Larissa Nolan cinayeti her geçen gün içinden çıkılmaz bir hal alıyordu. Bu, her gece aynı kabusu görmek gibiydi ve her seferinde bir öncekinden daha kötü oluyordu.
Ertesi gün öğleden sonra Brendan Çavuş Darly'nin odasına çağrılmıştı. Bugün cinayet işleneli tam bir hafta olmuştu ve ellerinde olay mahallinde bulunan bir küpe, kalbe saplanan Farsça detaylı bir neşter ve sorgulanan farenjitli bir kadından başka bir şeyleri yoktu.
"Katil eğer Bayan Johansen değilse, onu kolay kolay yakalayabileceğimizi düşünmüyorum."
Darly'nin düşünceli gri gözlerine baktı.
"Ne demek istiyorsunuz?"
"Bu tip katiller üzerilerinde intikam yüklü bela bulutlarıyla dolaşırlar.Polis her zaman intikam cinayetlerini çözmekte sorun yaşamıştır.Böylelerinin gözlerini intikam hırsı bürüdüğünden doğal olarak cinayetleri de büyük bir titizlikle işlerler.Bilindik fark edilme yöntemlerini alt etmede ustalaşmışlardır.Hangi mantıkla hareket ettiklerini anlamak güçtür, polisin aşina olduğu bir profil çizmezler."
Sinirli değildi. Bu daha çok bir gerçeğin dile getirilişiydi. Brendan ensesindeki ve sırtındaki kasların gerildiğini hissetti.
Polis merkezine girdiğinde kot pantolonu çamurla kaplanmış, sabahın erken saatlerinde yaptığı üç millik koşudan tişörtü ter içinde kalmıştı. Soğuk hava ciğerlerine iyi gelmiş, dün geceyi ve Bahar'ın durumunu daha net düşünmesine neden olmuştu. Muhtemelen kadın bir geceyi daha polis kaynayan bir yerde geçirmekten son derece rahatsızdı ancak en azından tekrar kaçmaya çalışmamıştı öyle değil mi? Bu da bir şeydi en azından.
"Bayan Johansen'ı o odada tutmaya daha fazla devam edemezsin evlat. Ne yapman gerektiğini biliyorsun. O da tıpkı diğerleri gibi nezarethanede kalmalı."
Masanın üzerindeki kurşun kaleme uzandı sanki elindeki kalemi bedenine saplayacakmış gibi sıkıca kavradı.Şu an en çok yapmak istediği şey onu koruyup hayatında ters giden şeyleri yoluna koymaktı.
Darly'e peşinde olduğu şeyi söylemek istemiyordu çünkü Bahar'ı zor durumda bırakamazdı.Ancak söylemek zorunda olduğunu da biliyordu.
"Bir iz üzerinde çalışıyorum." dedi sonunda.
Adamın kaşları çatıldı.
"Nasıl bir iz?"
"Tam emin değilim Çavuş Wiseman, ancak..."
"Ancak?"
"Bayan Johansen'ın eski sevgilisinden şüpheleniyorum. Sanırım bazı şeylerden emin olmam için adamı sorgulamam gerekiyor."
Darly dönen sandalyesini geri iterek yerinden kalktı. Ofisinde ileri geri yürüyordu.
"Pekala, Wilder. Dediğin gibi olsun.Ancak sezgilerim bana öyle söylüyor ki," gri gömleğinin kırışık koluna dokundu. Brendan o an hayatındaki kadının ütü yapmayı bilip bilmediğini merak etti. "Sen bu kadına merhamet besliyorsun. Ancak unutma ki kötülük merhametle beslenir."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PORTOLA VALLEY 2∣ Tamamlandı ♚
RomanceDudakları dudaklarına değdiği an hayat boyunca beklediği anın bu olduğuna karar verdi.Vücudu alev alev yanıyordu ve içindeki alevin kıvılcım misali adamı da kavurduğunu görebiliyordu.Kollarını boynuna dolayarak inledi.Ona dokunmak dışarıdaki soğuk h...