KIZIL ALEV 1

Tuhaflık

"Pelin! Pelin! Pelin! Pelin! Pelin! Pelin"

Ve suratına telefonu kapattım.

Bir saat ismimi tekrarlamıştı soluksuz. Ama buranın resimlerini atmayacaktım.

"Ne oldu? Ne konuştunuz?" dedi Vampir.

"Sana ne. Ne yapacaksın? Konuştular işte."dedi Duman.

" Benden sürekli fotoğraf istiyor." dedim.

" Peki bu nasıl olacak? Buranın resmini göndermek yasak. Bizim ailemiz de istemişti ama senin ikizin kadar inatçı değillerdi. "dedi Kara Vampir.

" Ona bir şekilde sus payı olarak bir resim göndermeliyiz. "dedim.

Yanımıza Hortum geldi. Konuştuklarımızı duymuş pardon dinlemiş olacak ki hemen bir fikir öne sürdü.

" Belki okulun değil ama arkadaşlarımızın resmini çekebiliriz. Buna kızamazlar. Benim yıldıroşum ve Toprak ile bir sürü fotoğrafım var. Volkan biliyorsunuz zaten kendini zor tutyor. Patlayabilir." dedi.

"Lan! Geçen gün sen Yıldırım'la resim çekindiğin için mi okulun içine şimşek düştü?" diye sordu Duman.

Hortum gülümsemeye başladı.

Ama ben bir şeyleri anlamamıştım.

"Yıldırım ve Volkan neden sinirli dolaşıyorlar ve bu anlattıklarınızla bir bağlantısı var mı?" dedim.

"Volkan ve Yıldırımın güçleri kontrol edilmesi güçlükte. Gerçekten çok güçlüler. Volkanın güçü patlamak. İstediği bir anda patlıyor ve çevresindekileri ağır yaralayacak veya öldürebilecek kadar ateş yayıyor.

İçinde sürekli patlamak için bekleyen bir yanardağı gibi düşün.
Bu yüzden gücünü düzgün kullanması lazım. Kendini tuttuğu için sana sinirli gelmiştir.

Yıldırım ise o da Volkan gibi kendini tutması gerek yoksa nereden elektrik yiyeceğin belli olmaz. Resim çekindiğimiz gün totomu yakmıştı. "dedi Kara Vampir.

" Anladım dedim. "

" Ben çilekli milkshake içeceğim. "dedi Duman ve ışınlandı. Bu esnada yanımıza Toprak Yıldırım ve Volkan geldi.

" Ne yapıyorsunuz gardaşlarım. "dedi toprak.

Bu çocuk nereli ya?

Ben de bilmiyom Necmi abi.

Yıldırım ile Volkan yine ellerini yumruk yapmıştı.

Vah vah. Bunları düzeltmenin bir yolu yok mu?

Ne bilim ben Necmi abi?

Ayh bir şeyi de bil be!

Bu sırada yanımıza yabancı bir çocuk geldi.

"Kara Vampir hanginiz?"

"Ben" dedi Vampir.

" Annen kalp krizi geçirmiş." dedi ve gitti.

Şok olmuştum. Nasıl yani? Kara Vampir in gözleri sulanmıştı. Birdenbire gitti. Sanırım Duman'ın yanına gitmişti.

Ben de uçarak kantine gittim.
Kara Vampir Duman'ın omzuna başını koymuş ağlıyordu.

Duman'ın yüzü kıpkırmızı olmuştu.

Yanlarına gittim. Duman sessiz ol anlamında işaret parmağını dudaklarının üstüne koydu.

Ben de tamam anlamında kafamı salladım.

Birden Dilay hanımın sesi duyuldu.

"Kara Vampir ve Duman izinlisiniz. Bir saat sonra sizin için gelecek olan arabaya bineceksiniz." dedi yanımıza gelip. İkisi de oturduğu yerden kalktı ve hazırlanmak için odalarına gitti.