"71

556 57 4
                                    

Tam da beklediğim gibi, Lucas ile Dustin kalkıp giderken biraz daha kalmaları için ısrar ediyorduk. Sadece ben değil, Mike da bunu istiyordu ama benim gibi düşündüğü için değildi. Erken gitmelerini anlamıyorduk sadece.
"Annelerimiz kızıyor, evler biraz uzak olduğundan." diye ikna etti bizi Dustin.
"Anlıyoruz." diyebildik.
"Görüşmeye devam ederiz, özellikle Snowball'da görüşeceğiz." dedi Lucas ve ikisi çaktırmadan imalı imalı bana baktılar. Tekrar kalbim hızlanmaya başladı.
"Uhh, evet." dedi Mike. "O zaman, görüşürüz."
"Görüşürüz." dediler. Son kez çıkarken bana bakıyorlardı. Mike ile görüşecektik elbet ve Snowball'dan önce tekrar Dustin ile Lucas'la da konuşmam gerekiyordu. Tabi, bunların yanında bir de annemin şu 'Haftasonu kıyafet alma işi'  vardı.
"Ee Will? Her zamanki gibi ne yapacağımızı düşünmekten zaman geçmeyecek gibi."
"Evet."
"Uhh," durdu. "Buradaki ilk yılın nasıldı?"
"İ-iyidi." İlk yılım değildi. Ben buralıydım zaten. Gitmeyi dahi hiç istememiştim. Hele onu bırakmak isteyeceğim son şeydi ama o, bunu hatırlamıyordu. Hatırlatacaktım. Snowball'un gelmesini bekleyecektim. Gerçekten uzun bir zaman yoktu. Haftaya cuma değil sonraki cumaydı beklediğim o gün.
"Snowball için heyecanlı mısın?" Nasıl da düşündüğümü söylemişti, yeniden.
"Evet, ya sen?"
"Evet, fazlasıyla." Böyle olmamalıydı. Zaten şaşıracaktı, fazla heyecanla ne yapabileceğini kestiremiyordum. Asıl o kadar heyecanlı olması gereken bendim.
"Sadece bir dans aslında ama, bilemiyorum." dedi.
"Evet, yalnızca bir dans." Gözlerimi kaçırıyordum ki abim geldi.
"Kalkmalıyız Will." Aslında onunla konuşmayı çok seviyordum. Yanında kalmayı da istiyordum ama ikimiz için gitmem gerekiyordu.
"Uhh üzüldüm Will." Gerçekten üzüntüsü okunuyordu yüzünden.
"Ben de Mike, ama görüşeceğiz." Yerinden hızlıca kalktı.
"Okula geliyorsun değil mi?"
"Sa-sanırım." dedim şaşırmış bir şekilde.
"Tamam." dedi gülerek.
Eve gittikten sonra farklı bir şey olmadığını söyledim. Yani, sanki daha samimi gibiydik. Bunu seviyordum. Ona açılmak, belki de zor olmayacaktı. Endişeli olacağımı şimdiden hissediyordum ama yapabilirdim. Bazı şeyleri bilmeliydi, belki de yeniden ilk arkadaşına aşık olabilirdi. Kendi kendine öğrenmeliydi ya da en azından öyle demişlerdi ama daha fazla dayanamazdım. Benden uzaklaşmasını istemiyordum. Söyleyecektim ve emindim. Duygularımdan... çok emindim.
Haftasonu... bu kelimeyi söylemek artık garip gelmiyordu. Çünkü gerçekten normal geçiyordu. Dustin ve Lucas ile konuşup duruyorduk. Mike'ı sevdiğimi bildiklerinden, beynimi şimdiden Snowball için tavsiyelerle dolduruyorlardı. İkisinin de sevgilisi olduğu için çoğu yerde onlara uyacaktım. Yani, kafamda zaten bazı şeyler vardı ama onların da dediği gibi bunu ifade ederken rahat olmaya çalışmalıydım. Bir de, annemin haftasonu alışverişini gerçekleştirmek zor olmuştu. Anneme ne zaman bir model göstersem, onu beğenmiyordu ya da bunu uygun görmüyordu. Ben anlıyordum, Mike'ınkine uygun olmasını istiyordu. Uhh bazen annemi anlayamıyordum. Yine de, Mike'ın seveceği tarzda bir şey bulmuş olduğumuzda istemsiz mutlu olmuştum. Aldırmak için uğraşmama gerek yoktu çünkü görür görmez içimize sinmişti. Abim de kendine çok şık bir takım almıştı. Onun Nancy ablayla olan dansını görmeyi çok istiyordum.
Hafta içi geldiğindeyse normal olacağını beklerken, okulda neredeyse hiç kimse yoktu.
"Uhh bu kadar az kişi geleceğini bilmiyordum." dedi.
"Ben de." Biraz düşündü.
"Hadi okulu asalım."
"Bunu yapabilir miyiz?" Hayatımda hiç dersi asmamıştım.
"Evet, sorun olmaz."
"T-tamam." Biraz düşündüm. "Peki, nereye gideceğiz?"
"Oyun oynamak için şu eskiden gittiğimiz yere gitmeye ne dersin?"
"Olabilir." Atari salonundan bahsediyor olmalıydı. Dersi asmayı isterdim, zaten sıkıcıydı. Okuldan çıkıp atari salonuna gittiğimizde gerçekten daha da yakınlaşacağımıza emindim. Oyun oynarken bile nasıl da gülüşüyorduk... hem en yakın arkadaşımdı hem de aşkımdı. Uhh öyle çok eğelenmiştik ki, her gün okulu asmak istiyordum. Tabi, bir dahaki sefere annemin haberi olmalıydı. Kahkaha atmaktan birbirimizle konuşamıyorduk bile. Öyle bir gülüşü vardı ki...

beni bulduğun zaman ⇢ bylerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin