Elimde hemen bir ateş topu oluşturdum ve ona fırlattım hemen ışınlandı. Ve elinde ışın topu ile arkamdan vurdu.
Uçtum ve tekrar ışınlandığı zaman üzerinden saldırdım.
O ışınlandıkça ben faklı bir yere gidiyordum.
"Tek yapabildiğin bu mu?" dedi.
Zamanı durdurdum ve ona ateş ettim. Ama onun da zamanı durdurabilme gücü olduğu için fazla durmuyordu bu yüzden hızlı olmalıydım. Tam büyük bir ışık topu gönderdiği zaman ise kendime ateşten bir duvar yapmıştım.
Vay be. Gülümsedi ve o da kendine ışıktan bir duvar yaptı.
Işınlanma ışık ve zamanı durdurma gücünü kullanıyordu. Üç tane olmuştu. Daha fazla kullanamazdı.
Ben vurduğumda duvar örüyordu ve bu canımı sıkıyordu. Zamanı durdurduğumda vurabiliyordum sadece ve o da öyle.
"Kopyacı!" dedim.
Elinde ışıktan bir kılıç oluşturdu ve üzerime gelmeye başladı.
O sırada birden her tarafım ateşlerle kaplandı ve geriye çekileceğim zaman saçımdaki alevler uzayıp onu savurdu. Havaya yükseldim.
Vay be saçımı da uzatabilyordum. Işınlandı ve kalkan oluşturdum. Yanıma geldiğinde ise kalkanı etrafima yaydım.
Bu ona zarar vermişti.
Elini yumruk yaptı ve ışıkla kapladı. Bu sırada biraz uğraştırsa de onun ışık ile yapabildiği kılıca benzer şeyi ben ateşle yapmıştım.
Bir çarpışma oldu. İkimiz de yere düştük.
Bacağım acıyordu. Ama o kalkmaya çalışıyordu.
Bacağım acısa da kalktım ve hızla onun oluğu yere uçtum. Elimde büyük bir ateş topu vardı.
Beni görünce korkmuştu. Birden bir ejderha havadan indi ve beni savurdu.
Kolum kırılmış olabilir mi? Yok sağlam.
Dilay hanımın dediği gibi hile yapmıştı. Ama farklı bir güç kullanarak değil. Ejderhasını çağırarak.
"Yeter artık. Hile yaptın!"diyerek ayağı kalktı Dilay hanım.
" Lütfen bölmeyin Dilay hanım. "dedi Ejderha Kolejinden bir öğretmen.
Ayağı artık kalkamıyordum çünkü gerçekten acıyordu.
Bu sefer de uçtum.
Tam saldırdığı sırada saçlarımı yine savurmuştum.
Her tarafımdan ateş çıkıyordu. Bu ateşi kontrol edip büyütmeye başlamıştım.
Gittikçe büyümeye başlamıştım. Sonunda havada bir ateş topuna dönüşüp kendimi serbest bıraktım.
Ateş topu koruma kalkanının etrafa yayılması gibi etrafa yayıldı. Ben de tekrar ayağı kalkan Can da yere düşmüştü. Ejdarha onu korumak için ise kanatlarını açıp onu sarmalamıştı.
Ama benim artık gücüm kalmadığı için yere düştüm.
Can ise hala ayağı kalkabiliyordu. Yanıma geldi.
"İyi savaştın." dedi ve elini uzattı. Tam elini tutmuştum ki havada kükreyerek bir ejderha geldi ve Can'ın olduğu yere indi. Karşımdaki Can birdenbire kaybolmuştu.
Birden ejderha kanatlarını etrafıma açtı ve Can'ın kahretsin bu imkansız dediğini duydum.
Ejderha kanatlarını indirdiğinde arkamda duruyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL ALEV 1
Fantasy"O okuldan çıkanlar dahi gibiymiş.Pelin keşke ben de oraya gidebilsem." dediğinde gözlerimi devirdim.Sürekli aynı okuldan bahsediyordu ve ben bunalmıştım. "Okul okuldur ikiz.Bu okulu düşüneceğin yerde derslerini çalışsan ordakilerden daha zeki olurs...