"Sevgilim!Naber ya?"diyerek kolunu omzuma atan Tae'nin alnına vurdum hafifçe.
Jimin meselesi yüzünden 1 haftadır benimle dalga geçiyordu.Yumuşatmaya çalışıyordu ortamı.
Jimin ise 1 haftadır okula gelmiyordu.Nadir geldiği zamanlarda ise müzik sınıfına gidip grupça alıştırma yapıyorlardı.
"Yah!Ne zaman vazgeçeceksin uzaylı!"
"Ayıp oluyor ama he!"diyerek kolunu omzumdan çekmesi ile engelledim.Kolunu tekrar omzuma atarken "şakaydı şaka"diye güldüm.
Aramızdan 1 haftadır su sızmıyordu.O gerçekten çok iyi bir dosttu.
Başım sıkışsa yada Joon Seo rahatsız etse anında yanımda bitiyordu.
Koruyup kolluyordu.
"Eee yok mu senin ki?"demesiyle gözüm arka sıraya kaydı.
"Bir haftadır sınıfa uğramıyor"dememle tahtaya döndüm.Matematik dersinden çıkmıştık ve beynim alev almıştı.
"Bir dakika ne?"diyerek Tae'ye döndüm.
"Taehyung vazgeç şu söyleminden"
"Aman!Yakıştırıyorum sizi!İnkar mı edeyim!"diyerek geriye yaslandı.Kaşlarını kaldırıp indirirken geriye yaslanıp sırıttı.
"Bugün gelecekmiş okula merak etme"
"Yah!"diyerek omzuna vurup sıramdan kalktım.Bu arada da cebimdeki parayı yokladım.Hazır ayağa kalkmışken kantinden su almam gerekiyordu.
Kapıya yöneldiğim sırada Tae arkamdan sesleniyordu ukala sesiyle.
"Ne oldu kız?Heyecanlandın mı?"
"Kapat çeneni"diye söylenerek havalı bir şekilde kapıdan çıkacağım sırada aniden karşıma çıkan bedene çarpmam bir oldu.
Hiç beklemediğim bir olay olduğundan ayaklarım birbirine dolanmış düşeceğim sırada ise belime dolanan eller engellemişti.
Eller beni az önce çarptığım bedene çekerken birkaç saniye öylece kalakalmıştım.
Sonra kafamı yavaşça havaya kaldırdım.O tanıdık kokuya eşlik eden o tanıdık gözler içimde bir elektriğe neden olmuştu.
Jimin.
Ona nasıl davranmalıydım?
Onunla muhattap olmayacaktım.Kendi kurallarımı bu gözler uğruna çiğneyebilir miydim peki?
Kendime gelmem şarttı.
"İyi misin?"diye sorması ile gözlerinin içine dakikalardır baktığımın farkına varmıştım.
Cevap vermeden onu hafifçe itekledim.Pek etkilenmese de kollarını belimden çekmişti.
Yanından geçip gideceğim sırada kolumdan tutup beni kendine çevirdi.
"Konuşmuyor muyuz?"
Gözlerimi kolumu tutan ellerine çevirdim.kolumu kurtardım.
Kantine yöneldiğim sıra Jimin'in yanına Tae'nin geldiğini ve açıklama yaptığını göz ucuyla görmüştüm.
Jimin sınıfa gelmediği bu hafta ben daha kararlıydım sanki.Onu görünce onunla konuşmama planlarım biraz suya düşmüş gibiydi.
Kantine indim.Sıradayken yan tarafta ayaktaki kızların bakışlarını üzerimde hissediyordum.
Hatta içlerinden birinin konser günü Jimin'in hayran kartı için yanıp tutuştuğunu hatırlıyordum.
Onlara bakmamaya özen gösterdim.Daha fazla göze batmak istemiyordum.Jimin ile grubuyla konuştuğumdan yeterince tanınıyordum zaten.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Limerence||Park Jimin ✓
FanfictionHıçkırdım. "Ben hiçbir şey yapmadım"diye fısıldadım. "Kalbin çok güzel"diye fısıldadı o da kulaklarıma. "Bu güzel kalbini kimsenin kirletmesine izin verme" Omzundan çekilip yüzüne baktım.Gözlerimin içine o kadar yoğun bakıyordu ki kaybolmamak mümkün...