Birbirimize kendimiz hakkında bir şeyler itiraf ettikten sonra orada uyuya kaldığım ve Yoongi'nin beni odamıza götürmek yerine yanıma kıvrılıp belime sıkıca sarılarak bana eşlik etmesinin üzerinden bir hafta gibi bir süre geçmişti. Hayatımda yaşadığım en dolu hafta olabilirdi çünkü o kadar çok düşünmüş ve tuhaf hislere kapılmıştım ki her gece başımın ağrısından uyuyamıyor ve Yoongi'nin dizlerine başımı yaslayıp gözlerimi kapatarak başıma masaj yapmasını istiyordum. Aslında bunu bana o alıştırmıştı. Başımın deli gibi ağırdığı ilk gün bana masaj yapacağını söylemiş ve bu bana sahiden çok iyi gelmişti. Bazen başım ağırmasa bile benim ile ilgilenmesi için yanına kıvrılıyordum çünkü sadece benim bildiğim o tatlı sıcaklığını hissetmek kalbimi yumuşacık yapıyordu.
Yoongi dışarıdan nasıl görünürse görünsün sıralı dişlerini gözlerime sergileyip kocaman güldüğünde yer yüzünde ondan tatlısı olmuyordu.
Diğer yandan şu kitaptan görmememiz için alınan sayfa meselesi de yakında açığa kavuşacakmış gibi görünüyordu. Yoongi bunun için birçok kişi ile saatler boyunca görüşmüş ve bir takım sonuçlara varmıştı.
Oldukça önemli olan başka bir bilgi de almıştık ki bu Yoongi'nin tam tabiri ile söyleyecek olursam delirmesine neden olmuştu. Babasının birinin yardımı sayesinde kaçak bir şekilde bulunduğu yerden kurtulduğunu öğrendiği anda gözleri koyulaşmış ve sağ elindeki şarap dolu cam kadehi kırarak elini kesmişti. Ben eli için endişelenip ona adımladığım sırada ise canımı acıtmaktan korktuğunu bu yüzden olduğum yerde kalmam gerektiğini söylemişti. Onu dinleyerek az önce ayağa kalkarken geriye ittiğim sandalyeyi kendime çekerek yavaşça yumuşak yere oturmuştum.
Yoongi bir süre beni korkutacak derecede sakin kaldıktan sonra dolan gözlerini gizleme ihtiyacı duyarak başını eğmiş ve boğazını temizledikten sonra başını kaldırmadan istersem burada kalabileceğimi ya da odaya gidebileceğimi söylemişti. Bunu söylerken birçok kez duraksamak zorunda kalmıştı. Etrafımızda bulunan birkaç kişinin karşısında güçlü durmaya çalıştığını fark etmiştim fakat bunu fark etmek canımı yakmıştı. Kimsenin göründüğü gibi olmadığını çok iyi biliyordum ve Yoongi'nin içindeki küçük çocuğun o anki acısını iliklerime kadar hissederken titremiştim. Kimse annesine o kadar acı çektiren bir babaya karşı hissiz kalamazdı ve Yoongi de kalamamıştı.
O salonda çıkıp hızla göremediğim bir yere ilerlerken ben birkaç saniye arkasından bakmış ve hemen ardından şatonun pahalı zemininde belirli aralıklarla yere damlamış olan kırmızı damlalara dalmıştım.
Koşarak ona sarılmak ve geçmişte yaşadığı ya da gördüğü her şeyi unutturmak istiyordum. Ben onun göğsündeki kırık kalbini görmüşken görmemiş gibi yapmak ve diğer herkesin yaptığı gibi onu kendi başına bırakarak terk etmek istemiyordum. Herkes ağladığı zamanlarda boynuna sarılan bir çift kol, başını koyacağı sıcacık bir omuz ve gözyaşlarını silecek minik birer parmağa ihtiyaç duyardı. Bu yüzden oturduğum sandalyeyi gürültülü bir şekilde geriye iterek masadan kalkarken bakışların bana dönmesini umursamamış ve absürt görüneceğini zerre takmayarak etraftakilere hızlı bir şekilde onun ne tarafa gittiğini sorarken koşmaya başlamıştım.
Çatıya çıkana kadarda bir kez olsun arkama dönüp bakmamış veya yanına gidersem bana bağıracağını söyleyen sözleri duymamıştım. Onlara zamanında bağırmış olabilirdi ama bana bağırmazdı. Yine de tam olarak yanına gideceğim sırada duraksamıştım. İçten içe ya beni de terslerse diye düşünmekten kendimi alamamıştım ta ki sadece sırtını gördüğüm adamın omuzlarının sarsıldığını fark edene kadar. O an beynimdeki her şeyin yıkıldığını sandım, sol yanım daha önce yanmadığı kadar yanarken ne zaman son birkaç adımı atıp aramızdaki mesafeyi kapattığımı ve kollarımı ona sardığımı hatırlamıyordum. O gün için hatırladığım son şey ise Yoongi'nin beni itmeyip bana doğru dönmesi ve kollarını bana sararken alnını omuzuma yaslayıp "sence tanrı beni daha ne kadar cezalandıracak" diye sıcak nefeslerinin arasından titrek sesi ile konuşmasıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAMPIRE | yoonmin
Fanfiction"Eğer sakin olmazsan anlatacağım hiçbir şeyi anlayamazsın." Jimin her gördüğü şey aklına gelince daha fazla ağlamaya başladığından Yoongi derin bir nefes verip kendini geri çekmeye çalıştı. "Üzerine bir şeyler giymelisin." Jimin Yoongi'nin kalkmasın...