hoşça kalalım -s

1K 83 53
                                    

can you hear the drumping? bitti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

can you hear the drumping?
bitti.

ve şu an skygger'in final notunu okuyorsunuz.

vay canına!

önsöz kısmını yazdığım günden bu yana
429 gün geçmiş.
yayınlamaya başlayalı 426 gün.
zihnimin bir köşesinde filizlenmesinin üzerinden ise yıllar....

dile kolay geliyor gerçekten.
ama insan bu geçen müddet içerisinde kazandıklarını ve kaybettiklerini önüne koyup ardı arkası kesilmeyen bir liste ile karşılaşınca zaman dene varlığın ne kadar alaycı olduğunu anlayabiliyor.

bu yüzden;
bu bir yılı aşkın sürenin en başından beri yanımda olanlara,
yolun yarısında hatta yol bitse bile burada olanlara,
okuyan ve emeğimin karşılığını veren herkese çok teşekkür ediyorum.

bırakmak için çok sebebim varken bu hikaye yakama yapıştıysa,
sebep olan sizlersiniz.

belki de burada çok fazla hikaye okudunuz
ve yazarların hikayeleri için özel laflarına şahit oldunuz.
amatör de olsak ya da kitaplarımızı elimize alıp sayfalarını okşayamasak bile tamamlamanın verdiği his bambaşka oluyormuş.
bunu şimdi anlıyorum.

yine de,
ben cuHd'un bendeki yerini ifade edebilecek bir kelime bulamıyorum.
cidden.
yarım saat kadar bomboş baktım belki de...
ama yok.

cuHd benim bebeğim değil, ilk göz ağrım değil.
değil... değil... değil...
insan neyi anlatmakta bu kadar güçlük çeker sizce?

kendisini.

zihnimle, kalbimle, tüm hissiyatımla söylüyorum bunu;
cuHd, benim.

olmak istediğim yönümden tutun da, hırsım, bencilliğim ve şımarıklığıma kadar,
her şeyi kendimden parçalarla tamamlayarak işledim bu kurguyu.

belki garipsediniz ama,
fark ettiyseniz buradaki hiçbir karakterin yüzünü aşağıya eğmedim.
İyilik meleği de ilan etmedim, hepsinin günahı ve kendilerine göre yanlışları vardı.
kimseyi geri plana atmadım, hepsinin içindeki duygulara ve düşüncelere elimden geldiği kadarıyla değinmeye çalıştım. kendime olan merhametsizliğimi, Bae Ra'nın sonsuz şefkatiyle saklamaya çalıştım çoğu zaman.
bu kurgudaki Jungkook, benim ayımın karanlık tarafıydı.

hepimizin gökyüzünde bir ay var;
geceleri ortaya çıkarak ışıltısını gösteren,
gündüzleri ise en hain planları kurarak bizi içten içe çürüten.
gerçek hayatınızda bununla savaşan siz olmalısınız.

kimsenin size haddinizi bildirmesini istemiyorsanız;
başkalarının bahçelerine çiçeklerinizi ekmekten vazgeçin.

sınırınızı belirleyin,
büyük bir ceviz ağacı dikmek isteseniz bile gölgesinin çizdiğiniz çizginin içinde kalacağına emin olmalısınız.
hava çok sıcak olduğunda o gölge etrafınızdakilerin hoşuna gidecek,
ama sonbaharda dökülen yapraklar yüzünden sizi suçlayacaklar.
her ne kadar hoşunuza gitmese de
tohumunu dikip emekle büyüttüğünüz gülü sökmek bir başkası için çocuk oyuncağı.

kimse Bae Ra olamaz, kimse Jungkook gibi bir hareketinizden sizi anlayamaz.

bunları canınızı acıtmak ya da hayal dünyanızı küçümsemek adına değil;
sadece birinin size söylemiş olması için yazıyorum.
ben, birinin bana bunları söylemesi için çok şeyimi verirdim çünkü.

hikayede açık uçlu bıraktığım kısımlar var, biliyorum.
eğer cesaret edebilirsem
farklı bir başrol ile dönebilirim.
ama bunun çok küçük bir ihtimal olduğunu da belirteyim ki;
umutlanmayın.
bu söylediklerim özel bölüm için de geçerli.
profilimi takip ederek yaptığım duyurulardan da haberdar olabilirsiniz.

ama eğer isterseniz karakterler ile röportaj yapabiliriz.
sorularınızı kime sorduğunuzu belirterek buraya bırakabilirsiniz.

tekrar emeğimin karşılığını veren herkese teşekkür ediyorum.
notu buraya kadar okuduğunuz için de minnettarım.

hep hoşça kalın.

***

cuHd
önsöz&prolog ve yazar notları hariç;
106.922 kelime.
kitap formatında tam 358 sayfa.

 ayrıntı bakmak isteyenler içinig: skygger ♥️

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

ayrıntı bakmak isteyenler için
ig: skygger ♥️

cuHd | JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin