SONsuz

22.4K 834 209
                                    

Sahra üçüzleri öğle uykusuna yatırmak için, yatak odasına götürmek üzere kucağına almıştı. Rüzgâr karısına yardım etmiş oğlunu kucağına almıştı, bebekleri beşiklerini yatırmış sırasıyla emziriyor ve niniler söylüyordu. Rüzgâr karısının saçlarından öpüp bebek odasından çıkmış kapılarını kapatmıştı. Yavaşça karısının çantasını açıp, nüfus cüzdanın alıp cebine koymuştu. Bebeklerin doğum gününde büyük bir sürpriz yapacaktı, çantayı tekrar yerine bırakıp hemen odadan çıkmıştı.

Biraz holde yürüdükten sonra boşaltılmaya başlanılan misafir odasına gitmişti Hatun hanım başlarında duruyordu; "Anne" demişti aşiret ağası annesine meraklı gözlerle bakarak.

"Efendim oğlum"

"Hayırdır anne neden başlarında duruyorsun"

"Oğlum düşündümde bu odayı tam anlamıyla çocuk odasına çevirelim"

"Olur annem" genç adamından geçen düşüncelerde bu yöndeydi.

"Sahra nerede nasıl istiyorsa öyle yapılsın. Ben bizim marangoz haber verdim bugün gelecek bebeklere güzel bir oda yapalım" dediği sırada Sahra gelmişti.

"Ana oğul neden burada bekliyorsunuz" gülerek yanlarına gelmişti.

"İyi insan lafının üzerine gelirmiş. Kızım bu odayı tamamen üçüzlere göre yaptıralım. Boyacılar gelecek nasıl istersen öyle yapsınlar, marangozda gelecek torunlarıma güzel bir beşik yaptıralım"

"Hatun anne çok güzel düşünmüşsün ama daha beşiklerini adam akılı kullanamadık"

"Kızım ihtiyaçı olan bir aileye veririz. İlk göz ağrımın çocuklarına özenmeyeyimde kime özeneyim"

"Tamam sultanım sen nasıl istersen. Benim işlerim var çıkıyorum" annesin başından öpmüştü.

"Seni yolcu edeyim" kocasıyla birlikte aşağıya inmeye başlamışlardı.

"Sahra'm annemin gönülü kırılmasın onun istediği gibi bir oda olsun sevgilim"

"Tamam merak etme sen Hatun anne baya heyecanlanmışa benziyor. Kıyamam ben ona" aşiret ağası göz ucuyla etrafa baktıktan sonra eğilip karısının dudaklarına ateşli bir öpücük bırakmıştı. Dudakları ayrıldığında Sahra utanmış ve elinin tersiyle kocasının göğüsüne vurmuştu.

"Rüzgâr ya gören olursa"

"Olsun! Karımı öpüyorum" tekrar öpüp arabasına ilerlemişti; "bir şey lazım olursa haber ver güzelim" kapıyı açtığında Sahra kapıyı tutmuştu kocası binerken.

"Gelirken bez alsana, bebeklerin bezi bitmeye geldi"

"Tamam başka isteyin olursa mesaj at"

"Güle güle git" Rüzgâr kapıyı kapatıp, karısına el saladıktan sonra geri geri çıkmıştı parktan. Garaj kapısından uzaklaştıktan sonra Hatun hanımın yanına gitmek için merdivenleri çıkmaya başlamıştı.

Tekrar üçüzler için hazırlanılan odaya geldiğinde, Hatun hanımın heyecanı Sahra'ya da geçmişti. Kaynana gelin heyecanla odayı hayal ediyor, fikir alıp veriyorlardı. Ustalar geldiklerinde kaynana gelinden çok ana kız gibi başlamışlardı isteklerini anlatmaya. Sahra cebindeki bebefondan gelen ağlama sesiyle birlikte yukarı odaya çıkmıştı. Hatun hanım ustalarla konuşmaya devam etmişti.

Çöl Rüzgârı - Hanzade Serisi 1 (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin