♚45.bölüm♚

4K 187 81
                                    

Masumun güveni yalancının en faydalı aracıdır

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Masumun güveni yalancının en faydalı aracıdır.*

Bazı insanlar kollarını yalana beklentiyle açarak yaşadığını sanır. Diğerleri doğruluk perdesini hafifçe aralayarak hayata şöyle bir göz atar.Bir de yalanın göbeğine düşüp doğrunun rahmine tutunmaya çalışanlar vardır.Sakat, tükenmiş, bitik ve geçmişin kafesine hapsolmuş durumdadırlar.Unuttukları tek şey; her yeni günle doğan güneş onların da saçlarına takılmaktadır. Ne var ki kafesin dibinde yanan yitik mum ışığının kendilerine yettiği savına o kadar inanmışlardır ki aydınlığa teslim olmak istemezler.Kuşanmayı bildikleri tek zırh budur çünkü.

Giyecek rahat bir şeyler bulma umuduyla dolabını karıştırırken kafasından geçen düşünceler yalanla doğrunun kılıç kuşandığı amansız bir mücadele içindeydi. Tişört çekmecesinin derinlerinden kırmızı logolu uzun kollu bol siyah bir tişört seçti; uzun bir duşun ve bir saatlik filozofça düşünmenin ardından sutyen takmamıştı- bugünlerde ihtiyacı olan hürriyeti göğüslerine tanıyordu kendince.- Koyu renk pamuklu taytı bacaklarına geçirdi.Sevgililer gününden bir önceki cuma için yapılabilecekler listesi epeyce kısaydı.

Şimdi Los Angeles'ta olsaydı güzel bir filmin karşısında abur cubur eşliğinde kendisini şımartır, evcimenliğiyle gurur duyardı.

Pekala, şimdide aynısını yapabilirdi.Belirsizliği rafa kaldırarak Jojo Moyes'in aynı adlı eserinden sinemaya uyarlanan 'Senden Önce Ben' film DVD'sini oynatıcıya koydu. Bir kaza sonucu tekerlekli sandalyeye mahkum olan William Traynor ile bakıcısı genç Louisa Clark arasındaki çocuksu aşkla bezeli hikayeyi ilk okuduğunda derinden etkilenmişti. Şimdi ise ikisi arasındaki şakalaşmaları izlemek, oyuncuların karakterlerin ruhuyla bu denli bütünleşmesi yalnızca gülümsetiyordu. Birisi kapısına vurduğunda, saate baktı ve bulutlu bir öğleden sonrası için saat üçten sonra kapısına kimin geleceğini -bildiği kadarıyla Brendan bir iş için şehir merkezindeydi- merak etti.

Sue'nun kapı tarafından gelen sesi, içindeki merak büyük bir hevesle yeniden şahlanmadan önce beş saniyeliğine de olsa zihnini temizledi.

"Selam, gelebilir miyim?"

Hafifçe doğrulmaya çalıştı, anlaşılan teyzesiyle çıktıkları seyahatin ömrü beklediğinden kısa sürmüştü.

"Ah, elbette."

"Film seansı mı?"

Zamanın su misali akıp geçtiğini fark etmemişti.Kalan son elli iki dakikasında filmi durdurdu.

"Sanırım öyle."

Kızın elindeki pizza kutularını ve...Bir dakika şampanya şişesi miydi o? yeni fark ediyordu.Pekala bu kızıl tilki ağzından laf almak için şimdi de böyle bir tezgah kurmuşsa yanlış yoldaydı.Kız kutulardan birini havaya kaldırdı.

PORTOLA VALLEY 2∣ Tamamlandı ♚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin