beni bulduğun zaman ⇢ byler

"69

Ders başlamak üzereydi. Neredeyse herkes gelmişti ama Mia yoktu. Gelmemeliydi bence de. Öğretmen bile derse girmişti ve hala onun ortalıkta olmaması dikkat çekiyordu. Öğretmen içeri girdikten birkaç dakika sonra Mia gelip öğretmenin yanına gitti. Yerine gelmesini istemsizce beklerken, Mike ve ben ile göz teması dahi kurmamıştı. Sınıfın ortasına geçtiler ve öğretmen konuşmaya başladı.
"Çocuklar, Mia arkadaşınız erken gitmek zorunda kaldı. Bu yüzden aramızdan ayrılıyor."
"Hepinizi tanımak çok güzeldi arkadaşlar. Umarım görüşmeyi hiç bırakmayız. Hepinizi seviyorum." Öğretmen son kez Mia'ya 'Görüşürüz yeniden.' gibi şeyler söylerken Mike'la sevinçli bir şekilde konuşuyorduk.
"Tanrım, gittiğine inanamıyorum." dedi.
"Ben de." Mia'ya baktım. Mike'a değil, sadece bana bakıyordu. Yanıma geldi ve kulağıma, Mike'ın duyamayacağı şekilde bir cümle fısıldadı.
"Ona iyi bak. Çok mutlu olacaksınız." Kafasını kaldırırken sıcak bir gülümseme vardı yüzünde.
"Neden daha önce böyle değildin Mia, neden?"
"Ben Troy gibi değildim Byers, asla da olmadım. Tek isteğim bazı şeylerden emin olmaktı. Senin canını yaktım, üzgünüm. Ama şimdi eminim, çok mutlu olacaksınız." Mia'nın gerçek yüzünü şimdi görmek, beni üzüyordu. Aslında gerçekten samimi bir kızdı, her şeyi bir oyun olarak planlamıştı. Bunu neden yapmıştı ki?
"Nasıl?"
"Snowball." dedi. "Snowball." Doğruldu.
"Seninle tanışmak güzeldi, Will. Sen iyi birisin." Sınıfın ortasına gelince gitmeden önce ağzını oynattı. Kimse anlayamasa da ne söylemek istediğini anlamıştım.
"Birbirinizi hak ediyorsunuz." Gitmişti... o iyi kız, ne yaptığını bana söylemeden gitmişti. Ya iyi biri değildi ya da Mike'ın bana anlatmadığı şeyler vardı. Bu sefer içimdeki ses, kızın iyi olduğunu söylüyordu. Ama neyden emin olmak istiyordu? Bu benimle ilgili değildi çünkü zaten benim Mike'a aşık olduğumu biliyordu. O zaman bu ne ile ilgiliydi? Yoksa.. Mike'ın kimi sevdiğini mi öğrenmişti? Evet, Mia biliyordu ve söylemeden gitmişti. Tanrım, keşke daha çok zamanımız olsaydı. Anlayabilirdim, kim olduğunu söyletebilirdim. Kendime kızdım, nasıl olur da bu kızı böyle tanırdım? Yanlış tanımıştım, bir şeyler çok yanlıştı.
Dersi dinlemiyor ve Mike ile konuşuyorduk.
"Sana ne söyledi?"
"Uhh önemi yok Mike, bilirsin. Bir bakıma özür diledi. Galiba bunu çoğu kişinin duymasını istemiyordu."
"Anlıyorum, iyi bir kız olabilir belki. Beni öpmeseydi..."
"E-evet." Hala aklım Mia'nın söylediklerindeydi. 'Tek isteğim bazı şeylerden emin olmaktı.' Neyden emin oldun Mia, neyden? 'Snowball' Ne olacak? Snowball'da ne olacak?
Düşünmekten başım ağrıyordu artık. Eve giderken bile böyleydi. Bu konu hakkında daha fazla konuşmamıştık. Şu anki konumuz elbetteki Snowball'du. 3 hafta kalmıştı. Tabii her şeyin açığa çıkmasına kalan sürenin de 3 hafta olduğuydu bu.
"Ee Will, Snowball sence eğelenceli olacak mı?"
"Bilmiyorum, olabilir."
"Çatı işini yapıyoruz değil mi?"
"Elbette." Güldük.
"Tanrım, bizimkilerin danslarını görmek için sabırsızlanıyorum. Muhtemelen kızlar delirecek."
"Uhh hayal edebiliyorum." Onun evinin önüne gelmiştik.
"Yarın görüşürüz."
"Görüşürüz."
Eve gider gitmez hızlıca eve girip bağırmaya başladım.
"Anne! Jonathan! Hemen buraya gelin."
"Will, ne oldu?"
"Neler oluyor?" Hepimiz ortaya toplandığımızda konuşmaya başladım.
"Çok garip şeyler oluyor." Oturup her şeyi anlattım. Bunların hepsi bir oyundu, evet. Mia'nın iyi bir kız olması da beni mutlu etmişti. Fakat, neydi bu oyunun nedeni? Hiçbirimiz bilmiyorduk.
"Çok garip, neden böyle bir şey yapmış olabilir ki?"
"Ben de onu düşünüp duruyorum ama cevap yok." dedim abime. "Acaba... Mia onun sevdiği kişiyi biliyor olabilir mi?"
"Olabilir." dedi bu sefer annem de. "Bunu nasıl akıl ettin?"
"Bilmiyorum, söylediklerinden sonra tek mantıklı şey bu olabilirmiş gibi geldi." Başka bir kanıt yoktu ama içimden bir ses öyle diyordu.
Bir sonraki gün olanların tamamını Dustin ve Lucas'a anlattığımda Max ile Jane de bana katılıyordu. Onlar orada olmassa olmazdı.
"Bence de, Mike'ın sevdiği kişi olabilir." Çıkışta konuşmak akıllıcaydı. Mike'ın gelip gelmediğini de görebilecektik.