𝐑𝐞𝐭𝐮𝐫𝐧 𝐇𝐨𝐦𝐞 ↺

25

Tom'a düşmeyen de ne bilm :P suwnidnrigng 🤤

-

Yenilmezler, karavan ile güzel bir tatil yapacakları yere gidiyorlardı.

En son Natasha'nın gelmesi ile Bella, zar zor kurtulmuştu. İsterse güçlerini kullabilir miydi? Evet. Peki Hulk'un canını yakmak ve Bruce'a bir şey olmasını istiyor muydu? Hayır.

Bruce, dünden beri Bella'dan özür dilemeye çalışıyordu fakat Bella ısrarla reddedip trip atıyordu. Az daha canımdan oluyordum, hemen affedecek değilim!

Tony, küçüklükten beri Bella'nın karavanla seyahat etmeyi sevdiğini bildiğinden en büyük, geniş ve tabii ki en pahalı karavanı satın almıştı. Yola çıkmadan önce inanmadığı tanrıya bir sorun çıkamaması için dua etti.

Ama sanırım varlığına inanmadığı 'tanrı' Tony'e bu tatili zehir edecekti.

Şimdiden yolculuk gürültülü geçiyordu, Steve kitabını okumaya çalışıyor, karavanın bir üstünde Natasha ve Wanda dövüşüyor, Pietro ve Clint birbirleri ile yüksek sesle tartışıyor, Peter Tony'e milyonlarca soru sorup başını şişiriyor, Bruce Bella'ya büyük sesiyle yalvarıyordu sanki çok işe yarayacakmış gibi. Loki, Thor'u sinirlendirip Thor'un şimşekler çakmasına sebep oluyordu, böyle giderse Tony Loki'ye çakacaktı, sabrı tükeniyordu çünkü.

Tony şoför koltuğunda iken yanında da Rhodey telefondan savaş oyunu oynuyordu, dış dünyadan kopmuş gibiydi.

Büyük bir ses koptuğun da herkes susup sesin geldiği tarafa baktığında karavanın tavanında kocaman bir yuvarlak delik olduğunu gördüler. Tony de aynadan deliğe bakarken karavanı sağa çekip bağırdı.

"YETER ARTIK, DAYANAMIYORUM!"

Rhodey'in yanında da Pepper kucağında Morgan vardı, Morgan bu sese rağmen uyuyabiliyordu.

Steve yerinden kalkıp Tony'nin omzuna dokundu.

"İyi misin?"

"Sadece birazcık huzur için tatil yapmaya gidiyoruz, yolculukta bile huzur yok! Ben sizinle 1 hafta ne yapacağım Yüzbaşı?!"

"Sakin ol Tony, hemen dönerim."

Steve herkesin arasından geçip Bella'nın kulağına fısıldadığında Bella, yüzüne bir yan gülüş koyup Steve'in dediğini yaptı. Birkaç saniye sonra herkes olduğu yere yığılıp uyumaya başlamıştı. Steve, Tony ve Bella dışında herkes uyuma modundaydı.

"Rica ederim!"

-

Tony sonunda gelecekleri yere geldiklerinde karavanı park edip aşağı atladı.

Çimlere yüz üstü yatıp derin bir nefes aldı. Mis gibi toprak kokusu vardı etrafta, tertemiz mis gibi hava...Şehirden uzak bir çiftlik evi.

Araba sesleri yok, yüksek sesle konuşan insanlar, sadece orman ve kuş cıvıltıları. Aynı Tony'nin hayalindeki yer...

Bella, babasını yüzündeki eşsiz gülümsemesi ile izlerken Steve'de arkadan ikisine bakıp kocaman gülümsüyordu. Aile olmak için fazla geç değildi, değil mi? O 6 seneyi dolduracak güzel anılar biriktirebilirlerdi.

Bella temiz havayı içine çektikten sonra babasının yanına gelip eğildi.

"Kalk bakalım Iron Man, yapacak daha çok iş var. Karavandakiler biraz zor uyanır."

"Bunu yapmayı nasıl öğrendin?"

Tony şimdiden mayışmıştı, sesi uykulu gibi geliyordu. Bella bunun ile gülümseyip Tony göremese de omuz silkti.