'3.0"

5.2K 510 297
                                    

Koluna girip onu koltuklardan birine ulaştırmaya çalışırken boşta kalan eli ile yarasının altını tutuyordu.

"Neden bu kadar geç kaldınız?" Taehyung ayakta duran bedene ithafen sorduğunda Jungkook birkaç adım atıp onun yanına oturmuştu. "Oraya geri döndüğümde yerde boylu boyunca uzanan cesetler haricinde hiç kimse yoktu. Yarım saat boyunca, belki de daha fazla olabilir emin değilim, Yoongi'yi ve Chris'i aradım. En sonunda onları bulduğumda ormanın çıkışında dövüşüyorlardı. Yoongi yaralandığı için zorlanıyordu fakat yine de Chris'ten iyiydi."

"Senin bir şeyin var mı?" İkisinin konuşmalarını dinlerken Yoongi'nin yarasını inceliyordum, dikilmeye ihtiyacı varmış gibi görünüyordu. "Karışmama izin vermedi, Chris'i kendisi öldürdü." Taehyung en sonunda Yoongi'ye dönüp ayağa kalktı "keşke izin verseydin yaralıyken nasıl baş ettin onunla."

"Önemli bir şey değil, şu anda çok yorgun olduğum için yarayı iyileştiremiyorum biraz dinlensem eskisinden iyi durumda olacaktır ama önce temizlemem gerekiyor." Ayağa fırlayacağım sırada Taehyung benden önce davranıp içeriye adımladı "ben temizlemen için bir şeyler getireyim." Yoongi terden alnına yapışan saç tutamlarının arasına parmaklarını geçirip ıslak tutamları geriye doğru yatırırken Taehyung elinde ilk yardım çantası ile içeriye girip çantayı elime tutuşturdu.

Kucağımdaki ilk yardım çantasının fermuarını açıp içinde neler olduğuna baktığım sırada Yoongi üzerindeki gömleği omuzlarından çıkarmış ve kanlı olduğu için dizlerine doğru koymuştu.

Görebildiğim kadar kollarında ve sırtında da çok derin olmayan küçük kesikler vardı.

Çantadan aldığım temiz pamuğa çantadaki steril sıvıyı döküp elimdeki pamuk ile Yoongi'ye doğru döndüm "izin verir misin?" Sırtını koltuğa yaslarken başını geriye doğru atıp canı acıdığı için yüzünü buruşturdu.

Vampir olsa bile yaralanınca canı herkes gibi yanıyordu.

Tek fark onların kendilerini iyileştirebiliyor olmalarıydı.

Tabii bu da şuan için imkansızdı, yorgun olduğundan dolayı güçlerini kullanamazdı.

Yaranın etrafındaki kanları elimdeki pamuk ile güzelce silerken arada elim veya pamuk yarasına değiyor ve o anlarda Yoongi nefes vererek başını koltuğa biraz daha bastırıyordu.

Canını yakıyor olmak benim için eziyetten farklı değildi.

Birçok kez pamuk değiştirmek zorunda kalsam da sonunda yarayı temizleyebilmiştim.

Odada bulunan herkes sessiz bir şekilde oturuyordu, duyulan tek ses Yoongi'nin sık nefes sesleriydi.

Canının ne kadar yandığını hepimiz tahmin edebiliyorduk.

Yarasının nasıl olduğunu bilmiyordum ve açıkçası sormaya da cesaret edemiyordum.

Oldukça derin ve büyük bir yaraydı.

Göğsünden karnına kadar iniyordu.

"Orada dikiş iğnesi var mı?" Eli ile işaret ettiğinde çantayı alıp içini kurcaladım. Daha önce bu çantayı hiç kullanmak zorunda kalmadığımız için içinde ne olup olmadığını bilmiyordum.

En sonunda minik bir kutunun içinde istediklerini bulduğumda çantadan çıkarıp ona uzatmıştım.

Yarasını ben dikemezdim.

Bunu asla yapamazdım, yaranın sadece etrafını temizlerken bile canını yakacağım diye ödüm patlarken kesinlikle dikebileceğimi sanmıyordum.

VAMPIRE | yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin