LOVE WITH A CRIMINAL

We Are Not Friend💥

Bom olduğu yerde kaldı. Kızlar kim olduğunu bilmese de ben Bom'a baktım. Telefonu ona uzattığımda kafasını iki yana salladı.

"Seungri ?" Sorar gibi olan ses tonunda panik vardı.

"Seungri şuan meşgul. Cevap veremez"

"Chaerin" sesimi bu kadar kolay tanıyabilmesi garibime gitmişti. Onunla daha doğru düzgün konuşamamıştım bile.

"Evet. Benim" dediğimde kahkaha attı. Bom gözlerini sıkıca kapattı.

"Ne sağı solu belli olmaz kadınsın ama. Sevdim bunu" dediğinde kaşlarım çatıldı.

"Fikir Bom'dan çıktı" diye yalan attığımda Bom ile göz göze geldik. Seunghyun sustu.

"Belki tanırsın. Park Bom" derin bir nefes aldı.

"Seungri'yi bırak gelsin Chaerin. Çocukça davranmayın"

"Seunghyun sen yaptığında da çocukça mıydı?" Dedim sinirle konuştum.

"Chaerin bu olaylardan sonra hep birilerin kalbi kırılır. Yani uzatmayalım"

"Biliyorum Seunghyun. Bom'un kalbi kırıldığı gibi. Seungri bizimle ve onu bulamayacağınız bir yerde. Senden sadece bir açıklama istiyoruz" dedim kızlar kafa salladı.

"Ne açıklaması ?"

"Neden buraya geri döndünüz ? Ve neden benim etrafımdasınız ?" Diye sordum. O kadar gergindim ki kendi kendimi yiyordum.

"Kanıtlamak için döndük. Seni korumak içinde etrafındaydık" dediğinde kızların tepkileri de bunu beklemediklerini belli ediyordu.

"Beni korumak için mi ? Buna ihtiyacım yoktu. Bana sormadan hayatıma girdiniz. Kendinizi farklı tanıttınız" diye sesimi yükselttim.

"Biz sana kendimizi farklı tanımadık. Daesung o tarafta bir şirkette ceo ve Bae'de veterinerlik yapıyor. Senin orada yapması da çok normal. Evine yakın. Yani ?"

"Benimle sakın dalga geçme Seunghyun. Seungri iki yıldır benim yanımda çalışıyor" bu kadar sakin konuşması beni deli ediyordu.

"Tesadüf" dedi alayla. Sinirle ayağa kalktım.

"Peki sen ? Havaalanında yanımdaydın. Hadi ama oraya sadece havaalmaya geldiğini söylemeyeceksin dimi ? " bende onunla alaylı konuştum.

"Orada olduğum için dua etmelisin bence"

"Kim olduğunu öğrendikten sonra umarım bir daha karşılaşmayız diye dua ediyorum zaten"

"Maalesef. Bizim ufaklık sizdeymiş. Onu almam lazım. Hem ben kimmişim ?" Jiyong'un arkadaşı, Bom'un kalbini kıran kişi.

"Pisliğin tekisin. Seungri'yi de bırakmamızı istiyorsan bir özür borçlusun. Bom'a" Dediğim de Bom kafasını iki yana salladı. Brn ise omuz silktim.

"Beni duyuyor mu ?" Sesinin titrediğini tek ben duymamıştım dimi ?

"Evet"

"Özür dilerim Bom. Tekrar geldim. Uzak durmayı denedim ama...pek başarılı olmadı. Özür dilerim hayatına tekrar girdim. Biliyorum hayatına her girdiğimde bir yıkım getiriyorum yanımda, hayal kırıklığı ve hüzün bırakıyorum arkamda. Bu yüzden özür dilerim" dediği şey üzerine Bom sessizce kalkıp odayı terk ederken hepimiz öylece kalakaldık. Kendime gelmem Dara'nın beni dürtmesiyle oldu.

"Vay canına. Sen tam pisliksin"

"Biliyorum" dedi sessizce. "Ama sen bir pislikle nasıl başa çıkılır bilirsin dimi Chaerin ? Madem Bom'la birlik oldunuz ona da öğret"

"Bir pislikle başa çıkmayı öğrenmek boş bir çaba Seunghyun. Sadece onu bırakıp yoluna devam etmelisin. Merak etme Bom'a da bu tavsiyeyi verdim ve uyguluyor" Dediğim de alayla güldü.

"Davayı açtın biliyorum Chaerin. Pek de yoluna gitmiş gibi değilsin" dediğimde Dara sinirle telefona yaklaştı.

"Chaerin her şeyi acıdığı için yaptı. Herkes sizin gibi şerefsiz değil. Onu sakın kendinizle karıştırmayın" diye bağırdı. Hoparlörden çıkıp telefonu kulağıma götürdüm.

" Seunghyun bunu siz başlattınız. Sizinle hiç bir işimiz yok bu saatten sonra. Seungri ise sabaha gelmiş olur yanınıza. Hiç biriniz bir daha karşımıza çıkmayın"  Diye araya girdim.

"Gerçekten öyle mi istiyorsun Chaerin ?"

"Evet." Dedim. Yalan mı yoksa doğru mu bende bilmiyordum. Kafam çok doluydu.

"Ah maalesef bunu yapamayız çünkü biz bunu istemiyoruz" Biz ? Biz derken kimden bahsediyordu ?

"Bu arada hoparlörden çıktın sanırım. Sana şunu dememe izin ver. Bom'a dikkat et ve kendine de.  Yaptığın şey için minnettarım. Emin ol hiç bir şey bilmeden bizim istediğimiz bir çok şey yaptın ama tehlikenin farkında değilsin. Bu yüzden dikkatli olmalısın"

"Sizden uzak durursak hepimiz güvende olacağız zaten" dedim. Bize en çok zarar veren onlardı. Bir de gelmiş nasıl bana bunu diyebiliyordu ? Biz zaten dikkatliydik. Bir tek onlara karşı dikkatli olamamıştık. Onlar da mahvetmişti bizi.

"Emin ol yanlış düşünüyorsun. Gönül ister ki yan yana olalım Chaerin ama şuanlık senin bunu istemediğini düşünüyorum. Bilemem belki de fikrini değiştiren bir şey olmalı. Bu sayede yüz yüze görüşebiliriz artık"

"Fikrimi hiç bir şey değiştirmez Seunghyun. Her seferinde bunu reddedeceğim. Ortak amaçlarımız olabilir ama biz dost değiliz. Sizin yüzünüzden"

"O zaman bu buluşma için zor kullanmam gerekecek Chaerin. Belki o zaman gelirsin"

"Ne var biliyor musun ? Madem böyle devam etmek istiyorsun böyle devam edelim. Seungri'yi bırakmıyorum. O çok sevgili dostuna söyle hangi cehennemdeyse çıkıp polise teslim olsun. Seungri'yi anca o zaman bırakırım."

"Dostum sanırım Chaerin seni özledi. Ortaya çıkmanı istiyor. Hangi cehennemdeyse çıksın dedi" diye konuştuğunda dilim tutuldu. O orada mıydı?  İmkansız. Ama olabilir miydi ? Seunghyun'un kahkahaları kulağıma doldu.

"Sadece şaka Chaerin. Korkma bu kadar. Az gülelim dedim"

"Bom senin espri yeteneğinin berbat olduğunu söylemekte haklıymış" dediğimde bu sefer o sustu.

"Dediğimde ciddiyim. Ne zaman o pisliğin hapse girdiğini görürüm o zaman sizin ufak dostunuz serbest kalır"