-49-

1.3K 70 79
                                    

Oldukça uzun bir aranın ardından merhaba :) Hikayeyi yazmaya başlayalı dört yıl oldu. Büyüdüm, büyüdük... Bazen (Genellikle) Oğuzhan'a karşı aldığım tavırlar, hikayeye bölüm atmamı engelledi. Yani bölüm atmadığım için kızmanız gereken kişi ben değil, Oğuzhan Özyakup'tur. Gel zaman git zaman kendimle geçirdiğim zamanlar sonrasında, bölümüme de alışmamın ardından ara ara bölüm atmaya karar verdim. Bu hikayeyi tamamlamam kendi adıma çok önemli. Dört sene önceki Eslem'e vermiş olduğum bir söz olarak sayabilirsiniz :)

Bölümde eski futbolcularımızı da anmak istedim. Bence güzel oldu :)

Ayrıca, kendinize çok dikkat edin e mi canlarım 🖤

Bir de bol bol yorum bekliyorum. Elinizi korkak alıştırmayın 😂

Bölüm Parçası: Kenan Doğulu - Doktor

Hepinizi çok seviyorum. Kalan sahalar bizim olsun, keyifli okumalar...

"Ahh!"

"Hayatım, altı üstü birkaç saatliğine masaja gittim. Senin geldiğin hâle bak!"

Bu adam asla büyümüyordu! Evlendiğinde olgunlaşan erkeklermiş falan filan! Bunlar hep fasa fiso... Oğuzhan evlendikten sonra ergenliğine geri dönmüştü. Her adımında yanında olup olmadığımı kontrol ettiğini bile söyleyebilirdim.

"Birkaç saat mi? Güzelim en az beş saattir masaj salonundaydın!"

Belki... Hem ne varmış yani? Ben yeni evlenmiş, güzelliğine önem veren genç bir kadındım. Beş saat masaj yaptırmışım çok mu? Kesinlikle çok değildi. Hatta bunu sık sık tekrarlamalıydım. İstanbul'a döndüğümüzde Elis'ten böyle yerlerin adresini almalıydım.

"Bu beş saat boyunca güneşin altında yatmış olduğun gerçeğini değiştirmiyor. Yanında olmadığım anlarda kendini yakacağını düşündüğüm zamanlar olmuştu ama kastettiğim yanık kesinlikle güneş yanığı değildi!"

Bulunduğumuz durum yüzünden sinirlerim yıpranmış olacak ki, aniden kahkaha atmaya başlamıştım.

Parmağımla yüzüne yoğurt sürmeye devam ederken ona takılmaktan da geri kalmamıştım. Evet, Ayşegül Hanzade karanlık tarafa geçiş yapmıştı... Özür dilerim Obi Wan...

"Düşünüyorum da, altmış yaşına girdiğinde ne dertler açacaksın başımıza? Uslu bir yaşlı olmayacağın gerçeğini kabullendiğim için yaşayacağımız olaylara kendimi hazırlamaya çalışıyorum."

Oğuzhan ile balayı için Maldivlere geldik. Demeyi çok isterdim ama hayır, Marmaris'teyiz. Oğuzhan'ın aniden antrenman için İstanbul'a dönmesi gerekebileceği için Maldivler tatili yarınlara kalmıştı. Gerçi şu anki halimden de memnun olmadığımı söylersem yalan söylemiş olurdum.

Deniz, kum ve güneşin altında beş saat yattığı için vücudunun çoğu tarafı yanmış olan Oğuzhan... Bir insan balayından daha ne isterdi ki?

Tabi gece- Neyse canım bu da özel kalsın.

"Bak buram da acıyor."

Parmaklarıyla dudaklarını işaret eden kocamı kırmayacaktım. Evlilik fobisi edinmiş olan Ayşegül'e bu kelimeyi bile sevdirmişti.

Küçük bir öpücük kondurmayı planlarken sevgili eşimin işgüzarlığı nedeniyle planımın dışına çıkmıştım. Bu durumdan şikayetçi olduğumu söyleyemezdim. Oğuzhan'ı sevmeyi çok seviyordum. Onunlayken olduğum Ayşegül'ü de aynı şekilde...

Aşık olmak, aşkının karşılığını bulmak çok güzeldi.

"Oğuzhan acaba diyorum, Bebek mi yapsak?"

Önüm, Arkam, Sağım, Solum Sen / Oğuzhan Özyakup (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin