"36

688 72 27
                                    

"Başkasının doldurmasının hiç mi imkanı yok?" dedim bu sefer de. Neden hala bunu soruyordum ki? Ne işime yarayacaktı bu? Kendime kızdım bir süre. Sonra onun gözlerinde kendimi buldum. Rahatladım, dinledim. Ellerini yüzüne götürdü.
"Uhh bilmiyorum. Onu unutmak istemiyorum." Üzüldüm. "Ya hiç geri gelmezse?" dedi kendi kendine. Endişelendi mi yoksa öylesine mi demişti bilmiyordum.
"Madem onu çok sevdin, onun yanında ne kadar mutlu olduğunu hatırla ve seni aynı onun gibi mutlu eden birini bul." dedim samimi bir şekilde gülümseyerek. Nereden çıkmıştı bu tavırlar? Beni bana anlatıyordu işte, daha ne istiyordum ki? Belki de korkuyordum. Eski ben olmadığımdan ve beni şimdi sevmeyeceğinden korkuyordum.
"Haklısın." dedi ve bana döndü. Birbirimize baktık. Gözlerimiz kenetlenmiş, kalplerimizin ritimleri birbirlerine uyumlu atıyordu. Hissediyordum. Sonra gözlerini gözlerimde gezdirdi. Bir sağa bir sola gitti gözleri. Odanın loş ışında çok güzeldi. Her bir sözü, her bir ayrıntısı mükemmeldi ve ben çoktan dalıp gitmiştim. Gözlerini kapattı. Başını yukarı kaldırdı. Kalbimin sesini duymamalıydı. Çok, çok hızlıydı. Heyecanlanıyordum. Onunla olduğum her an heyecanlanıyordum. Aşk değildi de neydi bu? Evet, dediği gibi aşktı. Bana tavsiye verdiği günü hatırladım. Sıra bendeydi işte. Ona tavsiye vermiştim. Ama sonu var mıydı? Bulabilir miydi beni? Bilmiyordum. Korkuyordum, beni bulsa bile beni eskisi gibi sevebilir miydi? Belki de söylemeliydim. Onu sevdiğimi söylemeliydim ve ona gerçekleri anlatmalıydım. Beni sevmesi en büyük isteğimdi. Ona döndüm ve kolunu tuttum. Uyumadığını biliyordum.
"Mike." dedim. Sakin değildim ama stresli olmayan bir ses tonuyla söylemiştim bunu. Çok heyecanlıydım, bunu itiraf etmek bile bir hayal gibiydi. Bana döndü.
"Evet?" dedi. Kolunu bırakmadım.
"Ben.." dedim. Merak eden gözlerle bakmaya devam ediyordu. Ağzımdan çıkacak kelimeleri bekliyordu.
"Ben ııı.." Söyleyemiyordum. Olmuyordu, çıkmıyordu ağzımdan kelimeler. Bazen ona bakarken iki kelimeyi bir araya getirmek bile çok zordu. Hele ki böyle bir şeyi söylemek, benim için mümkün değildi. Yapamazdım, sadece.. hava almalıydım. Evet çıkıp hava alacaktım.
"Ben çıkıp hava alacağım." dedim ve hemen yataktan sıyrılıp kalktım.
"Will, bekle." demeye kalmadan kapıdan çıktım. O kadar heyecanlamıştım ki nefes alamıyordum. Bana öyle geliyor gibiydi. Hayır, bilmiyordum. Uhh kafamı kurcalıyordu düşünceler. Neden bu kadar çok düşünüyordum ki? Beni çok sevmişti ve ona gidip söylersem beni yeniden sevecekti. Ama beni eskiden o kadar iyi tanıyorsa neden şimdi benim o kişi olduğumu anlamamıştı? Geçirdiği kaza yüzünden olmalıydı. Biraz uzaklaştırdım bunları aklımdan. Balkona çıkmıştım. Sanki çatıda bir balkonmuş gibiydi. Göğe yakın, yere uzaktı. Nefes aldım ve biraz rahatladım. Her şeyin bir zamanı vardı. Ne zaman söyleyeceğimi biliyordum. Okulların açılmasına az kalmıştı zaten. Snowball'da söyleyecektim ve iyi karşılayacaktı. Sakindim, nefesim yavaşlamıştı. Düşüncelerimden uzaklaşmıştım. Her şeyin yolunda gideceğini biliyordum. Yıldızlara baktım ve yeniden derin bir nefes aldım. Şimdi gidip Mike'ın yanına yatacak ve uyuyacaktım. Mutluydum ve daha da mutlu olabileceğime inanıyordum. Arkamı dönüyordum ki Mike yine yanımdaydı.
"Will sen.." Çok yakındaydı ve yine gözlerimiz kesişti. Nefesini hissediyordum kalbim çok hızlandı. Düşünceler beni alıp götürdü, sadece onunla kalmak istiyordum. Ay ışığı üzerine vuruyordu, belki de abartıyordum. Sanki o anda dünyada sadece ikimiz varmış gibiydik. Başka kimse yokmuş, sadece onunlaymışım gibiydi. Gözlerim yanaklarından aşağı kaydı, dudaklarına dikildi. Sanki evrende tek biz varmışız gibi düşündüğümü hatırladım. İkimizi de öyle bir yerde hayal ettim, alışık mıydım hatırlamıyordum. O an tek yapmak istediğim bir kere o dudaklarına dokunmaktı. Parmak uçlarıma kalktım sakince. Kafamı biraz sağa doğru eğdim. Dudaklarımı, onun narin dudaklarına değdirdiğim sırada ise karnımdaki milyonlarca kelebek tekrar tekrar kanaktlanıp uçtu. Beynimle değil de bir kez olsun kalbimle hareket etmeyi seçmiştim. Sadece yanımda onu istiyordum.

beni bulduğun zaman ⇢ bylerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin