Namlu -1

21.Bölüm

Merhaba Efendim .

"Fedakarlıklar olmazdan zafer olmaz "

Faysal odanın içinde dört dönüyor tuttuğu adamın yakalanmış olmasına inanamıyordu. Kafasını sallayarak "İyi olmadı bu , hem de hiç iyi olmadı. Hele de çok önemli bir misafirim geliyorken hem de hiç."dedi.

Adamı , "Efendim isterseniz hemen susturabiliriz"dediğinde Faysal "Bir de bana bunu soruyor musun? Hemen yapın o işi . Bir de o virüs müdür nedir onun da cesedini istiyorum"dediğinde Abastı odaya dalarak "O işi ben halletim sayılır Faysal . Sen öyle adam öldürmeyi bırakta önce adamına sahip ol . Daha ilk işinde tökezledi"dediğinde Faysal ona ters ters baktı.Adamına dönerek "Oğlum , siz en son ne zaman ilaçlattınız lan burayı ? Baksana lağm fareleri ile dolmuş"dedi.

Albastı gülerek bir kaç adım attı. Daha sonra "Eee ne yapsınlar Faysal , onlar gelince saklanmasan işleri daha kolay olur , adamların suçu ne senin peşine mi düşsün ? "dedi . Güçlü bir kahkaha atıp ciddileşerek "Bak Faysal , sen kendi adamınla uğraşmaya bak . Tek kelime bile etmeden ölecek .Ben öbürüyle ilgilenirim. Artık işleri eline yüzüne nasıl bulaştırdıysan Pazartesi günü gelecek olan misafirin koruma ekibinin başında ben varım. Anlaşılan birileri hala dersini almamış"dedi.

Arkasını dönüp giderken Faysal "Anasını sattığımın dünyasına bak! Bazıları onun bunun yatağında olmakla işi götürüyor. O benim misafirim ben koruyabilirim "dediğinde Albastı olduğu yerde kaldı. Faysal devam etti.

"Cengiz'le aranızda olanları biliyorum Albastı. Sakın ona güvenmeye kalkma. Fazla yükselme düşmenin habercisidir!"dediğinde Albastı tek bir hareketle silahını çekip Faysal'ın kafasına ateş etti. Faysal korkuya kafasını korumaya alırken Albastı gülerek "Bazı korkaklarda her gün ölüyor. Bana bak Faysal senin o koca saman dolu kellenin meraklısı değilim. Gelen emir bu ve bu da olacak!"dedi.
******
Seher ve Akif ise bir hasta odasında alınan kanın sonuçlarını bekliyordu. Akif oflayarak Seher'e bakarken Seher onun yüzüne bakmadan "Biraz daha oflamaya devam edersen doktorlardan seni uyutmasını isteyeceğim"dedi. Akif ,

"Bizim şu anda birimde adamı sorguluyor olmamız gerekliydi. "dedi. Seher bağladığı ellerini çözerek "Ya bende meraklı değilim sana . Ama mecbur kaldık , özür dilerim !"dedi. Akif ,

"Ne özrü?"diyerek üstüne giderken Seher ezilip büzülerek

"Sabahtan sana dediklerim için.Birazcık kırmış olabilirim hem ben kim seni ne yapsın derken sinirliydim.Hepsi yalandı yoksa yani tipin iyi"dedi. Sonra büyük bir çam devirmiş gibi dudağını ısırdı.

"Şey ben çıksam iyi olacak!"diyerek odadan çıktı. Odadan çıktığında derin bir nefes alarak kendini kontrol etmeyi denedi.

"Aferin sana yani Seher ,önce yaptın sonra da sıvayıp tüy diktin ha ! Ben bu adamın yüzüne nasıl bakacağım onca zaman? Bir de ben yarın bununla rol yapacağım"diyerek elini yüzüne kapattı. neler dönüyordu burada ?   Eline gözleri gittiğinde aklına yaktığındaki o an düştü. Akif'in zarar vermekten çekinerek sarıp sarmalamasında aklı takılı kalmıştı. Akif kesinlikle mükemmel biriydi ve yaşadıklarını hak etmemişti. Rahmetli eşinin bir anlığına çok şanslı olduğunu düşündü.  Düşüncelerinin tersine gitmeye başladığını  fark ettiğinde yutkundu.

"Ne yapıyorum ben ya ? Akif kim ben kim !"dedi.

***********

Albastı Faysaldan sonra Cengiz'le lüks bir restorantta buluşmuştu. Albastı kadehini tabağının yanına koyduktan sonra "Yarın için çok megul olmalısın. Sonuçta önemli bir misafirin geliyor"dediğinde Cengiz, şaşkınlıktan çiğnemeyi bırakıp Albastı'ya baktı. Albastı derin bir kahkaha atıp yeniden kahdehindeki şarabını yudumladıktan sonra "Şaşırmakta haklısın canım . Ben de olsam ben de şaşırırdım. Nasıl yaptın bilmiyorum ama beyfendiyi ikna etmeyi başarmışsın. O yüzden yarın gece burada "dedi ve bir kağıdı masanın üzerinde sürütüp Cengiz'in elinin altına koyduğunda Cengiz ,