| BURAK |
"YA YETER AMK YETER! YİNE Mİ PATATES? "
Sinan mutfağa gelip yemekte ne olduğuna bakmıştı. Sonucu görünce herkesin söylemek isteyip söyleyemediği cümleleri nihayet gün yüzüne çıkarmıştı. Aşkım benim.
"Bıktım bıktım! Patates kızartması, patates yemeği, fırında patates, tavada patates, haşlanmış patates, patates köftesi, patates püresi, patates tostu, patates çorbası, patates keki, patatesli börek, patatesli poğaça, patatesli patates, az pişmiş patates, çok pişmiş patates, daha çok pişmiş patates, patates, patates, patates! İçim dışım patates oldu lan! Ben gidip adımı patates diye değiştireyim. Sinan demeyin bana patates deyin!"
Yağız, Ata, Enes ve Yasin ciddi ortamda gülmemek adına koşarak mutfaktan çıkıp oturma odasında gülmeye başlamışlardı ama sesleri geliyordu. Emre ise yine patates soyuyordu.
"Ne bağırıyorsun ki?" dedi.
"Bıktım."
"Ne yapayım? Çöpe mi atayım bunları?"
"Of." deyip gitmişti. O gidince Emre bana döndü.
"Ben döverim ha bunu."
"Tamam kanka sen de sakin ol." deyip yanına gittim. Elindeki bıçağı ve patatesi alıp tezgaha bıraktım. "Bak çok güzel soymuşsun işte. Artık oldu bence, yeter bu kadar."
"Yapın lan kendi yemeğinizi. Yaptığımızı da beğenmiyorlar." deyip o da gitmişti. Yavuz ise patates püresini yemeğe devam ediyordu. Bana bakarak ağzındakini çiğnedikten sonra kulağındaki kulaklıkları çıkarıp eliyle bir yeri gösterdi.
"Tuzu uzatır mısın tatlım?"
***
| EREN |
"İntikamını nasıl alacağımızı biliyorum."
Özgür ile Sarper'e hain planlar kuruyorduk. Gay shipleyen Güler'le konuşmuştu. Özgür de kıskanmıştı. Fırsat bu fırsat. Kaçırır mıyım? Asla. Bana ve youtube'a malzeme çıkıyor.
"Çok büyük bir şeye gerek yok." dedim. "Şimdilik."
"Ne yapacağız?"
Gülümsedim. "Sen eğlenmeye hazır ol yeter."
***
"Altına sıçar, ruhu bedeninden ayrılır. Geri geldiğinde de beni siker." dedi Özgür planımı anlatınca.
"O kadar mı korkuyor oğlum?"
"Bir kere bunlarda kalıyorduk. Elektrikler gitti. Bu ruh hastası koşarak odasındaki tüm fenerleri yaktı. Fenerinin yedeğinin yedeği vardı, sen düşün."
"Fenerleri saklayalım?"
"Yastığının altında fenerle uyuyor bu mal. Kim bilir nerelere koymuştur."
"O zaman odasında yapamayız. Duştayken yapacağız."
"Siker diyorum."