29. Bölüm

971 39 20
                                        


                                                                          

''Kendin ol!''

     Güzel geçen bir akşam yemeğinin ardından Gürevinler eve gelmişti. Üçü de Zilan'da ki durgunluğun sebebini bilseler de bilmezden geldiler. Perizat hanım:

     ''Ay çocuklar valla ne iyi oldu, çıktık güzel bi yemek yedik. Şöyle ailecek muhteşem bi akşam geçirdik.'' Ayaz gülümsedi.

    ''Öyle valla annem, ben de bu akşam çok mutlu oldum.'' Zilan Ayaz'a şaşkınlıkla baktı. Atıf bey:

    ''Alın benden de o kadar. Biz geleneksel mangal günümüzün yanına bir de böyle akşam yemeği koyalım. Şöyle ayda bir yapsak süper olur. İşaret parmağını Ayaz ve Zilan'a doğru tuttu. ''Amaa burdan ayda bir görüşeceğiz anlamını da çıkarmayın. Bozuşuruz ona göre. Diğer ikisi kariyer ve macera uğruna yuvalarından gittiyse bizde elimizdeki canımıza ve cananına sahip çıkarız. Demi Perizat? Ayaz güldü, Perizat hanım Zilan'ın koluna girdi.

    ''Öyle tabi. Canlarımız var yanımızda tabii ki şenleniriz. Şimdi Berlin'de ki ile Sidney'de ki düşünsün.'' Zilan'a baktı.

    ''Zilancım, bu akşam ile ilgili sen ne düşünüyorsun yavrum? Beğendin mi?'' Zilan:

    ''Ben.. tabi güzeldi. İkinize de ayrıca çok teşekkür ederim. Günlerdir çok güzel ağırladınız bizi.'' Atıf bey:

    ''Aaa! Olmadı kızım şimdi. Bi de misafirperverliğinizden çok memnun kaldım de, düşüp bayılayım.'' Zilan:

    ''Özür dilerim ben sizi kırdıysam eğer'' Perizat hanım:

    ''Yavrum insan hiç evinde misafir gibi ağırlanır mı? Burası senin evin, bak dikkat ettiysen senin de evin demiyorum. Senin evin.'' Zilan kendini mahcup hissetti.

    ''Ben gerçekten sizi kırmak istemedim.'' Atıf bey:

    ''Ama az kalsın kırılıyordum.'' Perizat ve Ayaz'ı gözüyle işaret etti. ''Şu karşıdaki ana oğul müttefiğini görüyor musun? E ben de kayın pederliğin raconuna yakışanı yapmalıyım. Şahsen ben gelinimden tarafayım ama gelinim burayı evi gibi görmeyince kan kaybederiz. Şu ana oğuldan oluşan güçlü orduya baksana, tek başımıza yerler bunlar bizi. Bizim de derhal baba kız olup bi ordu kurmamız lazım.'' Zilan Atıf Bey'in babacan hallerine memnun olup tebessüm etti. Perizat hanım:

    ''Aaa! Aşk olsun Atıf! İttifakmış, müttefikmiş.. Aileyiz biz. Bu ev de hepimizin.'' Zilan'a baktı. ''Bakma yavrum sen Atıf babana, her zamanki şakacı üslubu. Seni sevdi ya taraf yapıp aklı sıra benimle paylaşamayacak. Kusura bakmayın Atıf bey, oğlan da bizim, kız da bizim. Bırak bi paylaşmayan oğlumuz kalsın. Öyle taraf yapmak falan yok, değilse gelinimi de kendi safıma çekerim.'' Atıf bey gülümseyip ellerini kaldırdı.

    ''Pes! Tamam teslim oluyorum. Gelinimi sizinle seve seve paylaşırım Perizat hanım.'' Atıf bey'in hallerine üçü birden güldüler. Zilan:

    ''O zaman muhteşem bir aile olduğunuz için teşekkür ederim. Lütfen bu teşekkürü bana çok görmeyin. Ayaz sizden o kadar güzel bahsetmişti ki, haliyle çok merak ettiğimi söyledim.'' Ayaz'a bakıp tebessüm etti. ''Ama ne kadar da bahsetse anlattıklarının eksik kalacağını söylemişti. Şimdi ona hak veriyorum. Aslında bana size dair hiç bi şey anlatmamış. Göründüğünüzden çok daha fazlasınız.'' Perizat hanım ve Atıf bey birbirlerine dolu gözlerle bakıp gülümsediler. ''Zaten şefkatli bi anne olduğunuzu yaptığınız kremi sürer sürmez ağrım dindiğinde hissetmiştim. Ama muhteşem bi anne olduğunuzu hissetmeme fırsat bile vermediniz. Ayaz gerçekten fazlasıyla haklı; Siz kahraman annesiniz. Böyle özel güçleri olan, yara sarmak için dokunan, mutluluk aşılayan kahraman bi anne. O kadar güzelsiniz ki ikinizde.'' Gözlerinden akan yaşa engel olamadı. ''Perizat anne, Atıf baba.''

ZOR AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin