, Nate. Doğum günümde bana Kaptan Amerika seti alan samimi dostum. Onu özlemiştim. Üzerimde ki pijamaya bakarak gülümsemeyi kestikten sonra yatağa, Kyla'nın yanına tırmandım.

''Ne diyor?''

''Xavier ile ev partisi yapıyorlarmış. Bizi özlediğini söylüyor.''

''Benimde onu özlediğimi ilet.'' Deyip yanına oturunca Kyla elindeki telefonu bırakıp bilgisayar masama ilerledi.

''Gerek yok çünkü,'' dizüstü bilgisayarımı kaptığı gibi yatağa geri tırmandı. ''Bunu kendin söyleyeceksin.''

''Nasıl?''

''Skype'dan görüşeceğiz.'' Dedi ve Skype uygulamasına girip kendi oturumunu açtı.

Nate'in çevrimiçi olduğunu gösteren yeşil ışığı gördüğümde elimle saçlarımı şekillendirdim. Nate ve Xavier'ı görmeyeli dört ay oluyordu neredeyse. Onları şimdi görebilme ihtimali beni heyecanlandırmıştı. Kyla görüntülü aramayı başlattığında bilgisayarı dizine sabitleyerek kamera açısına ikimizi de alacak şekilde ayarladı.

''Hey!'' Gelen görüntünün ardından Nate'in sesini duyduğumda neredeyse ağlayacaktım. Vay canına. İki şebeği de çok özlemiştim.

''Merhaba çocuklar, nasılsınız?'' Kyla neşeyle  kameraya doğru şakıdığında güldüm.

''İdare eder işte. Siz nasılsınız?''

''Sanırım bizde öyle. Değil mi sarışın?'' dedi Kyla.

''Evet,'' dedim hemen. Sesim neden her an ağlayacak gibi çıkıyordu. '' Biz iyiyiz.''

''O kadar iyisiniz ki, bizi unuttunuz. Yerimizi dolduran piçler mi var yoksa?'' Nate gülüyordu ama suratında ki ifadeden ciddiyetini anlayabiliyordum. Onu kendinden bile iyi tanıyordum.

''Saçmalama,'' diye çemkirdi Kyla. Hala gülüyordu. ''Sizin gibi afilli piçlerin yerini kim doldurabilir?''

Xavier'la aynı anda kahkahayı basarken, Nate Xavier'ın kafasına bir fiske indirdi.