'0.9'

5.9K 541 622
                                    

"Burada ne arıyorsun insan?"

...

Gözlerini açmadan söylediği cümleler ile yakalanmanın verdiği tuhaf heyecan yüzünden yerimden kıpırdandım.

"Şey... ben."

Onun gözleri hâlâ kapalıyken ben pencereden vuran ay ışığının altındaki yüzüne bakıyordum.

"Bilmiyorum, yani sadece sana bakmak istemiştim."

Başını belli belirsiz sallayıp gözlerini camın ardında kalan aya doğru dikti. Ne düşündüğünü merak ediyordum açıkçası.

"Yanına yaklaşabilir miyim?"

Ayın ihtişamlı ışıklarının gözlerine girmesini engelleyip bana döndürdü başını.

"Neden olmasın."

Dizlerimin üzerinde sürünmenin oldukça saçma olduğunu düşündüğüm için ayağa kalkıp yavaş adımlarla yanına yaklaştım.

Küvetin içinde bulunan sıvı kesinlikle kandı fakat rahatsız edici bir kokusu yoktu. Etraf şuanda tamamiyle gül kokuyordu, Yoongi kokuyordu.

Küvetin önünde tekrar diz çöküp oturdum ve etraftaki tuhaf şeylerden çıkan buhar yüzünden alnına yapışan saçlarını geriye atma isteğimi bastırmaya çalıştım.

Kırmızı ve beyazın uyumunu görebileceğim en güzel noktada duruyordum şuanda.

Nemli saçları alnına yapışmış, göğsü belli bir noktaya kadar çıplak bir Yoongi karşımda tapılası derecede güzel duruyordu. Kanların biraz daha üstünde kalan vücudundan birkaç karın kası oldukça belli oluyordu.

En sonunda dayanamayıp biraz ileriye atıldım ve parmaklarım ile alnına yapışan saçlarını geriye attım. Gözlerimi saçlarından gözlerine indirdiğimde düşündüğümden daha yakın olduğumuzu çoktan fark etmiştim fakat sanki biri geri çekilmemi engelliyor gibiydi. Havada asılı kalan kolum titrek bir şekilde kırmızı sıvının içine düştüğünde gözlerim en az kan kadar kırmızı duran dudaklarına kaymıştı.

Birkaç saniye boyunca sıcak nefesini dudaklarımın üzerinde hissettikten sonra yaklaşmaya başladım, her santimde delirecek gibi atan kalbimin sesini duymamasını diliyordum.

İşaret parmağını dudaklarımın üzerine koyup son santimde kendi parmağını öpüp hafifçe geri çekildiğinde kalbim neredeyse ağzımda atıyordu.

"Benden utanmayı izleyerek seneleri geçiremem bu yüzden kalsın, böylesi daha iyi."

Silkelenip geriye giderken elim istemsizce dudaklarıma gitmişti her ne kadar gerçek bir öpücük almamış olsam dahi dudaklarının dudaklarıma o kadar yakın olması aklımı kaçırtacak düzeydeydi.

Parmaklarım hâlâ dudağımdayken duyduğum sıvı sesleri ile girdiğim transtan çıktığımda Yoongi'nin küvetin içinden çıktığını görmüştüm. Elim ile gözlerimi siper ederken ilahi gibi gelen kıkırtısı kulaklarımı doldurmakla kalmamış biraz daha ileriye doğru inmiş ve kalbimi de doldurmuştu.

Parmaklarımın arasından hafifçe baksam dahi sormadan edememiştim.

"Üzerine birşey giyindin mi?"

Yerde oturan bedenime doğru eğildi ve gözüme siper ettiğim ellerimin üzerine sakince üfledi.

"Zaten gördüğünü düşünüyorum."

Ellerimi gözlerimden çözüp iki yanıma doğru konumlandırdım.

"Bakmıyordum."

"Pekala bende aslında insanım zaten."

Gözlerimi hafifçe büyütüp kendimi işaret ettim.

"Ne yani şimdi dalga mı geçeceksin benimle?"

Elini üstündeki siyah bornozun kemerine attı.

"Hayır."

"Bildiğim iyi oldu."

Gülerek başını iki yana salladığında küveti gösterdim.

"Az önce kan ile yıkanıyordun değil mi?"

Onaylar mırıltılar dudaklarından yükselirken bende onun gibi ayağa kalktım.

"Duş almayacak mısın?"

"Hayır buna gerek yok, sizler için su nasıl ise bizler içinde kan aynı şey. Üstüne birde su dökmenin bir manası yok."

"Her zaman böyle mi yıkanırsınız?"

"Hayır sadece çok yorgun düştüğümüzde."

Kaşlarımı çatıp başımı hafifçe sağa eydim.

"Bugün çok mu yorgun düştün, beni taşıdığın için mi yoksa. Ağırımdır bu yüzden üzgünüm."

Havaya hafif bir kıkırtı bıraktı.

"Ağır falan değilsin beni güçsüz düşüren Lust'du. Beynimin içine girememesi için çok enerji harcadım, her saniye denedi çünkü. Bu yüzden biraz yorgunum."

Anladığımı belirtip önünden yürümeye başladım.

Ay ışığının aydınlattığı odadan çıkarken aklıma gelen şey ile topuklarım üzerinde ona döndüğümde göğsüne çarpmaktan kıl payı kurtulmuştum.

"Bu gece yanımda kalacaksın değil mi?"

"Evet insan, kalacağım."

Gülümseyerek önüme geri döndüm ve odasına giriş yaptık. Kendimi deri ama oldukça yumuşak olan koltuğunun üzerine attım.

"Seni bekleyeceğim, beraber gidelim istiyorum."



Hiç yazasım yok bu yüzden böyle minnak bir bölüm fırlatıp çıkıyorum 🏳️‍🌈

Hiç yazasım yok bu yüzden böyle minnak bir bölüm fırlatıp çıkıyorum 🏳️‍🌈

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu arada yapanın elleri dert görmesin amk bu nE

VAMPIRE | yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin