chapter 8

1.9K 189 166
                                    

telefonum resetlendi hic fotografim kalmadi bu bolume ekleyemedim:(

ve ben dun gece bolumu attim sanip (hayal dunyamda biniem ile bardak tokusturuyodum) boyle uyudum simdi bi baktim yok

neyse uzatmayayim umarim begenirsiniz

medya: skz/easy

Sabah alarmımın sesiyle uyandım. Yataktan kalkıp lavaboya girdim ve elimi yüzümü yıkadım. Ardından mutfağa girdim ve kahvaltının çoktan hazırlanmış olduğunu fark ettim. Mutfaktan çıkıp Chan hyungun odasına gittim ve kapıyı hafifçe araladım. Oda bomboştu. Yatağı toplanmıştı ve çantası yoktu.
Derin bir nefes verip odama geçtim. Okul kıyafetlerimi giyip çantamı aldım.

İlk defa benden önce çıkıyordu evden. Normalde birlikte kahvaltı yapar ve birlikte çıkardık. Mutfağa geçip masayı toplamaya başladım ve toplarken de biraz atıştırdım. Ardından evin anahtarını alıp dışarı çıktım. Okula doğru yürümeye başlarken aklım hala Chan hyungtaydı.

Cebimdeki telefonum titrerken elime alıp gelen mesaja baktım.

Jackson
Günaydın
Nasılsın?

günaydın
iyi, sen nasılsın?

Jackson
Bende iyiyim
Neden suratın asık?

ne?

Jackson
Kafanı kaldır

Telefonu kapatıp çoktan girmiş olduğum okul bahçesinde gözlerimi gezdirdim. Çok geçmeden Jackson'ı görmüş ve yanına ilerlemiştim. Yanına giderken gülümsemiştim. O da bana gülümsedi ve kısaca sarıldık. "Söyle bakalım, az önce neden yüzün asıktı? Bir sorun mu var?"

Hafifçe omuzlarımı yukarı kaldırdım ve yanına oturup bahçedekileri izlemeye başladım. "Biliyorsun, biz bir grup olarak takılıyorduk ve ailem taşındığı için ben Chan hyung ile kalıyorum. Ama aramızda bir sorun olmamasına rağmen birbirimizden uzaklaştık ve bu.. garip geliyor sadece. Sonuçta yıllardır beraberiz ve hiç böyle bir şey yaşamadık."

Başını onaylar anlamda salladı ve konuşmamı bölmeden bitirmemi bekledi. Ardından bana döndü. "Belki gidip onunla konuşmalı ve sorunu çözmelisin. Neden aranızın böyle olduğunu öğrenirsen düzeltmen daha kolay olur."

Bende ona dönüp teşekkür ettim ve sarıldım. Jackson gerçekten çok iyi biriydi. Bu yüzden ona güvenip sorunlarımı anlatabiliyordum ve bana her zaman akıl verip yol gösteriyordu. Hafifçe saçlarımı okşadı ve önemli olmadığını söyledi. Ardından oturduğumuz banktan kalkıp okula yöneldik. Beni sınıfımın kapısına kadar bıraktı ve ayrıldık. O da üst katta olan kendi sınıfına çıktı.

Sınıfa girdiğimde Hyunjin gözlerini kısmış bir şekilde beni süzüyordu. Sırama oturduğum gibi Felix de aynı şekilde bana bakmaya başladı. Fakat ders başladığı için ve hoca geldiği için bir şey diyemediler.

Zil çaldığında Hyunjin direk bana dönmüştü. "Jackson ile çok yakındınız. Gördük sizi, sarılıyordunuz."

"Jackson artık benim sevgilim Hyunjin, bu normal bir şey." Gözlerini devirdi ve Felix'e baktı. O an Felix'in dün konuştuğumuz her şeyi anlatmış olduğunu anladım.

"Numaradan sevgilin. Bak bana neden Chan hyungtan hoşlandığını söylemedin? Tamam, genellikle onlarla takılıyor olabilirim ama sizinle de çok yakınım ve gidip Chan hyungla konuşmazdım herhalde."

just friends?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin