Bay Gong'a planlarımı anlattıktan sonra bir onay aldım. Dün geceden beri bu plan üzerinde çalışıyorduk ve odada ben hariç herkes sadece bir kaç saat uyumuştu. Ben ise hiç. He uyku tutmamış hem de yapacaklarımızı düşünmeden kendimi alıkoyamamıştım.
"Evet planın son kez üzerinden geçelim" dediğimde hepsi biraz bıkmıştı. Biliyordum yüzlerinden belliydi zaten ama benimde her şeyi dört dörtlük yapmaya ihtiyacım vardı. Yine de herkes büyük masaya oturdu. Seungri ve ona sinirle bakan Dara'ya baktım. Güya dün ki kavgadan sonra konuşmayacaklardı.
"Tanrı aşkına önce şu konuyu halledelim. Artık neden kavga ettiğinizi söyler misiniz ?" dedim sinirle. İki kişi kavalıyken bir laf dalaşı çıkıyordu ortada sürekli. Özellikle bu iki kişiden biri Dara ise.
" Seungri Bey sevgili yapmış" dedi Dara. Vay be. Seungri'ye döndüm.
"Tamam. Nuna bunda kötü olan ne ?" dedi Seungri bana bakarak. Kötü bir şey yoktu. Sonuçta Dara ile çıkmıyorlardı. Aynı odayı bile paylaşmışlardı ama aralarında bir şey geçmemişti. Ayrıca herkese göre Dara Seungri ile şakalaşıyordu. Sadece onu iyi tanıyan biri bilirdi bu şakalaşmanın altında olanları. Bu yüzden Minzy ile göz göze geldik.
"Şey-"
"Kötü olan mı ne ? En azından haber vermeliydin. Duygularım var burada" diye bağırdı Dara sinirle. Sanırım dünden beri aynı konular dönüyor olacak ki Seungri derin bir of çekti.
"Ah öyle mi ? Peki nuna" dedi nuna kelimesini bastırarak. "Benim duygularımı hiç düşündün mü ? Çünkü sürekli şakalarınla bir şeyler ima ediyorsun. Sonra da gidip Bom nuna'ya o benim dava flörtüm diyorsun. İlk olarak öyle bir kelime bile yok. İkincisi Bom nunadan ne olduğunu öğrendim. Dava bitince flört biter gibi bir şeymiş"
"Ee ne var bunda ?" dedi Dara sinirle. Masadaki herkes sessizdi çünkü bu kavgaya girmek istemiyorlardı ama ben nedense kavga uzayacak dye düşünüyordum.
"Ne mi var ? Benim duygularım mesela ? Ah nasıl bu kadar bencilsin! Sırf dava sürecinde sıkılma diye aradığın flörtlerine beni değil. Bir başkasını ekle" diye bağırdığında anlamıştım. Seungri kendini kullanılmış hissediyordu ama bilmiyordu ki dava flörtü olayını Seungri için çıkarmıştı çünkü Dara buydu. Bir erkekten hoşlanmamıştı hiç. Erkekler ona gelirdi, o erkeklere değil. Seungri'den hoşlanınca da bu flört olayını çıkardı. Böylelikle göze batmayacağını düşündü.
"Sıkıldığım için değil. Sen bana orospu mu diyorsun ? Sıkıldıkça flört değiştireyim ?"
"Öyle biri olduğunu düşünsem direk yüzüne söylerdim ama bu yaptığında pek farklı değil!" Of. bu ağırdı.
"Ah öyle mi ? Sana ne demeli ? Bana öyle..öyle bakıp gidip başka kızlarla çıkıyor-"
"Yeter. Tanrı aşkına yeter. Seungri kimseyle çıkmıyor" dedi sonunda Hyorin ayağa fırlayıp. Masadaki herkes sustu.
"Seungri öyle dedi çünkü dava flörtü olayı onu çok üzdü ve senin bu flört olaylarından uzaklaşmak istedi çünkü kalbi kırık. Lakin daha deminde Seungri senin kalbini kırdı. Bunları söylüyorum çünkü yeter. Dünden beri yaptığınız tek şey gürültü ve birbirinizi kırmak dışında bir şey değil! Sadece bir kaç gün sonra dava var. Hayatımızın olayı. Bunu anlıyorsunuz dimi ? Benim karnımda bir bebek var.O yüzden bu adam" dedi Bae'i gösterip. Bae korkuyla geriye yaslandı.
"Bu adam o hapse girmeyecek. Şimdi herkes Chaerin'i dinlesin ve siz ikiniz. Bu masadan kalktığımızda odaya geçip konuşun. Ya sevgili olun ya da insan gibi arkadaş kalın ama aranızdaki olayları bu gruba yansıtmayın. Şimdi Chae. Buyur" dedi ve yerine oturdu. Vay anasını. Hyorin sinirlenince içinden harbiden de bir deli çıkıyordu. Helal. Herkes sus pus olup bana döndü.
"Şey..evet. Olay şu. Jiyong normalde sabah polislere teslim olacaktı ve ondan bir kaç saat sonra da mahkeme olacaktı ama polise teslim olamaz çünkü içeride tanıdık polis olabilir. Bir şekilde Jiyong'u Park'a yollayabilirler. Bu da en son istediğimiz şey. Bir de olayı kaba şekilde insanlara anlatacağımız bir site kurmalıyız. Daha da merak uyandırmalı ve tarafımıza halktan insan çekmeliyiz. Sadece o gece malikanede olanları anlatmak mesela. Bize inanan olmasa bile insanların içine şüphe düşecek. Ne kadar çok davaya gelen, dava hakkında konuşan olursa. Biz de o kadar çok göz önünde oluruz. Ve sağlam kalmak istiyorsak göz önünde olmalıyız"
"Tamam. Siteyi ben kurarım" dedi Dara.
"Oraya yazılanları da ben ayarlarım" dedi Bom. Herkes onayladı.
"Ama yazıda kaçması hakkında ve Jiyong dışında kimse olmayacak. Jiyong kaçtığını söylediğinde tek başına yaptığını söyleyecek bunu biliyorsunuz dimi ? Sizi bu işe dahil etmeyecek. Siz sadece işiniz için yurt dışına çıktınız ve Jiyong'la herhangi bir irtibatınız yoktu" dedim masadakilere bakarak.
"Ama bizim kaçırıldığımıza dair kanıtları sunacaksın. " dedi Dae. Kafa salladım.
"Kaçırıldınız. Jiyong sizi kurtarmak için kabul etti tüm suçu. Sonra kendinizi suçlu hissettiğiniz için onu hapishanede ziyarete gittiniz ama daha fazlası olmadı. Hapishaneden çıkıp ev hapsine geçtiğinde ilişkinizi teker teker kestiniz" dediğimde hepsi onayladı. Ayağa kalktım.
"Ben dosyaları bitirmek üzereyim. Odamda olacağım o yüzden. Dae sende Jiyong'un yanına git lütfen. Ona de yarın ona uğrayacağım ama bugün şunu bitirmem gerek kesin." dediğimde Daesung onayladı. Odama geçtim ve telefonu elime aldım. Go Eun ismine geldim ve mesaja tıkladım.
"Her şey bitecek. Bana güven. Sen sadece iyileşmene odaklan. Dava bittiği gibi seni alıp dışarı çıkarmak, ablana getirmek istiyorum. Seni seviyorum ufaklık. Korkma ben buradayım"
Yazdığım mesajı yolladım ve telefonu masanın üzerine attım. Asıl ben korkuyorum Go Eun. Sen bunca zaman bu kadar acıya, korkuya nasıl göğüs gerdin bilmiyorum ama ben sanki başaramayacakmışım gibi geliyor. Hyorin, bebek, sen, ablan, diğerleri. Jiyong. Jiyong'un ailesi. Herkes. Herkesi düşünüyorum ve başaramama olasılığımı düşünüyorum. Bu canımı sıkıyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOVE WITH A CRIMINAL
Novela Juvenil"Biliyorum. Biliyorum bu saçmalık. Belki çocukluk de, belki cahillik, salaklık, aptallık ya da herhangi bir şey de ama ben aşk demeyi tercih ediyorum. Biliyorum saçma ama güzel yanı da bu. Tabi ben o güzel yanını pek tadamadım. Bana yıktıklarını top...
