S2 E10

621 37 14
                                    

Kitap 30.7k okunma olmuş bu gerçekten büyük bir rakam ne diyeceğim bilmiyorum çok teşekkürlerrr
Güncelleme: 32,4K NE pardon düzeltiyorum 36,3K mı???

-

Bella gözlerini ondan çekemezken o şey konuşmuştu.

"Böbrekler, akciğer..."

"Venom hayır!"

Bella yüzünü diğer tarafa çevirirken bir el ona dokunmuştu. Bella aniden elinde oluşturduğu kırmızı sis ile onu uzağa fırlatmıştı. Kafasını çevirip baktığında bunun bir insan olduğunu fark etti. Paranoyak falan olmuştu gerçekten.

"Hey! İyi misiniz? Ben özür dilerim sizi şey sandım-"

Adam ayağı kalkarken gülüyordu.

"Yaratık mı? Evet aslında az önce gördüğün yaratık gerçek-"

Adam kaybolup tekrar o şey geldiğinde Bella bir iki adım geri atmıştı.

"Yaratık mı?"

"Tamam tamam, simbiyotik sakin ol."

Adamın simbiyotik dediği şey gözden kaybolduğunda Bella kafayı yemek üzereydi.

"Oh sen şeye çok benziyorsun neydi...Bella Stark. Evet."

"Ben zaten oyum."

"Oh...Tanıştığıma memnun oldum ben Eddie Brock."

Eddie Brock denilen adam Bella'ya elini uzatırken Bella gözlerini başka yerde gezdirmekle meşguldü. Eddie bunu fark edince yalandan öksürüp elini geri çekti.

"Pek iyi bir tanışma olmadı sanırsam."

"Ya ne demezsin."

"O zaman sonra görüşürüz...Ya da görüşmeyiz. Kendinize iyi bakın Bayan Stark!"

"Benim bir adım var. Bella."

Eddie uzaklaştığında Bella derin bir nefes alıp kafasını iki yana salladı. Bu saçma bir rüyaydı ve uyandığında geçecekti. Yani bir adam içinde bir yaratık taşıyor olma olasılığı çok saçma olmasının dışında iğrençti de. Tabii en azından Bella için.

Bella üsse geldiğinde neredeyse herkes üsste oturmuş endişeli gözüküyordu. Bella Stephen'ı da gördüğünde gözlerini devirmemek için- ah boşversene.

Bella ilerlediğinde etrafta Friday'in sesi yankılandı.

"Bayan Stark üsse giriş yaptı Bayan Romanoff."

Natasha duyduğu sesle ayağa kalkıp kapıya yöneldi.

"Neredesin sen? Neden hiçbir şey söylemeden gidiyorsun? Ne kadar endişelendiğimiz hakkında bir fikrin var mı senin!"

"Natasha...Bağırma. O iğrenç sesin kulaklarımı kesmeme neden oluyor."

"Bize bir şey demeden tek başına kafana göre gidemezsin."

Bella duyduğu sesle Stephen'e döndü.

"Sende kim oluyorsun ki benim adıma karar veriyorsun? Hatırlatırım en son beni istemiyordun. Neden şimdi buradasın? O iğrenç vicdanını rahatlatmak adına mı?"

"Bella."

"Ne var Gamora? Ne? Neden üstüme gelip duruyorsunuz? Ben iyiyim. Başımın çaresine de bakabilirim. Benim kimseye ihtiyacım yok."

"I'm Groot!"

"Hayır şimdi olmaz Groot."

Quill, Groot'u sustururken Bruce birkaç adım atıp Bella'ya baktı.

𝐑𝐞𝐭𝐮𝐫𝐧 𝐇𝐨𝐦𝐞 ↺ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin