25. Bölüm

764 54 129
                                    

Geçen bölüm hüzünlüydü onun içiiin bu bölüüüm

Yine hüzünlü olacak! Alkış 👏🏻

Bana beddua edeni veya söveni döverim.

Bu bölüm çok sinir bozucu olcak yuppie!!!

İyi okumalar kuzular hxöxnșnçndjridjskejdjd

~~~~~~~~~~~~
Dön bak aynaya, gözlerinin altında nasıl birikmiş dünlerin dağları. Hisset nasıl çökmüş bunaltılar kaburgalarının üzerine. Düşün, nasıl kaybettin bunca şeyi? Bir mayıs ikindisi mesela, çay demleyeceksin. Keyifle masaya oturacaksın, çayından bir yudum alacaksın ve uzun uzun susacaksın. Çayın tadı buruk, yalnızlığın tadı acı.

Gençliğinin en güzel günleri zulüm gibi gelecek. Öldürmeyen acı güçlendirmeyecek seni...

Kırık dökük, yarım yamalak, paramparça bir kadınsın şimdi sen.

Şehirler avuçlarında ufalacak, hayallerin parmak uçlarında un ufak olacak. Umutsuzluğa kapılacaksın. "Zaman zaman için daralacak gökyüzüne tırmanmak isteyeceksin"

İnsanız biz, tutsağız yeryüzüne. Tırmanamayacaksın...

Sesin kısıldı, gözlerin yandı, su alev aldı, yağmur toprağı yaktı.

Öyle zor zamanların oldu senin, ayaktasın. Ayaktasın ama, düşüp kalkmak üzeresin. Ayaktasın ama oturacak yer arıyorsun.

Dön bak aynaya, gözlerinin altında ki felakette kimin imzası var? Sakla hatıralarını koy cebine. Cesur ol, sor. Ne yıktı seni böyle?

Sen teslim olacak kadın mıydın, bunca acıya bunca zorluğa. Evet yoruldun, evet hayat seni yordu. Evet bitmek üzeresin. Fakat sen güçlü görünmek zorundasın...

°°°°°°°°°°°°°°
"Ona iyi bak olur mu kızım? O hiçbir zaman mutlu olmadı, onun sevgiye ihtiyacı var" bakakaldım sadece yüzüne. Kimdi? Kime diyordu?

Ben nerdeydim?

Öldüm mü? Hayal mi görüyorum?

Adım atacakken ayağımda ayakkabı olmadığını fark edip eğildim. Üzerimdeki lekeleri görünce korkuyla yere çakıldım.

Üzerimde dizlerime kadar uzun beyaz bir elbise ve üstünde bana ait olan kan lekeleri vardı. Ama o kan hiçbir şekilde beni tutmuyordu. Midemi bulandırmıyordu.

Belkide ölmüştüm ondan kan etki yapmıyordu. Ne belli?

"Ona iyi bak kızım, onu sensiz bırakma. Onun sana ihtiyacı var" diyen kadına tekrardan baktım. Ağacın dibinde durmuş gülümsüyordu.

Kumral saçları ve ela gözleri vardı. Üzerinde benim giyindiğimden daha uzun beyaz bir elbise vardı. O kadar güzel duru güzelliği vardı ki gözlerim kamaşıyordu.

Yavaş adımlarla yanıma gelip elini uzattı. "Hadi, güçlü olman gerekiyor. Pes edemezsin" dedi gözleri dolarken.

Elimi kalkmak için eline uzattım ve yumuşak elini tuttum. Ayağa kalktığımda gözlerime baktı uzun uzun. Ellerini saçlarıma uzatıp okşadı.

Okşadıktan sonra elleri yanaklarımda durdu. Yanaklarımı okşadı bu sefer. "Çok güzelsin" dediği anda gözlerinden yaşlar döküldü.

Anlamaz bakışlarla kadına bakarken ellerini yüzümden çekip göz yaşlarını sildi ve bileğimden tutarak çekiştirdi.

Biraz ilerledikten sonra bir çalılığın önünde durdu. Elimi bırakarak çalılıkları araladı. Eğilip baktığı yere baktığımda yerde piknik sofrası ve yiyecekler vardı.

NEFRETLE AȘK (DÜZENLENECEK) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin