Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Whatever it takes, i'll be always with you and with my soul."
Alevler, yüzlerdeki çaresizlik, tükenmişlik hissi ve senaryo bitti.
Film bitti, başrol öldü.
Hani başroller ölmezdi?
Peki neden Stark hayatını kaybetti?
Thanos gelmeden 2 gün önce:
Peter gittiğinde Bella, gözyaşlarını tutamayarak ağlamaya başladı. Sonrasında daha fazla orada duramayacağını bilerek dışarı çıktı...BUM!
Bella gelen güç ile geriye savruldu, öksürerek etrafına bakmaya başladı. Başındaki ordu, hepsi onu öldürmek için bekliyordu. Thanos'un ordusu...
Hepsi Bella'nın üzerine atlayacakken bir güçle etrafa savruldular. Carol Danvers.
"Bella! İyi misin?"
Kulakları uğulduyor, göz kapakları yavaş yavaş kapanıyordu. Tüm hücreleri yaşamını yitirmişti, hiçbir şey hissedemiyordu, dünyadan toz olup gitmiş gibiydi.
"Bella aç gözlerini!"
Tony'nin kızına çaresizce bağırışları.
Bella 2 gün boyunca gözlerini açmadı, denese beceremedi...
Şimdi:
"Bütün taşları toplamış olamaz."
Steve'den bir iç çekiş.
"Toplamadı zaten, biri Vision'da diğeri ise...Strange de."
Tony kaşlarını çatarak söze girdi.
"Vision'u onun hedefinden uzak tutmamız lazım. Shuri'ye taşı çıkarması için zaman tanımalıyız. Kaç taşı var elinde?"
"Dört. Wakanda da bir ordusu vardır."
"Gamora ortalıklar da yok..."
Bella Quill'e baktı, Thanos'un elinde ruh taşı olması demek Gamora'nın belki de onu uçurumdan aşağı atmış olması demekti. Gamora'nın yanında bir kişi daha yoktu.
Strange yavaşça Bella'nın yanına geldi.
"Sen taşları tekrar yaratabilirsin, aramızda tüm taşlara hakim olan sensin."
Bella Strange'e baktı. Kafasını iki yana salladı.
"Ona kendi yarattığım taşlarla saldıramayız, orjinaller her zaman daha güçlü olacaktır. Bir işe yaramayacak."
"Peki o istediği 2 taşı ona verirsek?"
"Ne?"
"Senin yarattığın 2 taş...Ona verirsek?"
"Strange, bu çok tehlikeli. Ne olursa olsun, Vision'u ve seni korumalıyız."