EH 16

453 51 6
                                    


Günümüz

Ailemi ziyarete geldiğim günün ertesinde yanına Neva'sını da alan Nisan odama baskına gelmişti.

"Şu mavi gözlü dev sensin! Biliyorum."

Ona gülümseyerek baktım.

"Onu da nereden çıkardın?"

"Mesaj atan kişinin adı MM imiş. Mert geçen sene onlarla STF oynadığımızda üçüncü kişinin kim olduğunu sordu."

İşte bu konuyu unutmuştum. Oysa Mert bana o oyun ile ilgili soru sorduğunda Nisan'ı uyarmayı düşünmüştüm. Fakat bu konu vize haftam olduğu için aklımdan tamamen çıkmış.

"Benim olduğumu söylemedin değil mi?"

Nisan tek kaşını kaldırarak ukala bir tavırla güldü.

"Ona Eylül' den bahsettim. Son oyunda senin yerine o oynamıştı hatırlarsan. Eylül'ün sevgilisi olduğunu öğrenince o ihtimali eledi."

Anladığımı başımla gösterip  şaşkınlığımı dile getirdim.

" Hayret doğrusu, Mert o oyunu ve oradaki adımı nasıl hatırladı ki? Hanımellerini bile hatırlamamıştı hâlbuki."

Neva tıslarcasına konuştu. Nedense en başından beri bana gıcık davranıyordu. STF oynarken dahi daima ters ters cevaplar vermişti.

"Demek o mavi gözlü devin sen olduğunu kabul ediyorsun? Gerçi dev olacak bir yanın yok minnacık bir kızsın ama..."

Mert konusunu konuşmak istemiyordum. Ben de konuyu kapatmak için Neva'nın üzerine oynamaya karar verdim.

"Senin benimle derdin ne Neva? Neden bana bu kadar ters davranıyorsun?"

Bir anda yavaşça geri çekilen Neva "Yok canım" dedi "benim seninle ne derdim olacak".

"Yapma lütfen, bir derdin olduğu aşikar. Ama ben az çok tahmin edebiliyorum. Benzer sorunları lisede Hakan'a aşık olan her kızla yaşadım ben. Nedense onlar da beni hiç sevmezdi."

Tekrar öfkeyle kabaran Neva sesini yükseltti.

"Beni o kızlarla bir tutma sakın! Hakan benim sevgilim ayrıca çok değişti. Ona güveniyorum, artık seni ya da başka bir arkadaşını kıskanmıyorum."

Tepkisinden, doğru noktaya parmak bastığımı anlamıştım.

"Ama bir zamanlar kıskanmıştın?"

Önce itiraz edecek gibi olduysada omuzlarını düşürerek kabullendi.

"Evet çok kıskanmıştım. O beni görmezden gelirken bana uzak davranırken sen daima yanındaydın. Sana şevkatle sevgi dolu davranır, senin arkandan konuşurken gözlerinin içi gülerdi. Bir ara birbirinizi seviyor olabileceğinizi bile düşündüm ama artık bu bağın arkadaşlık bağı olduğunu daha iyi anlıyorum."

Derin bir nefes aldım en yakın arkadaşımın sevgilisi tarafından yanlış anlaşılmak istemezdim.

"Peki neden hala bana kötü davranıyorsun?"

Konuşmamızın başından beri sessizce dinleyen Nisan araya girdi.

"Çünkü benim canım görümcem kindar bir insandır. Ne hissettiğini asla unutmaz. Artık öyle düşünmese de bilinçsizce geçmişin acısını çıkarıyor konuşurken. İstemese de ters cevaplar veriyor sana karşı."

Neva ona hak vererek devam etti.

"Kusura bakma bundan sonra davranışlarıma, sözlerime daha dikkat edeceğim."

Nisan tüm karmaşaya rağmen Mert'i unutmadığını gösterdi.

"Evet, gelelim asıl konuya. Neden Mert'e mesaj atmaya başladığını söylemedin ki?"

Sonunda konuyu daha fazla geçiştiremeyeceğimi anladım.

"Çünkü Mert'le bir geleceğimiz olmadığını bildiğim halde yazdım ona. Duygularımı daha fazla içimde tutamadığım için yazdım. Onunla olan mesajlaşmamızdan bir beklentim yok ki sana söyleyeyim?"

Nisan onaylamaz bir şekilde başını salladı.

"Bence Mert'in karşısına geçsen seviyorum desen o dünden razı olur ki seninle sevgili olmaya."

Bu sözler canımı tahmin ettiğimden fazla yakmıştı.

"Çünkü Mert'in güzel kızlara ve ilgiye zaafı var değil mi? 4 yılda onu tanıyamadığımı mı zannediyorsunuz. Yeter ki biri Mert'i sevsin koşarak gidiyor ilgi görmek için. Peki ya sonra? Sadece sevilmek yetmiyor o sevmediği için çabuk sıkılıyor başta bayıldığı sevgiden, ilgiden ve arkasına bakmadan kaçıyor. Ben Mert'in egosunu tatmin etmek mutlu olmak pohpohlanmak  için çıktığı sonra da sıkılınca geçmişinde bıraktığı biri olamam. Bunu kaldıramam çünkü gerçekten seviyorum onu."

Nisan sözlerimle duygusallaşarak bana sarılırken gözleri dolan Neva'ya şaşkınlıkla bakmıştım. Bu kız bana sempati mi duymuştu?

"Seni o kadar iyi anlıyorum ki. Gereksiz Hakan için ben de benzer düşüncelere sahiptim eskiden. Bir hafta çıktığı sonra dönüp bakmadığı biri olmak istememiştim. Tabi bu karahindibanın öyle dertleri yoktu. Abim gayet efendi düzgün bir şekilde kimseye bakmandan bekledi sevdiceğini."

Neva'nın sözlerine gülümserken Nisan'ın sarılmasına karşılık verdim.

Bazı insanlar iyi ki varlar.

Aptal Karahindiba Ve DiğerleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin