Bu bölümümüz uzun olacak size söylemiştim artık bölümleri daha uzun yazmayı düşünüyorum.
İyi okumalar bebeklerim💙
~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Evet, sonunda bu dağ evinden kurtuluyorduk güzel bir yerdi ama tek başıma burda vakit geçmiyordum malum Rüzgar bey hep bir yerlere gidiyorlar. 'Aptal mısın kızım adam mafya sen eve geldiğine sevin' iç sesimle hep zıtlașıyordum. Git Rüzgarın iç sesi ol o zaman iç ses. 'Sen gerçekten kafayı yemişsin adam senin için kendi hayatından vazgeçmek zorunda kaldı seninle evlendi teşekkür bile etmiyorsun' bu sefer haklıydı ben onun hayatını mahvetmiștim.
"Özür dilerim" dedim başımı önüme eğerek. Bana baktığını hissedebiliyordum.
Rüzgar:
"Ne için?" dedi. Başımı kaldırıp yüzüne baktım bir kaç saniye durup göz göze bakıştık."Benim yüzümden hayatın mahvoldu. Sana sorun çıkardım yani yaptığım her şey için özür dilerim ve... yaptığın her şey için teşekkür ederim" dedim hafif bir tebessümle. Sadece gözlerime baktı ve hafifçe başını salladı. O yemeğine dönerken ben hala onu izliyordum. Sevdiğim adam beni sevmiyordu ve bu his hayattaki en kötü hisdi. Düşünün bir kişiye aşık oluyorsunuz canınızdan çok seviyorsunuz ama o kişi size ufak bir his bile göstermiyor.
Mevlana'nın bu sözlerini çok seviyorum:
"Sarılmayı bilir misin? Sahiplenmeyi, sahiplendiğinde sadık kalmayı? Sen bilir misin aşık olmayı? Bölünebilir misin ikilere, üçlere, gerekirse binlere? Yapabilir misin? Gerçekten sevebilir misin? Sevmenin demesi olmaz. Unutma; ya çok seversin bir kere, ya da hiç sevmezsin." Gerçekten sevebilir misin beni? Yoksa arkanı dönüp gider misin?
"Gel de birbirimizin kadrini bilelim. Çünkü ansızın ayrılacağız birbirimizden"...
Rüzgar:
"Aden, kime diyorum telefonun çalıyor" demesiyle kendime geldim. Hemen kalkıp odama gittim ve telefonuma baktım Duru arıyordu. Hemen açıp telefonu kulağıma koydum."Alo? Duru" dedim. Onları gerçekten çok özledim.
Duru:
"Alo, Aden? Kızım niye telefonu geç açıyorsun?" açtığı gibi hemen anneliğini sergilemiști. Duru hep benim annem gibi davranırdı ve çok soğuk davranırdı ama öyle biri değildi. Nazlı daha farklı coşkulu eğlenceli vs. vs. onları gerçek anlamda çok özlemiştim."Telefon yukarıdaydı ve biz aşağıda kahvaltı yapıyorduk. Neyse boșver bunu size bir sürprizim var hoparlörü aç Nazlı da duysun"onlara söylemek için sabırsızlanıyordum. Arkadan Nazlının sesi geldi.
Nazlı:
" Kız hamile misin yoksa? "dedi ve kahkaha atmaya başladı. Duru'nun ona bișey fırlattığını duyabiliyordum.
" Oha! Saçmalama kızım hem biz ayrı odalarda kalıyoruz"dedim. Yüzüm kızarmış olmalıydı.Duru:
"Siktir et şu salağı, ne söyleyecektin sen?" dedi sakin bir şekilde. Şu kızın sakinliğine bayılıyordum. Biraz bekledim ve konuştum."Biz Șehire taşınıyoruz!" dedim yerimde zıplayarak. Telefondan bağırış seslerini duyabiliyordum ama tabiki Nazlıydı çünkü Duru onu susturmaya çalışıyordu. Konuyu onlara anlattım ve biraz hasret giderip telefonu kapattık. Odamdan çıkıp aşağı indim. Rüzgar salona gidip oturmuştu bende masayı toplamaya başladım. Masayı topladıktan sonra göl kenarında oturmak için telefon ve kulaklığımı alıp odamdan çıktım.
Merdivenlerin son basamağına geldiğimde Rüzgar kalkıp merdivenlere doğru geldi ve önümde konuştu.Rüzgar:
"Ben duşa giriyorum sende erken gel" dedi ve muazzam kokusuyla beraber gitti. Gözüm kendiliğinden kapandı ve o kokuyu en derinlerime kadar soludum. Gözlerimi açıp arkama baktım merdivenlerin son basamağındaydı bana bakıp güldü ve gitti. Önüme döndüm ve kapıyı açtım dışarı çıkıp göl kenarına doğru gittim. Kenarda bir ağacın altında oturdum. Kulaklığımı taktım ve bir şarkı açtım. :( Onur Can ÖZCAN'nın o muazzam sesini dinledim. Ne güzel demiş 'sen dağıttın bak ben topluyorum beni'... Başımı ağaca yasladım ve şarkıyı dinlemeye başladım. Hafif yağmur yağmaya başladı ama ben yerimden kalkmadım aksine daha fazla kalmaya karar verdim çünkü yağmurun yağışını çok seviyordum. Bulutlar Dolup içini boşaltıyordu adeta. Küçükken yağmurun yağışını bulutların ağladıklarını düşünürdüm. Șimșek çakmasınıda onlara bağıran anneleri sanardım. Ama büyüdüm ve herșeyin gerçeğini öğrendim ve dedim ki keşke çocuk kalabilseydim keşke çocuklar kadar saf olabilseydim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEFRETLE AȘK (DÜZENLENECEK)
Teen Fiction"Ne yaşadığını bilmiyorum ama gramını yaşamadığımı biliyorum" dedim sözlerime devam ederek. Tepki vermedi, Konuşmadı. Beklediğim bir şey olduğu için sadece yüzüne baktım birkaç saniye. Sonrada önüme dönüp yolu izlemeye başladım. Petrol marketinin ön...