𝐑𝐞𝐭𝐮𝐫𝐧 𝐇𝐨𝐦𝐞 ↺

17

Bella ve Peter kafeterya da oturup konuşuyorlardı. Daha doğrusu Bella konuşup Peter'in başını şişiriyor aynı zaman da onunla dalga geçiyordu.

"Bella kes şunu!"

"Ama seninle uğraşmak çok eğlenceli, hem güzel attım kabul et."

Bella'nın aklına yine o görüntüler doluşunca Bella yine bir gülme krizine girmiş yarıla yarıla gülüyordu. Peter de gözlerini deviriyordu buna karşılık tabii.

Bella hâlâ gülerken Peter bir elini başına koymuş kitabı okumaya çalışıyordu bakın çalışıyordu fakat bu imkansızdı. Tamam Bella'nın gülüşü onun için çok tatlı bir melodiydi ama şu an başı ağrırken değildi.

Pencereden atması yetmezmiş gibi sabahta yataktan atmıştı. Bu kızın doktora görünmeye ihtiyacı vardı.

Bella toplantı odasından çıktığı gibi odasına ilerlerken Peter'in odasının kapısının açık olduğunu fark edip göz ucuyla içeri baktı. Peter'in elinde telefon vardı, Tony almış olmalıydı. Peter odada telefona bakıp gülümsüyor bir yandan da başını ovuyordu. Bella önce Peter de bıraktığı şaheserine güldükten sonra içeri girdi. Peter ise hâlâ telefonda konuşmak ile meşguldü. Bella derin bir nefes alıp yatağa zıplayıp bağırdı.

"Peteeee!"

Peter ani ses ve sıçrayıştan telefonu yere düşürdü ve kısık sesle bir küfür mırıldandı.

"Siktir!"

"Dilina dikkat et Pete! Spider-man oluşun sana küfür etme hakkını vermiyor cık cık cık çok ayıp."

Peter yerdeki telefonu alıp Bella'ya baktı. Bu kız onun sabrını feci bir şekilde zorluyordu.

"Beni rahat bırak Bella! Verdiğin zararı görmüyor musun?"

Deyip eliyle yüzünün hâlini gösterdi. Morarmış bir göz, yüzünde cam çizikleri, bir kaşı patlamıştı, bir göz kapağı da fena şişmişti, dudağı da patlamış ayrıca. Evet kesinlikle güzel bir şaheserdi.

"Neden pansuman yaptırmadın benim minik spaydim?"

"Bu yaptırılmış hâli!"

Bella ağzını 'o' şeklinde açıp Peter'e bakmaya başladı. Cidden minik spaydisi fena hasar almıştı. Bella dudağını büzüp elleriyle oynamaya başladı.

"Özür dilerim."

O kadar kısık sesle söylemişti ki Peter'in duyup duymadığından emin bile değildi. Peter kafasını kaldırıp Bella'ya baktı ne demişti o az önce? Özür mü dilemişti? Bella Stark değil mi? Bella Stark az önce özür mü dilemişti? Ne yani şimdi- bu kadar yeter.

"Ne dedin sen?"

"Duyduğunu biliyorum!"

"Hayır duymadım! Çok kısık sesle söyledin."

Bella gözlerini ellerinden çekip Peter'e baktı. Burnunu çekip boğazını temizledi.

"Sadece bir kere söyleyeceğim."

Peter başını salladı.

"Özür dilerim."

Peter Bella'ya baktı, ah...Küçük prensesi ağlıyor muydu? Peter buna gülümsedi, Bella tam şu an Küçük Bella Stark'ı andırıyordu. Kendisine kıyamadığını biliyordu.

"Ağlıyor musun numara 1?"

Bella Peter'in dediği şey ile gözlerini silip ona baktı ve kıkırdadı.