"Ne?Neler oluyor burada?"
"Mi-Young,sevgilim bu adam ile ilişkini kestiğini söylemiştin"
Jimin bana baktı.Yanlış anlaşılma olduğunu ağzımdan duymak istiyordu.Ona bu sevinci yaşatmayacaktım.Ama Joon Seo için asla sevgilim demeyecektim.
"Ne saçmalıyorsun lan sen!"diyerek Joon Seo'nun yakasını tutan Jimin'i ayırmak için kılımı bile kıpırdatmadım.
Artık kimseye karışmak istemiyordum.Karmaşık olan hayatımdan kurtulmak,sade yaşantıma geri dönmek istiyordum.
"Duydun.Peşimden koşmama değdi.Onun yanında sen değil ben varım"
Joon Seo neyin kafasını yaşıyordu bilmiyordum.Ama artık cidden bıkmıştım.Rahata kavuşmak istiyordum.
"Çocuklar burada neler oluyor?!Jimin neler yapıyorsun?!Arkadaşını bırak hemen"
Yanımıza hızlı adımlarla gelen annem onları ayırmaya çalışıyordu.
"Sana Mi-Young'tan uzak duracaksın demiştim!"diyerek kafa atmıştı Jimin.Annem çığlık atıyordu.Onun aksine ben hala sesimi çıkartmıyordum.
Yere düşen Joon Seo burnunu tutuyordu.
"Anne bu insanlar gidince haber verirsin"diyerek kapıdan çıktım.
Onunla yakın olduğumuz yan yanayken geçirdiğimiz vakitleri hatırlıyordum.Onu seviyordum.Ona aşıktım.Ama o her seferinde kalbimi ikiye bölmekle kalmıyor üzerinden defalarca geçiyordu resmen.
Beni sarıp acılarımı dindirmesini istemiştim sadece.Bana sahip çıkmasını,benimsemesini.Birbirimize merhem olalım istemiştim.
Yolda hızlı adımlarla giderken gözlerimden akan yaşları sertçe sildim.Onun için ağlamak istemiyordum.Onu düşünmek istemiyordum.
Kolumdan tutulup Jimin'e çevrilmem ile başımı yere eğdim.Arkamdan gelmesini istemiyordum.
"Güzelim,bana açıklama yapmayacak mısın?"
Sessiz olmaya devam ettim.Elini çeneme koydu ve ona bakmamı sağladı.Çenemi ondan kurtardım sertçe.
"Neden beni dinlemiyorsun?Seni seviyorum diyorum!Sessiz kalma!Bağır çağır bana Mi-Young-"
"Sus!"diye bağırdım.İstediği de bu değil miydi?
"Sen benim hayatımı mahvettin!Bazı şeyleri sen yokken hiç değilse hafife alıp kaldırabiliyordum!Ama hayatıma girip her şeyi alt üst ettin!Mutlu musun?!"
Ellerimi göğsüne koyup ittirdim.
"Seni sevmek istemiyorum!Sana aşık olmak istemiyorum!Seni hayatımda istemiyorum!"
Hıçkıra hıçkıra ağlıyordum.Durduramıyordum kendimi.Bu sıralar Jimin yüzünden sürekli ağlar hale gelmiştim.
Ellerimi yüzüme koydum.Ağlamaya devam ederken bana sarıldığını hissedebiliyordum.
"Sarılma bana"dedim boğuk çıkan sesimle.
"Sarılmanı istemiyorum"
"Kendimi asla affetmeyeceğim"diyerek daha sıkı sarıldı.
"Pisliğin tekisin!"
"Pisliğin tekiyim"
"Yalancısın!"
"Yalancıyım"diyerek kabullendi.Sesi durgunlaşmıştı.
"Ama seni seviyorum!"
"Bende seni seviyorum.Hemde ölümü kabul edecek kadar"
Hadi gidin beğenin nolur LCŞWŞCŞWŞF
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Limerence||Park Jimin ✓
FanfictionHıçkırdım. "Ben hiçbir şey yapmadım"diye fısıldadım. "Kalbin çok güzel"diye fısıldadı o da kulaklarıma. "Bu güzel kalbini kimsenin kirletmesine izin verme" Omzundan çekilip yüzüne baktım.Gözlerimin içine o kadar yoğun bakıyordu ki kaybolmamak mümkün...