Kafam çok karışıktı. Hangi okulu seçmeliydim?
"Bence düşünmesine izin verelim. Baksana karar veremiyor belliki."dedi Sinan bey.
Çok teşekkür ederim Sinan bey.
Önemli değil.
Gülümsedim duyabildiğimi bilmiyordu. Önemli değil dedikten sonra Dilay hanıma döndüğü için zihnimi okuyamamıştı.
" Bir hafta burada kalman gerekiyordu. Dört günün kaldı. Üç gün sonra haber ver ona göre seni almaya gelelim. Zaten derslerin fazla bir değişikle uğramaz sadece güç dersini fazladan alırsın." dedi Sinan bey.
Sinan bey de güç kelimesini kullanıyordu.
"Tamam." dedim.
Arkadaşlarımın da gitmesi gerekiyordu. Hortum yalvaracak seviyeye gelmişti hatta. Bana Kartal kolejine gelmem için yalvarıyordu. Onlar gidince odama gittim. Pardon ışınlandım. Işınlanmayı az da olsa çözmüştüm ama göz değiştirmelerime bir çözüm bulmalıydım.
Meditasyon dersine gittim. Artık Elçin'in derslerine girmeyecektim. Kendi. İstediğim derse gidecektim.
Ve meditasyona ihtiyacıma vardı.
Meditasyon hocası beni diğerlerinin yanına oturttu ve güçlerime odaklanmamı sağladı. Üç ders sürmüştü ama başarmıştım. Sonra da yüzme dersine gittim. Bir an önce yüzmeyi öğrenmek ve tekrar Zümrüt ile Türkü'yü görürsem onları yok etmek istiyordum.
Ama eğer tekrar oraya gittiğimde suyun içinde olursam yüzmem gerekecekti.
Yüzmeyi tabiki bir günde öğrenemezdim ama temellerini atmıştım.
Sonra da güç dersine girdim. Biraz da ışınlanma konusunda ve ateşimi kontrol etme konusunda kendimi geliştirmiştim. Burada olduğum sürece öğrenebildiğim kadar şey öğrenecektim.
Gözlerimin rengini kontrol etmeyi öğrenmeye çalışmıştım. Ve en azından istediğim zaman renk değiştirmeyi öğrenmiştim. Ama asıl mesele eski haline dönebilmesiydi.
Karate sınıfına gittim sonra da. Dersler bitmişti ama öğretmen bana ders verebileceğini söylemişi. Hemen kıyafetlerimi giydim. İlk olarak şınav ve mekik çektirdi. Hatta bayağı çektirdi.
Buna yavaş yavaş alışıyordum. Bir süre sonra da ısınma hareketleri yaptırdı ve takla attırdı. İlk önce normal takla attırdı ama sonra kafamı yere koymadan takla attırmaya başladı. Bunu kısa sürede öğrendim. Alan genişti. Yarın tekrar gelmemi çünkü havada takla atmayı göstereceğini söyledi.
Yorulmuştum. Ve acıkmıştım. Odama çıkıp banyo yaptım. Sonra da yemekhaneye gidip yemek yedim.
Yemekten sonra odama tekrar gittim ve matamatik ya da dil bilgisi gibi dersleri çalıştım.
Hızlı öğreniyordum. Sanırım.
Karate öğretmenimin de önerdiği gibi on şınav ve on mekik çektim.
Sonra da yattım. Ama gözüme uyku girmiyordu ki.
Başka güçlerimin de olması beni heycanlandırmıştı. Yatağımda oturur pozisyona geldim. Ve elimde küçük ateşten bir ejderha oluşurdum.
Sonra bir tavşana dönüştürdüm.
Can ile savaşırken yaptığım gibi saçlarımı alevlerle kapladım ve savurdum. Fakat tahmin edemediğim bir şey oldu. Saçlarımı savurunca perde yandmaya başladı.Telaşla ayağı kalktım. Ne yapabilirdim?
O telaşla elimde bir su balonu oluştu ve perdeye fırlattım. Ortalık su olsa da artık oda yanmıyordu. Ama perdeyi değiştirmeliydim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL ALEV 1
Fantasy"O okuldan çıkanlar dahi gibiymiş.Pelin keşke ben de oraya gidebilsem." dediğinde gözlerimi devirdim.Sürekli aynı okuldan bahsediyordu ve ben bunalmıştım. "Okul okuldur ikiz.Bu okulu düşüneceğin yerde derslerini çalışsan ordakilerden daha zeki olurs...