İyi okumalar...
Tuhaf bir ses ile uyandığımda cama baktım.
Kartal penceremin önünde cama tıklıyordu. Pencereyi açtım ve kolumu uzattım. Kolumun üzerine çıkınca pencereyi kapattım.
" Acıktın mı acaba?"dedim kartala bakarak. Sanki ne dediğimi anlayacak. Odanın dışından birden kulğımı patlatan tuhaf bir ses geldi. Sonra bir kadın sesi duyuldu." Sevgili öğrenciler on dakika sonra lütfen yemekhanede olun."dedi ve ses kesildi. Demek ki herkes böyle uyanıyordu. Ay canım kartalım benim. Sen beni bu kötü sesle uyanmamam için mi uyandırdın? Canım ya.
" Gel bakalım seni şuraya bırakayım. Şimdi de arkanı dön" dedim. Arkasına döndü. Ay ne akıllı kartalmış bu be.
Hazırlanıp odamdan dışarıya çıktım. İyi de bu odayı kilitlenmiyor mu? Kartal kafama konup ötmeye başladı.
"Ne oldu yine. Tamam acıkmış olabilirsin ama ne yediğini bilmiyorum."
"Kartalın acıktığı için ötmüyor. Bence başka bir derdi var."diyerek yanıma gelen Kara Vampir'e baktım. Bu sefer de hızlı gelmişti ama korkmamıştım.
" Hey alışıyorsun sanırım."dedi gülerek.
" Ben burayı kilitlemek istiyorum. Ama anahtar yok."
" Bu kapıya sen izin vermeden kimse giremez ki. Bak."dedi ve kapının kolunu indirdi ama kapı açılmadı.
" Bir de sen dene."dedi. Ben ise açabilmiştim.
" Vay be. İyiymiş.Hadi gidelim o halde."dedim ve yamekhaneye gittik. Kapıda yeni öğrenciler için saat gibi bir şey dağıtılıyordu. Ben de aldım.
" Dokunmatik saat. Bende de var."dedi ve kolundaki saati gösterdi.
"İyi."dedim ve saati koluma taktım. Bu sırada kartal kötü bir şekilde öttü ve kanatlarını açıp uçmaya başladı. Biraz uçtu ve birinin koluna kondu.
Konduğu kişi dün yara bandını veren tuhaftı. Elime bakarak yanıma gelmişti. Yara bandını takmamıştım. Tanımadığım kişilerden yara bandı almıyorum da. Ayrıca elim o kadar da kötü değildi sonuçta.
Kartalı tekrar kafama bıraktı.
" Kardeşim."dedi gülümseyerek Murat. Offf çok da umrumda.
" Kartalın seni bir şey için uyarmaya çalışıyor. Bence Sinan Bey'e göster."dedi.
Sinan Bey kapıdan Dilay Hanım'la girince yanlarına gittim.
"Sinan Bey kartalım sürekli ötüyor. Sanırım bir şey anlatmaya çalışıyor."dedim ve kartal yine öttü. Sinan bey birini çağırdı ve kartalın ne dediğini söylemesini istedi. Sanırım hayvanlarla konuşabilme yeteneği mi ne varmış.
" Sinan Bey bu kartal kampüsün içinde bir Avcı olduğunu söyledi."dedi çocuk.
Sinan Bey hemen eline bir mikrafon aldı. Dilay Hanım ise hızla dışarı çıkmıştı. Sinan bey konuşmaya başladı.
" Duman ve Hortum siz benimle gelin. Diğerleri odalarınıza çıkın ve anons yapılana kadar odanızdan çıkmayın. Sen de kartalını al ve odanda bekle. Sakın da biz diyene kadar odandan çıkma."dedi ve gitti. Ben de Kara vampir ile odama gittim.
Beni odama bıraktı ve odasına gitti. Kartalı yatağa bıraktım ve ben de oturdum. Kartalın başını okşamaya başladım.
"Sen iyi bir kartalsın. Keşke ben de ne dediğini anlayabilsem. Sana ismini söylemeyi unuttum. Adını Dolunay koydum. Nasıl?"dediğimde kucağıma oturdu ve kafasını indirip gözlerini kapattı. Sanırım uyuyordu.
Bu iyi demekti sanırım. Kapım tıklanınca sıçradım. Ses vermedim. Tekrar tıklayınca kartal odanın içinde uçmaya başladı. Kapının arkasından biri konuştu.
" Pelin benim Sinan. Kapıyı açar mısın?"dediğinde kapıya doğru gittim. Kartal ötüp kapının önüne geçti. Anlaşılan bir terslik vardı.
Kapıyı açmadım. Bir süre sonra kapı birden kırıldı ve bir adam odama girdi. Yerimde sıçrayıp geri geri gittim.
Tam üzerim doğru geliyordu ki kafasına yediği darbeyle yere yığıldı. Karşımda elinde demir bir çubuk ile Murat'ın kardeşi duruyordu.
"Gidelim. Bu Avcı iki dakikaya tekrar ayakta olur. Ben Sinan Bey'i çağırdım."dedi. Beraber odadan çıkıp uzaklaştık. Bir sınıfa girdik.
"Biraz burada bekleyelim. Bu arada ben Duman."dedi elini uzatarak. Elini sıktım.
" Pelin."dedim.
"O bir avcıydı. Anlaşılan seni tanıyor."dedi.
" Ama ben onu tanımıyorum."dedim.
" O avcı gelecekten gelmiş olabilir."
" Nasıl yani? Zamanda yolculuk yapmak mümkün mü?"
" Avcıların bazıları yapabilir. Biz değil."dedi.
" Peki neden biz yapamıyoruz?"
" İşte."
" Nasıl işte?"
" Bildiğin işte."
"Düzgün bir cevap ver."dedim. Gıcık ya.
" Bilmiyorum. Bilgin değilim."dedi ve sınıfa biri girdi. Korkup geri geri gitmiştik ki Sinan Beyigörünce rahatladık.
" Avcı yakalandı gençler. Benimle odama gelin."dedi ve sınıftan çıktı. Biz de onu takip ettik ve bir odaya girdik. Dilay hanım da buradaydı.
"Pelin bu avcı gelecekten gelmiş. Seni tanıyor. Neden geldiğini bilmiyoruz. Ama tehlikede olabilirsin. Bu yüzden Duman'ı senin eğitmenin yapıyorum. O en iyi ögrencilerden biri."dedi.
"Bir nevi başıma koruma dikiyorsunuz."dedim.
" Evet."dedi Sinan Bey.
Selin seni geberticem. O kırmızı saçlarını tek tek yolucam. Görürsün sen.
Başım buraya gelince belaya girmişti. Belki benim yerime Selin gelseydi onun başı belaya gelicekti.
Benim dedikleri gibi bir yeteneğim yoktur ki.
Ben boşuna buradayım yani.Hızla odadan çıktım. Peşimden Duman da çıktı.
Vote ve yorumlarınızı bekliyorum. Umarım güzel bir bölüm olmuştur.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL ALEV 1
Fantasy"O okuldan çıkanlar dahi gibiymiş.Pelin keşke ben de oraya gidebilsem." dediğinde gözlerimi devirdim.Sürekli aynı okuldan bahsediyordu ve ben bunalmıştım. "Okul okuldur ikiz.Bu okulu düşüneceğin yerde derslerini çalışsan ordakilerden daha zeki olurs...