"23

717 69 9
                                    

Korkmamaları için yapmışlardı bu duvardaki resimleri. Tatlıydı aslında. Bunları düşünürken bir anda odaya apar topar Lucas ile Dustin girdi.
"Will! Aman Tanrım, neler olduğunu duyar duymaz geldik." dedi Dustin.
"İyi misin dostum, çok ağrın var mı?" dedi Lucas.
"Yok, sakin olun." dedim. Bir iç çektiler.
"Dostum, nasıl oldu bu?" dedi Lucas.
"Dikkatsizlik." dedim. Başka diyecek bir şey bulamamıştım. Arkadan annemin geldiğini gördüm.
"Peki dostum, sen dinlen ve hemen ayağa kalk." dedi Dustin ve birbirimize güldük. Sonra odadan onlar çıktı ve annemle yalnız kaldık.
"Will," dedi. "Beni o kadar korkuttun ki."
"Üzgünüm anne." dedim ve bana sarıldı. Sonra kapı açıldı ve içeri abim girdi.
"Nasılsın bakalım? " dedi.
"Daha iyiyim." dedim.
"Çabuk iyileş bak." dedi ve göz kırptı. Sonra anneme döndü. "Anne kahve ister misin?" dedi.
"Olur tatlım." dedi annem ve abim odadan çıktı.
"Doktor bir kaç gün burada kalman gerektiğini söyledi. Yarı yıl tatiline az kaldığı için okula tekrar gitmemeni düşünüyoruz. Zaten raporların olacak." dedi annem. Bu güzel bir haberdi.
"Tamam." dedim ve gülümsedim. Sonra abim elinde kahveyle kapıdan baktı.
"Will, şu perdeyi açalım." dedi annem. Yanımda benim yaşımda olduğunu tahmin ettiğim bir kız yatıyordu. Kolunda serum vardı ama pek bir yarası yoktu. Uyanıktı ve bana dönüp gülümsedi. Sonra tekrar başını yukarı çevirdi. Annem perdeyi açtıktan sonra odadan kahveyi alıp çıktı. Ama abim hala kapıda duruyordu.
"Will, biri seni görmek istiyor." deyip göz kırptı. Anlamıştım zaten kim olduğunu. İçeri Mike girdi ve abim kapıyı yavaşça kapattı. Yanımdaki koltuğa oturdu. Gözleri parlıyor gibiydi ya da en azından bana öyle gelmişti.
"Will, nasılsın?" dedi.
"Daha iyiyim." dedim.
"Uhh, hala evden dışarı koştuğum an aklıma geliyor. O kadar korkmuştum ki." dedi ve iç çekti.
"Sorun yok." dedim. Kolumu tutuyordu ve birbirimize bakıyorduk.
"Bir an," dedi. "Sadece bir an beni Snowball'da yalnız bırakacağını düşünmüştüm." Ona bakıp kafamı iki yana salladım.
"Asla, seni orada asla yalnız bırakmayacağım." dedim. Asla yalnız bırakamazdım onu, çünkü söylemeliydim. Orada söylemeliydim ona neler hissettiğimi. Bu aşkın daha ne kadar büyüyebileceğini ya da onun ne tepki vereceğini bilmeden söylemek zorundaydım. Bir süre sonra doktor içeri girdi.
"Will, nasılsın?" dedi o da herkes gibi.
"Daha iyiyim." dedim.
"Tamam, arkadaşını dışarı almak zorundayım. Dinlenirsen daha çabuk ayağa kalkabilirsin." dedi. Sonra Mike bana döndü.
"Hemen ayağa kalk." dedi ve gülümsedi. Ben de gülümsedim. Mike ayağa kalktı ve ikisi de odadan çıktılar. Sonra kafamı yanımdaki kıza çevirdim. Kız bana bakıyordu ve gülümsemeye başladı.
"İkiniz birbirinizi çok seviyor gibisiniz." dedi.
"Kimle?" dedim.
"O çocukla. Snowball hakkında konuştuğun." dedi.
"Ah şey," dedim. "Yani evet, yakın arkadaşız."
"Bence o seni sadece arkadaşı olarak görmüyor." dedi.
"Zannetmem." dedim.
"Ama sen onu seviyorsun değil mi?" dedi. "Merak etme, kimseye söylemem." ve gülümsedi.
"E-evet. Çok seviyorum." dedim önüme bakıp gülümseyerek.
"Bunu ona söylemelisin." dedi.
"Söyleyeceğim, ama şimdi değil." dedim.
"Ne zaman?"
"Snowball diye bir baloda."
"O yüzden mi onu orada yalnız bırakmamalısın?"
"Evet." dedim. Gülümsedi. "Sevdiğin ne kadar da belli, yanına gelince yüzünde güller açtı."
"Öyle mi?" dedim. Mike'ın anlamış olabileceğinden korkarak.
"Yani." dedi. "İsmi ne?"
"Mike." dedim.
"Güzel isim." dedi ve ikimizde gülümsedik. Sonrasında ise ailesi geldi ve hasteneden çıkmaya hazırlandılar. Sadece bir serumla işleri bitmişti. Kapıdan çıkarken bana el salladı.
"Birbirinizi çok sevin ve bunu söyleyin, çok geç olmadan." dedi ve gülümsedi.
"Tabiki." dedim ve ben de gülümsedim. Sonra odadan çıkıp gittiler. Aslında akşamdı. Bu saatte bu kadar çok çocuğun hasta olması nedendi? 15 dakika gibi bir süreden sonra annem odaya girdi.
"Canım." deyip gülümsedi.
"Bu gece burada mısınız?" dedim. "Abimle."
"Evet." dedi. "Ve bir misafirimiz daha kalacak." dedi. Şaşırmıştım.
"Mike." dedi annem sonunda. İnanamamıştım, yani burada kalması.. Bilmiyordum.
"Mike mı?" dedim.

beni bulduğun zaman ⇢ bylerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin