Bisikletle hızla arkasından gittim. Yolda bir şey konuşmuyorduk çünkü aklımda hala nasıl Mike'ın adını bildiği vardı.
"Adımı nereden bildiğini söylemedi." dedi Mike bu sırada. Hep aynı şey oluyordu. Benim düşündüğümü o da düşünüp söylüyordu. Onu düşleyince o da beni düşlüyor muydu? Hayır, dedim kendime.
"Yarın söyler belki."
"Evet, uhh onunla konuşmak istemiyorum aslında." Onu sevmemesine öyle sevinmiştim ki.
"Senin istememeni gerektirecek bir durum yok ki. Sana gayet sıcak davranıyor ama bence benden hiç hoşlanmadı." Mike benimle konuşmaya devam etti.
"Sıcak davranması umrumda değil Will, yanımdan kalkmanı hiçbir zaman istemedim. Onun davranışı berbattı. İsterse bana aşık olsun ama onu asla sevmeyeceğim." İçimdeki mutluluk kat kat artıyordu ve gülümsememek için kendimi sıkmak zorundaydım.
"Beni anlıyorsun değil mi?" dedi.
"Evet." deyip kendimi tutamadım ve gülümsedim. Onun evinin önüne gelmiştik.
"Yarın görüşürüz." O da gülümsedi.
"Görüşürüz."
Eve gittikten sonra abime ve anneme bu kızdan bahsettim. Onlar da sıcak bakmamışlardı, ki Mike'a iyi davrandığını söylediğimde benim gibi delirmişlerdi.
"Uhh kendini ne zannediyor bu kız? Bir şey olursa okula gelirim bak." Annem mutfaktan bağırıyordu.
"Anne, ben okuldayım zaten." dedi ve bana dönüp devam etti. "Bir şey olursa beni bulman hiç de zor değil. Bunu aklından çıkarma. Arkadaşlarımın yanındaysam 'Bir şeyler yanlış.' falan de, ben anlarım."
"Tamam abi." Saçlarımı karıştırdı. İyi ki yanımdaydı, ikisi de. Ailemi gerçekten çok seviyordum. Hele kızı anlattığım zamanki o surat ifadeleri.. inanılmazdı. Kızın beni hiç sevmediği belliydi ama Mike'a iyi davranıyordu. Aklımdaki şeyin olmasının olanağı neydi?
Bir sonraki gün okula geldiğimde Mike'ı orada buldum. İçeri girer girmez yanıma geldi.
"Tanrım, Will nerelerdesin? Sırf seninle daha uzun konuşmak için çok erken geldim."
"Mike, sen iyi misin?"
"E-evet." Gözlerini yüzümde gezdirdi. "Evet." Sakinledi.
"Şimdi bana sakince ne olduğunu anlat." Çantamı sırama bıraktım, hala benim olan sırama.
"Dün Mia aradı." Pat diye söyleyivermişti ve delirmemek için kendime zor engel olmuştum.
"Ne? Ne söyledi?"
"Ne söylediğini bırak, adım bitti numaram başladı. Numaramı hangi lanet olası yerden almış olabilir ki?"
"Mike, sakin ol."
"Sakinim.. sakinim." Yerine otururken nefes nefeseydi. Bir an düşündüm.
"Bu sınıfta birinden almış olamaz mı?"
"Olabilir." dedi, sakinlediğine emindim.
"Peki ne söyledi?" diye sordum yanına otururken.
"Telefonu açar açmaz kim olduğunu sordum çünkü sesini daha önce neredeyse hiç duymamıştım. Mia olduğunu söyleyince 'Ne istiyorsun?' dedim direk. Benden ders notlarını istediğini söyledi. Zaten buraya bunun için geldiğini ama sınıfa tam alışamadığı için derse odaklanamadığını anlattı. 'Yarın veririm.' dedim ben de başımdan atmak için. Yoksa telefonu kapatmayacaktı. Bana çok nazik aslında." Bunu söylerken birden başını kaldırdı. "Ama bana nazik olması bir şeyi değiştirmiyor. Dün sana olan tavrını hiç sevmedim." Her şeye rağmen dün yaşanan şeylerden dolayı kızı sevmemesini hoş bulmuştum.
"Tanrım," dedim içimden. "Bana merhametlisin."
"Uhh Snowball'a neredeyse 1 ay var zaten. Neden lanet olası bir zamanda geliyor ki?"
"Bilmiyorum. Ama kesinlikle Snowball'a kalmamalı."
"Kesinlikle." Bana bakıp gülümsedi. O sıcak bakışları olmasaydı.. nasıl yaşanırdı? Yaşanmazdı elbet. Gülümsedim. Öğrenciler teker teker gelmeye başlıyordu. Sınıfa en son giren Mia'nın gözleri ise Mike'ı bulunca sinirlenmiştim, ya da belki biraz kıskanmıştım. Mike onu sevmediğini söylüyordu ve buna inanıyordum. Bana hala berbat bir şekilde bakıyordu. Mike'ın fark etmediğini zannediyordu ama o her şeyi biliyordu.
Okul çıkışında, Mike olanları hararetli bir şekilde anlatırken Max'in Lucas'ı tutması zorlaşmıştı. Bunu izlemek komikti ama olanların farkındaydık ve Mia'nın sadece bana böyle davrandığını öğrenmiştik. Max ve Jane ile de konuşmuştu hatta Lucas ve Dustin ile de tanışmıştı. Lucas'ın sinirlendiği şey ise kızın yüzümüze gülüp arkamızdan Troy ile konuşmasıydı. Yüzümüze gülmesi için de tek bir sebep vardı ve hepimiz bunu biliyorduk: Mike.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
beni bulduğun zaman ⇢ byler
Fanfic{tamamlandı} • Mike.. deliler gibi aşık olduğum o insan. - "Günlerden cuma... bugün Mike'a aşkımı itiraf edeceğim." Sabah sabah aynanın karşısında kendimi süzüyordum. Akşama kadar dayanmak, bilemiyordum. Hala hayal gibiydi, bu zamanın hiç gelmeyeceğ...