Ayakkabısının çıkardığı tok seslerin arasından salondan çıkmış ve merdivenlere ulaşmıştık. "İndir beni." Defalarca söylediğim şeyi en sonunda kâle alarak bana bakmıştı. "Sorun değil dedim sana." Ve evet, o da defalarca bana sorun olmadığını söylemişti. Ama tanrı aşkına kolunda görmesem dahi oldukça derin ve büyük olduğu belli olan bir kesik vardı, hâlâ kanamaya devam ediyordu ve o hiçbir şey olmamış gibi bana sorun olmadığını söylüyordu. Kucağında durmamın canını yaktığını biliyordum, ne diye beni taşımakta ısrar ediyordu ki.
"Yoongi gerçekten, indir beni." Saniyelik bir baş sallamanın ardından beni yavaşça ayaklarımın üzerine bırakıp kollarını çektiğinde dizlerim titremiş ve düşecek gibi olmuştum. Hızlı davranıp belimden yakaladığında refleks olarak omuzlarına tutunmuştum. "Evet benim kolum kötü fakat şuanda senin içinde olduğun durum daha kötü." Yürümeye devam ederken nefretini kusar gibi gürlemeye başlayan gökyüzünün sesinin ardından etrafı saniyelik bir şekilde aydınlatan ışıklar görüldü. "Aklın yerinde olmadığı için tepki veremiyorsun ama birkaç saat içinde korkmaya başlayacaksın. Umalım da kendinden geçme."
Açıkçası bende hâlâ nasıl bu kadar sakin durduğumu sorguluyordum. Hayatımda ilk kez savaş gibi bir kavganın ortasında bulunmuştum, hayır hayır. Bu bir savaş veya kavga değildi daha çok öldürmeye yönelik bir katliamdı. Tam anlamı ile bir katliam. Başımı bir kez daha omuzuna yasladığımda odamın kapısını açıp içeriye girmişti. Beni kollarının arasından çıkarıp yatağın üzerine bıraktıktan sonra üzerime ince bir örtü örtüp geriye çekilmiş ve yaralı olan kolunu göstermişti. "Bunu halletmem gerek."
Başımı ağır ağır salladıktan sonra gözlerine baktım. "Sonra geleceksin değil mi?"
"Geleceğim."
Yoongi odadan çıktıktan sonra birkaç dakika arkasından kapıya baktım. Başımın ağrısı giderek artıyor ve gözlerimi kapattığımda salonun camlarındaki kanlı görüntüler aklıma doluyordu. Gözlerimi sımsıkı kapatıp yumruk yaptığım ellerimi gözlerime bastırdım. "Neler oldu az önce?" Başımı hızla iki yana sallayıp görüntülerin gitmesini diledim. Çığlıklar sanki o salonda hâlâ atılıyormuş gibi kulaklarıma doluyorlardı.
Yanlız kalmak istemiyordum, hayır ben sadece Yoongi'nin yanımda kalmasını istiyordum. Şuanda yanımda olmasını istiyordum. Yataktan doğrulup üzerimdeki ince örtüye sarıldım ve kapımı açık bırakıp odadan çıktım.
Nerede olabilirdi? Odasında mı? Evet, büyük bir ihtimal odasındaydı. Merdivendeki adımlarım öncesine oranla hızlıydı hatta koşuyordum. Bir basamağa takılıp düşmekten son anda kurtulurken merdivenin trabzanlarına tutunmuştum.
Üst kata çıktığım gibi kapısının önüne koşup çalmadan içeriye daldım. Yatağının karşısındaki koltukta oturuyordu önünde ise bir kadın vardı ve yarasına müdahele ediyordu. Yanına koşmaya devam ettiğimde sesler yüzünden kapalı olan gözlerini açıp yerinde doğruldu ve benim olduğum tarafa baktı. "Jimin."
Yanına ulaştığımda kadını umursamadan önünde dizlerimin üzerine oturup alnımı dizine yasladım. "Susmuyorlar." Omuzumu dürtüp saçlarımda gezdirdi parmaklarını. "Yerden kalk."
Kollarımı, alnımı yasladığım bacaklarına doladığımda omuzlarımdaki ince örtü yeri boylamıştı. "Çığlıkları susmuyor, sustur onları yalvarırım." Yanımızda duran kadına çıkmasını söyledikten sonra kollarımı bacağından çözüp beni yerden kaldırmış ve yanına oturtmuştu.
"Özür dilerim."
Ağlamaktan kızaran gözlerim şaşkınca köyü gözlerini turluyordu. "Ne için özür diliyorsun?" Başını eğip gözlerini birbirine bastırdı. "Sana o anları yaşattığım için özür dilerim Jimin, bunu kaldıramazsın." Ani bir refleks ile öne doğru atılıp onu kendime çekip sarıldım. Omuzunun açıkta kalan yerine dudaklarımı bastırmadan önce 'senin hiçbir suçun yok' diyebilmiştim.
Dudaklarımı bastırdığım omuzundan çekip başımı oraya yasladığımda o da yüzünü boynuma gömmüştü. "Benden birşey iste Jimin, ne yapmamı istediğini söyle?" Başımı olduğu yerden yavaşça kaldırıp yüzünün hizasına geldiğim sırada gürlemeye devam eden gökyüzünden bir feryat daha duyulmuştu ve yine oradan gelen ışıklarla yüzünü tam anlamı ile görmüştüm.
"Beni öpmeni istiyorum."
Bir sonraki bölüm için kulaklarımda
I kissed a boy and I liked it 👬 çalıyor
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAMPIRE | yoonmin
Fanfic"Eğer sakin olmazsan anlatacağım hiçbir şeyi anlayamazsın." Jimin her gördüğü şey aklına gelince daha fazla ağlamaya başladığından Yoongi derin bir nefes verip kendini geri çekmeye çalıştı. "Üzerine bir şeyler giymelisin." Jimin Yoongi'nin kalkmasın...