bolum atmayi unutmusum ne sorunlu bi yazarim
final bolumunu yaziyorum bu arada.. cok uzgunum:((
bir sure burada olmayacagim telefonum pert oldu falan yenisi gelene kadar yokum:/
medya: skz/bme
(ceviri koyuyorum cunku benim icin cok anlamli ve derin bir sarki bakmanizi oneririm)•
Dersler bittiği zaman çıkışta buluşmuştuk. Fakat Chan hyung yoktu. Minho hyung bakışlarını bana dikti. "Öğle arasında ne oldu?"
Kaşlarımı çattım. Öğle arası mı? Ben onu öğle arasında hiç görmemiştim ki. "Ben Chan hyungu öğle arasında hiç görmedim. Zaten Jackson ile arka bahçedeydik."
Minho hyung da kaşları çatılmış bir halde bana bakarken Jackson yanımıza geldi. Kolunu omzuma attı ve diğerlerine selam verdi. "Siz çıkıyor musunuz şimdi?"
Changbin hyungun sorusuna Jackson gülümsemiş ve başını sallayarak onay vermişti. Evet, öyleydi. Hatta çıkışta vakit geçirmek için de karar almıştık.
Felix ve Hyunjin şaşırarak bana baktı. "Her neyse, Seungmin'i sizden alıyorum. Çünkü öğlen ayırdığım biletlerin saati gelmek üzere."
Ona dönüp bakmıştım. "Ne bileti?"
"Seni sınıfa bıraktıktan sonra bir filme bilet aldım. Seveceğini düşünüyorum." Başımı hafifçe salladım ve tebessüm ettim. Ama aklımda Chan hyung vardı. Minho hyunga döndüm. Hala dik bakışları benim üzerimdeydi. "Chan hyung, size bir şey söyledi mi?"
İkisi de başını iki yana salladığında derin bir nefes verdim. Onları başımla onayladım ve Jackson ile birlikte oradan ayrıldık. Sinemaya giderken onu aramıştım fakat açmamıştı. Birkaç kez daha aradım ama cevap alamayınca, üstelemedim.
Sinemaya geldiğimizde mısır ve içecek alıp içeri geçmiştik. Telefonu sessize almıştım ama yine de ekranını görebileceğim şekilde dizime koymuştum. Eğer ararsa hemen açacaktım.
Film başlarken Jackson ile birlikte aralarda ufak yorumlarda bulunarak izledik. Bir macera filmiydi ve oldukça eğlenceliydi.
Filmin ikinci yarısına girdiğimizde telefonum çalmaya başladı. Jackson'dan ayıp olmasın diye izin isteyip kalkmış ve dışarı çıkıp hemen açmıştım. "Hyung nasılsın?"
"Neredesin Seungmin?"
Yutkundum ve etrafa bakındım. "Benim ufak bir işim var hyung. Eve biraz geç geleceğim."
"Jackson ile birlikte misin?"
Sorduğu soruyla kalakalmıştım. Bizden biri mi söylemişti ona?
"Evet.."
"Ben sizi rahatsız etmeyeyim. İlk randevunuz güzel geçsin." Ardından telefonu suratıma kapatmıştı ve hiç bir şey söyleyememiştim. Kendimi çok kötü hissediyordum.
Söyledikleri beni çok huzursuz etmişti ve garip hissediyordum. Fakat içeride Jackson bekliyordu. Fazla dışarıda kalmadan içeri dönüp yerime oturdum. Jackson bana döndü. "Bir sorun mu var?"
Başımı iki yana salladım. Filmi izlemeye devam ettik ve bittiğinde, hiç bir şey anlamamıştım. Jackson çıktığımızda sonu hakkında konuşurken onu onaylıyor ve katıldığımı söylüyordum ama umrumda değildi.
Ardından eve gitmek istediğimi söylemiştim ve bunun için ödevleri bahane etmiştim. Anlayışla kafasını sallamış ve beni eve bırakmıştı. Ona teşekkür ettim ve ayrıldık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
just friends?
Fanfictionchanmin "Hyung, ben senin bebeğin değilim." "Sen benim bebeğimsin, Min-ah." • friends, but actually lovers. yayinlanmaya basladigi tarih: 11.05.2021 bitis: 29.09.2021 yazmayi unutmusum mpreg icerir hanimlar