Bölüm 14 ~İlk ve Son~

1.1K 66 0
                                    

     ~ESİLA~
Tamı tamına iki hafta.
Koskoca iki hafta boyunca pislik herif ne okula gelmişti ne de bişi.
Bu iki hafta boyunca Cansu ve Ateş iyice çift olmuşlardı,Su ve Araz da yavaş yavaş yakınlaşıyorlardı.Ege yine bildiğimiz Ege idi,ama ben!
Tam bir çöküş halindeyim.
Savaş'ın yokluğundaki ilk hafta korkunçtu.
Sürekli göldeki zamanı hatırlıyor dayanamayacak gibi hissediyordum ama şu an biraz daha iyiydim.
Hatta ve hatta Savaş'tan başka şeyler düşünebiliyordum.
Mesela Barış ile yemeğe çıkmıştım.
Çok arkadaşça bir yemekti buna emin olabilirsiniz.
Bazı zamanlar ben Savaş'a ne ara bu kadar bağlandım diye düşünüyordum.
Belki de göldeki o yakınlaşmamız olmasa bu gidişi pek de umrumda olmazdı.
Hepsi onun suçu!
Düşüncelerimden sıyrılıp yatağımdan kalktım.
Kızları uyandırdım ve rutin işlerimizi halledip okula gittik.
Cansu ile ben önden yürürken Su ve Ege bir konu hakkında tartışarak arkamızdan geliyorlardı.
Sınıfa girdiğimizde etrafıma çok bakamdan sırama doğru yöneldim.
Bir yandan Cansu'ya bir şeyler anlatıyordum ama Cansu gözlerini sırama dikmiş bir şekilde duruyordu.
Yavaşça başımı sırama çevirdiğimde yüzümdeki gülümseme anında soldu.
Yüz hattlarım gerildi ve karşımdaki kişi ile göz göze gelmem ile kaşlarım hafifçe çatıldı.
Bu kişi Savaş'dı.Okula gelmiş hiç bir şey olmamış gibi aval aval sırada oturuyordu.
Su arkadan yanıma gelip "Esila eğer eve gittmek istersen sana eşlik edebilirim cidden sorun değiş,"diye fısıldadı sadece benim duyabileceğim bir şekilde.
"Sorun yok,ben iyiyim,"dedim ve sırama yöneldim.
Çantamı setçe masaya koyup sandalyeme oturdum.
Çantamdan kitabımı çıkarıp okumaya ve yanıma bana mal mal bakan Savaş'ı umursamamaya çalıştım.
Aradan bir kaç dakika geçmiş ve ders başlamıştı.
Kitabımı bırakmak zorunda kalmıştım çünkü hocanın tahtaya yazdıklarını defterime geçiriyordum.
Sonrasında Savaş bana doğru eğilip "O gün yaşananlar için üzgünüm.Ama artık her şeyi biliyorsun.Diğer çocuklar söyledi öğrenmişsiniz,"diye fısıldadı.
"Hayır!"fısıldıyordum ama sesim sert çıkıyordu.
"Sen hiç bir şey için üzgün falan değilsin.Evet senin aptal bir mafya olduğunu öğrendim ama bu bana zarar geleceği anlamına gelmiyor.Senin gibi güçlü bir adamın sevgiden bu kadar çok korkuyor olması komik,"dedim ve defterime döndüm.
"Mafya olduğunu bildiğin birisine 'aptal' demen çok hayranlık uyandırıcı ama bu konuya sonra değineceğim,"dedi.
Gözlerimi defterimden ve yazdığım yazıdan ayırmıyordum.
Sanki onunla ilgilenmiyormuş gibi yapıyordum.
"Esila beni anlamını beklemiyorum ama yinede sana açıklayacağım.Ben iyi birisi değilim,senin gibi değilim ve seni hak ettiğimi düşünmüyorum.Eğer benimle birlikte olusan hem canını tehlikeye atmış olursun hem de incinirsin.Ben bir mafyayım.Genç bir varisim,benim çok düşmanım var," diye fısıldadı.
Daha fazla dayanamayıp ona doğru döndüm,not falan umrumda değildi şu an.
"Ben zaten bunları göze alıyorum aptal,"dediğimde yüzüne acı bi gülümseme yerleşti.
"Yine aynısını yaptın,"dedi ve bir süre gözlerime bakı.
Sadece baktı.İkimizde hiç bir şey söylemedik.
"Bursan gidelim Esila.Sana her şeyi anlatacağım,"dedi.
