32. BÖLÜM

2.1K 113 155
                                    

#maNga - Cevapsız sorular bölüm bu şarkı ile çok güzel oluyor.

Medya: Gölgenin Kızı / Kim Seok Soo

Bilinmeyenlerin ortaya çıkış zamanı. Korkularımın ayyuka çıktığı an. Artık bir şeylerin bilinmesi gereken bir yerdeyim. Yavaş yavaş öğrenilmeli bazı şeyler. Fark ediyorum.

Öylece benimle oyun oynayan, bana şantaj yapan o kız ile karşı karşıyayım. Ve bu şahsiyet benim babam olarak gördüğüm adamın kızı.

"Sen... Sen nasıl ya?"dedim şaşkınca.

"Evet. Ben."dedi.

"Neden? Neden yaptın bana bunları?"dediğimde hoşnutsuz bir şekilde konuştu.

"Öyle gerekti. Babamı öldürdüğün için intikam aldım. Daha doğrusu ben birine çalışarak aldım bu intikamı. Ve o çalıştığım kişi bana tecavüz etti. Ben de ona karşılık sana her şeyi anlatacağım,"dediğinde şoke olmuştum.

"N-ne?"

"Senin ailen..." Sözlerinin devamı geleceği sırada öksürmeye başladı. Hızla gözlerimi yüzünde gezdirdim. Elini midesine doğru götürdü. Karnını tutmaya başladığında şiddetli bir öksürük krizine sürükleniyordu.

Gözlerinden yaşlar gelmeye başladığından yataktan kalktım ve sırt üstü yatağa uzanan gölgenin kızının üzerine eğildim. Sonra öksürük krizinin çok şiddetli bir boyutta olduğunu anladığımda cama doğru yöneldim ve camı açtım. Sonra başımın dönmesi ve midemin çalkalanmasıyla ayakta duramayacağımı anladığımda elimi yatağın ucan koydum ve oradan destek almaya çalıştım.

"Jimin!"diye bağırdım. Gölgenin kızı hala öksürüyordu. Ben yanına vardığımda ağzından kanlar gelmeye başladı. Gözlerimi korku ile açtığımda hızla yatağa çıktım ve başını dizlerimin üstüne aldım.

"Hayır! Neler oluyor?"diye korkuyla bağırdığımda midem fazlasıyla yanıyordu.

Jimin neden beni duymuyordu?

"Jimin!"diye yüksek bir sesle bağırdığımda kapım sert bir şekilde açıldı. İçeriye korku ve panikle giren Jimin, kapıda dondu kaldı. Kucağımda siyahlar giyinerek uzanan, Kim Seok Soo'yu gördü.

"Yardım... Ona yardım lazım!"diye bağırdığımda Soo titremeye başladı. Yüzünün rengi gittikçe morarmaya ve bedeni şiddetli şekilde titremeye başladı. Ellerime onun kanı bulaşmıştı.

Nefes alamıyor, soluk borusundan garip garip sesler geliyordu. Gözlerim korkuyla açılırken aklım uçmuştu. Bu halimle ona hiçbir yardımım yoktu. Jimin hızla yanımıza geldi ve kızın gözlerine bakmak için göz altını parmağı ile hafifçe çekti. Diğer elini onun boynuna götürdü ve nabzını kontrol etti.

"Nabzı... Çok yavaş."dedi mırıldanarak.

"Ambulansı ara!"diye bağırdım. Gözlerim yanmaya başlıyordu. Gelecek olan göz yaşlarıma hazırlık yapmaktaydılar.

Jimin başını olumsuz anlamda sağladı. Gözlerimden yaşlar akmaya başladığında bağırdım. "Ne duruyorsun?! Arasana! Ölmesini mi bekleyeceğiz!"diye bağırdığımda o an çıkan sesime ben bile şaşırmıştım. Kucağımda yatan Soo'ya baktığımda yüzü morarmış, titremesi yavaşlamış, ağzından gelen kan kesilmişti. Ona yalvarır gibi baktım.

𝐊𝐚𝐥𝐛𝐢𝐦𝐢𝐧 𝐃𝐨𝐤𝐭𝐨𝐫𝐮 ❆ 𝑃𝐽𝑀✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin