Aptal Karahindiba Ve Diğerleri

3

"Oğlum çok sıkılıyorum lan!"

Bu konuşan birinci atlıydı. Tüm okulun en popüler erkeği, tüm kızların hayran olduğu, son derece yakışıklı ve fit bir vücudu olan çocuk, esas oğlan. Bana göre bizim okulla ilgili olan her olay her hikaye bu çocuğun etrafında dönüyordu. O yüzden esas çocuk olması da kaçınılmazdı. Hikayenin esas kızının her hafta değişmesiyle birlikte değişmeyen tek nokta esas kızların yani birinci atlının sevgililerinin her zaman çok güzel olmasıydı.

"Ben size suyun üzerinde ateş yakmaya çalışmanın aptalca bir hareket olduğunu söylemiştim."

Bu ise üçüncü atlıydı. İçlerinde en az dikkat çekeni, diğerlerinin aksine kassız, iddiasız hafif kilolu vücuduyla arka planda kalan atlı.

"Üff, Selim çok sıkıcısın."

Bu da ikinci atlı, spor salonuna gelen ve adımı bir türlü hatırlamayan çocuk, Mert.

"Zamanında benim sözümü dinleyerek sıkılsaydınız şimdi bu sınıfta sonsuz bir sıkıntının içinde hapsolmayacaktık."

Üçüncü atlı birçok konuda diğerlerinin gerisinde olabilir ama zeka konusunda değil. İçlerinde en zekisinin o olduğundan bahsetmiş miydim? Hayır çocuk okul birincisi falan değil sadece diğer iki aptaldan daha iyi durumda hepsi o.

"Kesin artık sesinizi, çocuğu korkutuyorsunuz."

Birinci atlı gözlerini üzerime diktiğinde nihayet görünmez olmadığımı anlamıştım, ama benim hakkımda konuşmaya başlamaları öyle olmayı arzulamama sebep oldu.

"O ne zaman geldi ki?"

Az önce üçüncü atlı için zekaya sahip mi demiştim?

"Onunla biraz oynayalım mı? Hem en azından kafa dağıtırız."

İsmimi bile bilmeyen aptal çocuk, benim de bir çift kulağım olduğunu görmüyor mu?

"Biraz bakımsız ama şu yoklukta gideri var, bana bırakın beyler. Aklını başından alacağıma eminim."

Birinci altının yüzüne kafa atma planları yaparken üçüncü atlı onları susturdu.

"Saçmalamayın! O daha küçük bir çocuk. Kendinizden utanın kız, kardeşim yaşında!"

Beni oynanacak bir bebek olarak görmemesi sevindirirken küçük bir çocuk olarak görmesi gurumu incitmişti. Ama gururuma asıl darbeyi indiren birinci atlının sözleri oldu.

"Haklısın, zaten o kadar çirkin ve bakımsız ki onu yanımda dolaştırmak şöhretimi lekeleyebilirdi."

Demek öyle sevgili atlılar, üçünüze birden bu sözleri yedirmezsem ben de Nisan değilim!