Başımı olumlu anlamda salladım.
Dersin bittmesini bekledik ve sonra kızlara haber verip okuldan çıktık.
Yol boyunca hiç bir şey konuşmamıştık.
Beni sahile getirmişti.
Arabadan inip sahilin yanındaki banklardan birine oturduk.
Bir süre denizi seyrettik sonra Savaş lafa girdi.
"Biliyor musun mafya olmayı ben seçmedim.Ben bu hayatın içinde doğdum.Benim babam bir mafya annem ise oldukça normal bir hayata sahip bir kadındı.Babamla tanıştıkalarında babam da benim gibi annemle böyle bir ilişkiye başlamayı kabul ettmemiş.Ama zamanla olaylar gelişmiş ve evlenmişler,"dedi ve bir süre duraksadı.
Sertçe yutkundu.Ona döndüm,konuşmakta zorlanıyordu.
"Kendini mecburmuş gibi hissettme sen ne zaman hazır olursan ben o zaman dinlemeye razıyım,"dedim.
"Hayır ben iyiyim,"dedi ve lafa devam etti.
"Sonra ne oldu biliyor musun?Babamın düşmanları babamdan intikam almak için annemi öldürdü.Hem de babamın ve benim gözleri önünde,"dediğinde yutkunamadım.
"O günü babamın haykırışlarını anneminin kanını o kadar net hatırlıyorum ki,"dediğinde gözleri doldu.Ama ağlamadı.Kendini tuttu.
"İlk günler seni sürekli izlememin sebebi buydu.Su'nun babası benim annemin katili ve ben senin böyle bir adamla nasıl bu kadar yakın olup da bu kadar masum olduğunu anlayamıyordum,"dedi.
"Ben çok üzgünüm,bilmiyordum,"dedim kısık sesim ile.
"Esila ben bu acıyı bir kez daha yaşayamam.Seni öldürmeyen acı seni güçlendirir derler.Ben o acıyı bir kere hissettim hem de iliklerime kadar ve şu an güçlüyüm.Fakat o acıyı bir kez daha hissedersem,bu sefer yapamam Esila.Seni kayıp edemem.Uzaktan sevmeye bile razıyım yeter ki sana zarar gelmesin,"dediğinde daha fazla göz yaşlarımı tutamadım.
"Son bir kez bile olsa sarılabilir miyiz?"diye sordum.
Daha cümlemin sonunu bile getiremeden Savaş güçlü kolları ile beni sardı.
O kadar sıkı sarıldı ki sanki nefes alamadım.
Ya da aramızdaki çekim yüzünden öyle hissettim.Bilmiyorum.
Şu an hiç bir şey düşünemiyorum.
Savaş'ı yavaşça geri çektim ve alnımı alnına yasladım.
"Savaş,aramızdaki şey,bunca olaya rağmen bana hala denemeye değer gibi geliyor.Lütfen,"dedim fısıltı gibi çıkan sesimle.
"Olmaz.Esila,yapamam,"dedi.
Kendimi yavaşça geri çektim.
"Beni eve bırakır mısın?"diye sordum kısık sesimle.Şu son bir kaç haftadır yaşadıklarım çok ağırdı ve sesimi çıkarmaya bile gücüm kalmamıştı.
Savaş beni evime kayar getirdi.
Adım atamayacak halim olmadığı fark edince yukarı çıkmama yardımcı oldu.
Beni odama kadar götürdü ve yatağıma yatırdı.
Daha kızların okuldan çıkmasına çok vardı bu yüzden beni yalnız bırakıp gidemediğini anlamıştım.
Yatağın ayak ucuna oturdu.Beni izlediğini hissedebiliyordum.
"Savaş?"dedim zorlukla açtığım gözlerimle.
"Efendim,"dedi yüzüme gelen saçları geriye iterken.
"Senden son bir şey isteyebilir miyim?"diye sordum.
"Evet,tabiki Esila bu nasıl soru,"dedi yüzünde acı bir gülümseme ile.
"Bu gün benimle uyur musun?"
Savaş bir şey demedi yada diyemedi,bilmiyorum.
Bir kaç saniye duraksadıktan sonra yanıma uzandı ve kollarını bana sardı.
Belki de bu gün hayatımdaki en rahat uykuyu tatmak üzereydim.
İlk ve son...

Mahşerin Dört AtlısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin