| yavuz |
"Formülü uygula sadece Yasin."
"Ben ne yapıyorum?"
Kitabı önüme çekip Yasin'in yazdıklarını sildim. "İyi dinle." Soruyu yavaşça anlatmaya başlamıştım. Tüm dikkatini soruya vermiş gibi duruyordu.
"Sinüsün karşısı... Yasin seni seviyorum... Hepsini yazdıktan sonra..."
Hiçbir tepki vermemiş hala kitaba bakıyordu.
"Ya dinlemiyorsun ki!" Ona dönüp sesimi biraz yükselterek bağırdım.
"Ne? Dinliyorum."
"Yasin."
"Dalmışım valla özür dilerim."
"Bak az sonra Burak ve Sinan gelecek. Şu soruyu anlatayım sonra ne istiyorsan yap."
"Ya başta gerçekten dinliyordum."
Kafa sallayıp soruyu baştan anlatmaya başladım. Çocuklar gelmeden bitirebilmiştim. Hatta hepsini silip Yasin'e tekrar çözdürmüştüm.
Sinan ve Burak geldiğinde oturup sessizce ders çalışmaya başlamışlardı. Herkes tatilde çalışıyordu.
Kıyamet alametleri.
Yasin ilk bırakan kişi olmuştu. Kendini koltuğa bırakıp telefonuyla oynamaya başlamıştı.
"Yasin biraz daha çalışsana oğlum." dedi Burak.
"Ben yaparım siz rahat olun."
Bir şey demeden testimi çözmeye devam ettim. On dakika sonra Sinan ve Burak kısık sesle konuşmaya başlamışlardı.
"Seni ısırayım mı ben?"
Burak bir bebekle konuşuyormuş gibi konuşuyordu. Sinan ise kedi gibi davranıyordu. Oğlum ne yapıyorsunuz siz lan?
"Gayler çıksın kasıyor."
Burak gülerek tek kaşını kaldırmıştı. "Sizi de dışarı alalım Yavuz Bey."
"Yürü git işine hadi."
"Yavuz, dün takip istediğini kabul ettiğin kız kim?" Yasin koltukta dikleşip bana bakmaya başlamıştı.
"Hatırlamıyorum."
"mervegrgn"
"O ne ya?"
"Bana tecahül-ü arif yapma yavuz."
Sinan gülerek "Alfabede kaç harf var bilmiyor tecahülü arif'i biliyor." dedi.
Yasin yastığı Sinan'a fırlatıp bir şeyler mırıldandı. Burak yastığı alıp tekrar Yasin'e fırlatmıştı.
"Manitama şekil şukul yapma Yasin."
"Sen de benim manitaya şekil şukul yapma birader."
Yasin dediğim şeyle gözlerini büyütmüş Burak'ın ona attığı yastığı yüzüne kapatıp çığlık atmaya başlamıştı.