(Aralık 1992, Girne - Başlangıç.)
"Ben uyumadan geleceksin, değil mi!?"
Sarp; evlerinin oyun odasındaki yerde otururarak oyuncakları ile oynarken; annesi Ayla'ya masum bir şekilde baktı. Ayla; oğlu Sarp'ın saçlarını karıştırarak "Tabii ki geleceğim annecim." dedi ve onun karşısına bağdaş kurarak oturduktan sonra elbisesini çekiştirdi. "Geleceğim ve benim yakışıklı prensime harika bir masal okuyacağım!" Sarp neşeyle gülümserken annesinin kucağına yerleşti ve ona sıkıca sarılarak göğsüne başını yasladı. "O zaman sen gelene kadar uyumam." Ayla oğlunun başını öperek sessiz kalırken içeriye Fehmi Sezgin girdi ve oğlu ile karısına ciddiyetle baktı. "Gidelim mi artık Ayla?"
Ayla başını nazikçe salladıktan sonra Sarp'ı kucağından indirdi. "Uslu duracağına ve amcanı üzmeyeceğine söz ver bebeğim!"
Sarp başını hızla aşağı yukarı sallayarak gözlerini büyüttü. "Söz!" Annesi gülümseyerek ona yeniden sarıldı ve "Seni seviyorum bir tanem." dedi durgun bir sesle.
"Seni seviyorum anne."
Ayla oğluna son kez bakarak odadan çıkarken kendisine el sallayan Sarp'a karşılık olarak öpücük yolladı ve odadan ayrıldı. Eşi Fehmi ile merdivenlerden inerek çıkışa ulaştı ve evlerinin bahçesindeki arabanın kapısını açtı. Binmeden önce başını kaldırarak eve son kez baktı ve o an kendisine pencereden bakan oğlunu görerek gülümsedi, ona el salladı ve arabaya bindi. Eşinin huzursuz ve bir o kadar da sinirli halini yadırgasa da onun bu hallerine alışık olduğu için üstüne düşmeden yol boyu Fehmi'nin yaptığını yaparak sessiz kalmayı seçti.
Uzun süren yolun ardından büyük tarlaların arasındaki bir eve ulaştılar. Ayla kaşlarını çatarken arabadan indi ve "Niye buraya geldik?" diye sordu. "Birlikte yemek yiyeceğiz demiştin?"
Fehmi sessiz kalarak elini ona uzattı ve Ayla'nın ellerini tuttuktan sonra "Yanımda olmana ihtiyacım var." dedi üzgün bir tavır takınarak. Eşinin ona anlamaz bir şekilde bakmaya devam etmesi ile de konuşmasını sürdürdü. "Çok borcum vardı Ayla. Tükenmek üzereydim. Ama son oynadığım oyunu kazandım ve şimdi senetleri alacağım, seni de bu beladan kurtuluşumu görmen için getirdim." Ayla önce yüksek duvarların arkasından çatısı görünen eve ardından da yeniden eşine baktı. "Ben gelmiyorum o eve Fehmi. Sen gir." Fehmi arabaya gitmek üzere olan eşini kolundan yakaladı ve "Lütfen." dedi. "Sadece beş dakika. Sonra gidip başbaşa yemeğimizi yeriz aşkım. Hadi. Sarp'ı da fazla bekletmeden eve dönmüş oluruz."
Oğlunun ismini duyduğunda duraksayarak bekledi Ayla. Fehmi ise onun durmasından güç aldı. "Şu an bile zaman kaybediyoruz. Senetleri alıp çıkacağım ve sen de bu pislikten nasıl kurtulduğumu göreceksin, bunu görmeni çok istiyorum kırma beni hadi."
Ayla gözlerini sıkıca kapatıp açtı ve "Beş dakika!?" dedi üstüne basarak. Fehmi'nin onu onaylaması ile de başını salladı. "Bir an önce bitsin o zaman." Fehmi gülümserken Ayla bedenini esir alan gerginlik ile onun koluna girdi ve destek almaya çalıştı. Birlikte evin önündeki siyah takım elbiseli iki adamı geçerek evin bahçesinde ilerlediler ve ardından fazlasıyla büyük olan evin giriş kapısına ulaştılar. Korumalar Fehmi'yi tanıdıkları için kapıyı açarak içeriye girmelerine izin verdiler. Ayla titreyen bacakları ile ilerledi ve sigara dumanının hakim olduğu büyük odada eşi ile ilerledi. Fehmi bir an duraksayarak ona barı işaret etti. "Sen beni orada bekle, tamam?"
Ayla anlamasa da allak bullak olan aklı yüzünden başını sallayarak evin bir köşesine yapılmış olan bara ilerledi ve yüksek bar sandalyelerinden birine yerleşerek başını gerginlikle öne eğdi. Fehmi ise ilerlemeye devam ederek boydan camın önündeki masaya yaklaştı. Masada oturan adam onu gördüğünde yüzüne alaycı bir gülümseme yerleştirirken sigarasından derin bir nefes aldı. "Bakın kimler gelmiş!" dedi aynı alayı sesine yansıtarak. "Kararını verdin mi Fehmi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tutsak
Romance"Birlikte güldüğün birine aşık olmak kolaya kaçmaktır; ben seninle ağlamaya bile aşığım." Sıradan başlayan planlı bir intikam oyunu; ne denli büyük bir karmaşaya yol alabilir ve ne denli büyük bir aşka sebep olabilirdi? Tanıtımının Yayınlanma Tarihi...