'2.8'

4.9K 507 579
                                    

Jimin

Duyduğum kelimeler zehirli bir hançer misali onun dudaklarından çıkıp göğsüme saplanmış gibi hissettirmişti.

Gözlerim yanıyordu, bu yüzdendi zaten başım eğik bir şekilde buraya getirildiğimde beni kapattıkları odaya sessizce yürümem.

Birkaç saat öncesinde apar topar odadan çıkarmış ve bilgisayarların olduğu bir odaya sokulmuş her şeyi dinlemiştim.

Dudaklarından çıkan nefesin farklı bir anlamda canımı yaktığı ilk andı.

O nefes bu sefer acı vermişti, bu kadar canımın yanacağını düşünmemiştim.

Elimdeki kelepçenin orta uzunluktaki zincirini tekrar duvardaki yerine geçirip kilitlediğinde boş boş karşımdaki kapıya bakıyordum.

Bir şeyler söyleyip çıktığında bile ne ona dönmüş ne de söylediklerini duyabilmiştim.

Bu zamana kadar hep yardım etmişti, uyuyamadığımda yanımda uzanmış, elini tutmama izin vermiş, benim için dövüşmüş, ormanın derinliklerinde kendi huzur bulduğu yeri bana da göstermiş, dedem hakkında bilmediklerimi anlatmış, bana uysal bir yanını göstermiş, ağlarken beni sakinleştirmiş en önemlisi ise beni öpmüştü.

O beni öperken benim de onu öpememe izin vermişti dahası onu sevmeme bile izin vermişti.

Şimdi böyle söylemesine anlam veremiyordum.

Ona artık güvenmiyordum.

Hayır güveniyordum.

Aslında lanet olsun ki ne hissettiğimi anlayamıyordum.

Canım fazlasıyla yanıyordu fakat bir yandan da yalan söylemiş olmasını diliyordum.

İyi bir yalancıydı çünkü,

fakat kime karşı olduğunu anlayamıyordum.

Birine güvendiğimde ne yaparsa yapsın ya onu yanlış anlamışsam, aslında öyle söylemek veya yapmak zorunda kaldığı için o şekilde davrandıysa diye düşünmeden edemiyordum.

Bu sefer de öyle düşünecektim.

Min Yoongi basit biri değildi, benim ile böyle aptal bir oyunu oynayacak ya da zaten kendi yaptığı anlaşmayı bozacak kadar aptal değildi.

Kesinlikle değildi.

O hâlâ benim güvendiğim soluk tenli, gül kokulu adamdı.

Ne yapmaya çalıştığını anlamadan onu silip atamazdım.

Bu bir açıdan bencilliğe bile girerdi fakat kalbimin acıdığı da su geçirmez bir gerçekti.

Nasıl düşünmem gerektiğini bilmiyordum.

O söz ettiğim hançer göğsümden içeriye dalıp kalbimi deşmek istiyordu fakat ben buna engel olmaya çalışıyordum.

Min Yoongi'nin böylesi iğrenç bir şeyi yapmamış olmasını düşleyip hançerin daha derine inmesine engel olmaya çalışıyordum.

Eğer olur da hançer kalbime saplanırsa tam onun olduğu kısıma gelip benden çok onun canının yakacağını biliyordum.

Bu hissettiklerim kimine göre saçma kimine göre aptallık kimine göre ise oldukça güzel ve doğru bir şey olabilirdi bana kalırsa bu hissettiklerim başlı başına saçma bir güzellik taşıyordu.

Öyle güzeldi ki o sözleri içten söyleyip güzelliğini kirletmediğine emin olmak istiyordum.

Ve son sözleri onun dudaklarından çıkan nefeste duyana kadar aklım ve daha çok kalbim karışmış bir şekilde her iki sonuca da inanacaktım.

VAMPIRE | yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin