-50-

2.4K 82 59
                                    

Şu sıra bütün hikayelerime yetişmeye çalışıyorum, zormuş : ) Bunun yanında vize yerine geçecek ödevlerimi de yetiştirmeye çalışıyorum, inanın o çok daha sıkıcı 🤦🏻‍♀️ Yeni bölüm beklediğinizi biliyorum. Elimden geldiğince hızlı yazarak paylaşmaya çalışıyorum. Bu noktada hızımı yorumlarınız şekillendiriyor da diyebilirim 😄 (Yalnızca yeni bölüm istediğinizi dile getirdiğiniz yorumlar hariç, onlar çok etkili olmuyor)

'Gölgedeki Papatya' adlı hikayeme de bakarsanız sevinirim. Kendisine çok emek veriyorum ama okuyucu sayısı oldukça yavaş artıyor, Eslem'in kalbi kırılıyor...

Keyifli okumalar 🖤

"Döndüğümüzde, dondurduğum çalışma hayatıma geri döneceğim."

Geç bile kalmıştım. Kendime tanıdığım dinlenme zamanını misliyle kullanmıştım. Oğuzhan'a kalsa ömür boyu evde oturabilirdim. Tabi bunu içimdeki, Özyakup soyadına sahip olmayan Ayşegül Hanzade asla kabul etmiyordu. Üniversite amfilerinde geçirdiğim acı dolu zamanlar aklıma geldiğinde çalışmama fikri dahi diken gibi vücuduma batıyordu.

Sinan Bey dünyanın en anlayışlı adamlarından olabilirdi. Ona yaşadıklarımı hiç de kısa olmayan bir şekilde anlattığımda önce kahkaha atmıştı sonrasında da açık izin vermişti. Düğün günümde İstanbul dışında olduğu için güzel bir buketle iyi dileklerini iletmişti.

Balayı çifti modundan çıktığımız an işe dönecektim.

"Seni iş kıyafetlerin içinde görmeyi iple çekiyorum."

Okuldaki suni mahkemelerde giydiğimiz cübbelerin insanda oluşturduğu hissiyat bile öylesine güçlüydü ki, ben de bir an önce o cübbeyi gerçek bir mahkemede giymek istiyordum.

Yeniden konuşacağım sıra da Oğuzhan'ın telefonu çaldığı için susmak zorunda kalmıştım.

"Efendim Necip?"

Bu adam balayında olduğumuz gerçeğini kabullenemiyordu! Sevgili olduğumuz zamandan beri Necip bir şekilde her anımıza ortak oluyordu. Sal bizi be adam!

"Olmaz Necip."

Ne olmazdı?

"Saçmalama Necip?"

Yine ne saçmalıyordu bu adam? Elimle işaret ettiğimde, akıllı kocam hemen istediğimi anlayıp hoparlörü açmıştı. Bayılıyorum sana...

"Call of Duty için müthiş tayfa buldum oğlum! Bu adamlar çok iyi oynuyor. Sohbetlerini de duyman lazım! İtiraz etme de kabul et. Hem gece oynuyoruz, Ayşegül'ün haberi olmaz."

Ulan Necip! Musallat oldun bırakmıyorsun.

"Babamın av tüfeğiyle bir taraflarını delmemi istemiyorsan, kocamı bırakırsın Necip! Gece neden seninle oyun oynasın bu adam? Fifa, Pes, Pubg bitti. Şimdi de Call of Duty çıkardın! Girme şu adamın aklına!"

Telefonun ucundan gelen kırılma sesiyle birlikte çığlık atmak istemiştim. Bu çocuk hem kendi başına hem bizim başımıza dertti! Allah'ım sen Zeynep'e bol bol sabır ver, amin.

"Aa yengeciğim, sen de mi oradaydın? Öpüyorum ellerinden, gözlerinden, yanaklarından-"

"Hoşt ulan!"

Oğuzhan'ın araya girmesiyle birlikte Necip duraksamıştı.

"Sorry bro! Neyse yengeciğim, ben özür dileyerek huzurunuzdan ayrılıyorum. Jr. Özyakup'u bekliyorum. Saygılar..."

Ne demişti bu deli az önce? Jr. Özyakup mu?

"Jr. Özyakup derken?"

Bakışlarını tavanda dolaştırmaya başladığında sinsi Oğuzhan'ın devreye girdiğini anlamıştım. Bu adam utandığında ya da sinsilikler ile meşgul olduğunda tavana bakardı. Bu durumda utanmasının anlamı olmayacağına göre yine bir işler çevirmiş olmalıydı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 17, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Önüm, Arkam, Sağım, Solum Sen / Oğuzhan Özyakup (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin