Duyurumu yapıp gidiyorum.
Bildiğiniz gibi ilk bölümler gereğinden fazla kısaydı ve olaylar çabuk ilerliyordu.
Bende İlk 10 bölümü düzenlemeye karar verdim ve ilk bölümü yazıp kaydettim. Şu anda ilk bölüm değişti ve eğer okumak isterseniz okuyabilirsiniz.
Diğer bölümleri de düzenleyeceğim ve eğer bölümlerde değişiklik yaparsam bir sonraki bölüm başlığında size bildireceğim,
Duyuru bitti ve gidiyorum iyi okumalar!
~~~~~~~~~
Neye şaşıracağımı bilmeden odanın ortasında benim yatağımda olan adını yeni öğrendiğim Rüzgarın abisi Alkın'a ve yanında uzanan sevgilisine bakıyordum.
Rüzgarın tek çocuk olduğunu sanıyordum. Hiç bir zaman kardeşi olacağını düşünmemiștim. "Ne işin var lan senin burada?" dedi Rüzgar yatakta ki abisine. Hosgeldin demedi gerekmiyor mu? Pardon Rüzgardan böyle birșey beklediğim için kendimden ve sizlerden özür diliyorum.
"Abisine terbiyesizlik yapıyor görüyor musun yenge? Babam nasıl yetiştirdiyse artık abisiyle nasıl konuşması gerektiğini bilmiyor" diyerek bana baktı. Hayıflanır gibi kafasını iki yana sallayarak geriye doğru çekilip kafasını yatak başlığına koydu. Sevgili ise arsızca saçıyla oynayarak Rüzgara bakıyordu.
"Nereden geldiysen oraya siktir git" diyerek abisinin yanına gitti Rüzgar. Yatağın yanında hemen abisinin başının ucunda kapıyı işaret ederek bekledi. Fakat abisi yerinden kıpırdamadan öylece önüne bakıyordu.
"Kime diyorum lan! Siktir git" dedi ve kolunu tutup ayağa kaldırmaya çalıştı. Abisi en sonunda sinirlenip kalktı ve Rüzgarın üzerine yürüdü. İkisi de burun buruna gelecek kadar yakınlaștı ve sadece sustu.
Aldığım kavga kokusuyla hemen müdahale etmeye çalıştım. "Rüzgar gidelim biz" diyerek yanlarına yaklaştım. İkisi yine aynı pozisyonda ses vermeden öylece durdular.
Benim kendimi teselli etmem gerekiyordu ama düştüğüm duruma bakın.
Bu ne biçim bir kardeşlik? İnsan kardeşini abisini gördüğünde koşar boynuna atlar ama bizimkiler kavga etmek için birbirlerinin üzerine atlar.
"Rüzgar... Gidelim" dedim ve elini tuttum. Rüzgar dönüp bana baktı ve başını sallayarak abisinden uzaklaştı. Kavga çıkmadığı için derin bir nefes aldım ve Rüzgarla beraber kapıya ilerledik.
"Selamlar yengecim" diyen sesi duydum arkamdan. Alkın Rüzgara gel beni kaşı diyordu bu sözlerle. "Kendinden yaşça küçük çocuğa yenge mi diyorsun?" diyen ses duydum bu sefer.
Gecelik kızın böyle sözler söylemesi ne yalan söyleyeyim sinirimi bozmuştu. Arkamı dönüp kıza baktığımda üzerine Rüzgarın tişörtlerinden biri vardı ve altında hiçbir şey yoktu. Rüzgarın tişörtü vardı. Altyazı geçiyorum. Rüzgarın tişörtü!
Rüzgarın elini bırakıp kıza doğru yaklaştım. Rüzgar hiçbir şey söylemeden duvara yaslandı ve yapacaklarımız izlemeye başladı. Çekmecedemden çıkardığım makası elimde sallayarak kıza yaklaşınca Alkın'da Rüzgar gibi beni izliyordu.
Kıza yaklaşarak önce üzerindekilere baktım sonra tipine baktım iğrenircesine. "Gecelik kızın böyle konuşması ne kadar da güzel" dedim dalga geçer ses tonumla.
Kız ağzında sakız olmamasına rağmen ağzında sakız varmış gibi dilini çiğnedi ve elini saçına götürerek bukle aldı ve parmaklarıyla oynamaya başladı. Olacaklardan habersiz.
![](https://img.wattpad.com/cover/212882933-288-k793877.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEFRETLE AȘK (DÜZENLENECEK)
Teen Fiction"Ne yaşadığını bilmiyorum ama gramını yaşamadığımı biliyorum" dedim sözlerime devam ederek. Tepki vermedi, Konuşmadı. Beklediğim bir şey olduğu için sadece yüzüne baktım birkaç saniye. Sonrada önüme dönüp yolu izlemeye başladım. Petrol marketinin ön...