♚2.bölüm♚

5.3K 285 11
                                    

Cinayet masası ofisine karanlık çökmüş; ışıklar masa ve dosya dolaplarını aydınlatıyor, duvarlara iliştirilmiş fotoğraflardaki yüzlerin üzerine gölgeler düşürüyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Cinayet masası ofisine karanlık çökmüş; ışıklar masa ve dosya dolaplarını aydınlatıyor, duvarlara iliştirilmiş fotoğraflardaki yüzlerin üzerine gölgeler düşürüyordu.

Ofise girdiklerinde şüpheli bakışlarla ikisinin yüzüne bakılmış; odanın dört bir yanından dehşet nidalarını andıran fısıltılar yükselmişti. Yeşilleri elalarına bulandığında adam gözlerini kaçırdı.

Bir anlığına masalarından kalkıp etrafını çeviren adamların yüzlerine dikkatle baktı.Üstünde binlerce spot lambası yanmış gibiydi. Sahnedeydi ve oyunun perdeleri daha yeni açılmıştı.Kızarıklık boynundan yukarıya ulaşarak kulaklarına tırmandı.

"Gel benimle,"

Onu meraklı gözlerin kucağından çekip koparan ses son derece sertti, sesin sahibi Ela Gözlü, Soylu, Çenesi Gamzeli başında bela bulutlarıyla dolaşan mevsimi ahşap bir masanın ve masanın karşılarına gelişigüzel koyulmuş iki plastik sandalyenin bulunduğu is kokulu bir sorgu odasına getirmişti.Onlara eşlik eden üniformalı genç polis memuru bir şeye ihtiyacı olup olmadığını sormamıştı bile. Bahar'a su istediğini sorsa hiç de fena olmazdı mesela.

Genç memur Brendan'ın baş işaretiyle odadan çıkınca korktuğu başına gelmiş genç kız Dedektif Brendan Wilder'la baş başa kalmıştı.Dedektif kimliğine bürünen adam, ellerindeki tek faili cam bölmeli odalardan birine geçirmiş ardından kapıyı sıkıca kapatmıştı. Meraklı kulaklar istediğini alamayacaktı anlaşılan.

Bahar boğazını yırtacağını bile bile yutkundu. Canı yanıyordu ve bu şartlar altında zatürre olması işten bile değildi. Başını masaya yaslayıp alnındaki ateşi düşürmek istedi.Bir anlık soğukluk ona iyi gelebilirdi.Başını çevirdiğinde masanın kenarında küre şeklinde ufak bir dünya maketi durduğunu fark etti. Altın meridyenlerin parıltısına dokunmamak için kendini zor tuttu.Odadaki kameradan kendisini izliyor olabilirlerdi.Tanrı aşkına, devletin ona ayarlayacağı avukat ne zaman gelecekti? Ya da gelecek miydi? Gözlerini kaçırarak kapıya baktı.

O an odanın kapısına yaslanmış dimdik ayakta duran adamın son derece zeki olduğunu aklından geçirdi.Belki de adam tümüyle kaçıktı.

Dakikalar birbirini kovalıyordu,

Sessizlik ürkütücüydü, derin bir nefes aldı. Doktor Giselle onu merak etmiş olmalıydı. Lanet olsun ki kadın ona güvenmiş, sağlık evini emanet etmişti. Ve yine lanet olsun ki tüm bunlar açığa çıktığında tüm kasabalının gözünde bir ucube gibi görüneceğine emindi.

Mevsimin kokusu küçük bölmeyi hemen sarmıştı. Duygularını körükleyen kokusu ciğerleri gökyüzü dolan ikinci adamın soluğunu kesti.Anlaşılmaz bir ifadeyle baktığında kadının yüreği ağzına gelmişti.

Nihayet sorgulayan elalara eşlik eden dudaklar aralandı.

"Bana Alec ile ne konuştuğunuzu anlat."

PORTOLA VALLEY 2∣ Tamamlandı ♚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin