Merhabalar....
Bu bölümde bu iki inatçı keçinin aklından geçen ufak paragraflar okuyacağız .Medya : Demet Sağıroğlu - Arnavut kaldırımı
Öpsem bebek gözlerinden ...
Evin bu anın hiç bitmesini istemedi ilk defa . Sonsuza kadar kalmak istedi. Çağatay'ın ellerinde tutsak ettiği sağ elinden çıkan yangın onun kolunu da uyuşturuken bir cevabın gelip gelmmemesinden hangisini istediğini bilmiyordu.
Çağatay aklına gelen fikirle kolundaki yangının son bulması için kolunu kurtararak "Sadece amcan için değerlisin. Bu ekip için önemli birisisin ve şu durumda sana bir şey olduğunda yerine gelen savıcının kim olduğunu bilemeyiz . Bu yüzden oldu mu ?"dedi.
Yalan söylüyor şu anda . Gözlerinde nadiren şahit olduğum bu parlama kesinlikle basit bir endişeden çok daha öte . Bunu görüyorum ama ama neden beynim buna inanmak istiyor? Kalbim mi fazla heyecan yapıyor ? Yoksa aklım mi fazla katı davranıyor ?
Evet ben Çağatay ilk defa yalan söylüyordum . Aslında yalan değildi sadece cevabını bilmediğim düşman gibi gelen sorulara savunmamı Gündüz beyi kullanarak yapıyordum . Ama ama bu doğru olmaz mıydı ? Yani yani sadece basit bir endişe olamaz mıydı ? Bu yüreğimi kavuran , beynimdeki tüm şartelleri indiren sebep neydi ? Ben Çağatay şu anda hareket etmek istemiyorum. Karşımda bana hesap soran bu kızın sorduğu hesapları kırmızı kar yağınca hallederiz diyerek tozlu raflara fırlatıp santim santim ezberlemek istiyorum .
Evin Çağatay'in cevabının ardından kendini toparlayarak "Oldu !"dedi. O sırada çağırılan asansör gelmeyi başarmış ve ikili asansöre binmişti.
Asansör yukarıya çıkarken ikisinin de kalp atışları hala dolu dizgin gidiyor. Sahiplerine farklı hisler yaşatıyordu.Gamze çıkışta Çağatay'ı beklemek için oturduğu duvardan Çağatay ve Evin'i görünce geri kalkmıştı. Hemen önüne geçerek "Abi "dedi.
"Ne oldu Gamze ? Evine gitmeyecek miydin sen ?"dediğinde Gamze en iyi gülümsemesini takınarak konuştu.
"Şey ,ben de tam beni arabanla bırakır misin diyecektim . "Dedikten sonra açıklama yaparak " Biriyle buluşmam lazım"dediğinde Çağatay ellerini beline koydu ,
"Kim peki bu arkadaş? Bak gene o Mustafa denen adamsa ..."dediğine Gamze başına geleceklerden habersizce ,
"Hayır abi ,Bartu ile görüşeceğim. Gece Ankara'ya dönecek"dedi. Çağatay ,
"Pekala hanımlar arabama buyurun!"diyerek iki genç hanıma yol vermişti.
*******
Yorucu bir günün ardından hızlıca kendini eve atmayı planlayan Seher annesinin bitip tükenmeyecek sorgusundan kaçmak için ne yapacağını düşünürken arabasının yanına geldiğinde bir ses duydu.
"Seherrr "Seher arkasnı dönerek ona seslenen Akif'e baktı. Genç adam belli ki bir süredir koşmuştu . Hızlı nefes alış verişinin sesi azalınca Seher ,
"Efendim"dedi. Akif elini ensesine götürdü . Biraz çekingen davranarak ona bir teklifte bulundu.
"Eğer bir işin yoksa benimle alışverişe gelir misin? "Dedi. Seher kaşlarını çatarak"Ne?" dediğinde Akif kafasını kaşıyarak konuşmaya devam etti,
"Ya şey benim annemin doğum günü ona bir hediye almak istiyorum ama pek anlamam hediye işlerinden yardım eder misin?"dediğine Seher buna hem sevinip hem de şaşırsa da biraz çekimser davrandı ,
"Ya şey aslında yorgunum malum nöbetten çıktım."dedi. Akif ellerini ceplerine sokarak "Peki sen bilirsin. Ben başka birini bulurum. İyi akşamalar" dedi . Arkasına dönüp gidecekken Seher Akif'e karşı yanlış bir davranışta bulunduğunu hissedince dayanamayıp sordu ,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Namlu -1
ActionÜlkede kanser gibi yayılmış olan hainleri temizleme işi tecrübeli istihbaratçı Asım Gündüz Aka'ya düşünce o da kendine verilen yetkiyle eşi benzeri olmayan bir ekip kurmaya karar verir. Bunun için birbirinden bağımsız insanları bir araya toplar ve...