Ananım * Yarı Texting*

3.6

Are you readyyyy?

Size bu bölümü Mısra' nın ağzından yazmayacağım

Evet Asaf' ın ağzından yazacağım.

Bayılmayın başlayalım bakalım.

Oy vermeyi unutmayın guzularım

---

Asaf' tan

Duyduğum sözlerle düşmemek için ağacın dallarını tuttum. Yoksa ölebilirdim. Kalbim neden bu kadar hızlı atıyordu. Hayalini bile kuramadığım kişinin benden hoşlandığını söylemesi miydi? Dudaklarım titremeye başladı. Ben hiçbir zaman güçlü kalayım diyen biri olamadım.

Eğer içimden ağlamak geliyorsa, ağlardım.

Ve şimdi akan göz yaşlarım bunun habercisiydi. Mısra, adını söylemeye kıyamadığım, canımın içi can parçam. Ciğerimin sol köşesi benden hoşlanıyordu!

1 saat önce 

Okulda fazlasıyla daralmıştım. Çantamı alıp çıktıktan sonra Gül Parkı' na geldim. Buranın anlamı çok büyüktü. Yıllarca Mısra' yı izlemiştim burada. Ve en son gelişimizde sarılmıştım ona. Kalbim hatırladıklarımla hızla çarparken gülümseyip bankın yanındaki ağaca tırmandım. Arada sırada buraya çizim yapmaya gelirdim. Ağacın büyük olması nedeniyle manzaram çok daha iyi olacaktı. Kalın dallarından tutarak ilerlerken yapraklar görüşümü kapatıyordu.

Bahar gelmiş, dolayısıyla ağaçlar tekrardan yeşermişti. Dışarıdan bakan birinin beni görmesi imkansızdı. Defterimi açtıktan sonra manzaranın tadını çıkararak çizmeye başladım. Çok vaktim yoktu, işe gitmeliydim.

Ne kadar süre geçtiğini bilmiyorum birisi gelip ağaca tekme attı. Tam ağzımı açıp küfredecekken Mısra' nın sesini duymamla elimi ağzıma kapattım.

Oğlum yanlış kişiye küfredecektim az kalsın!

Mısra bağıra bağıra birini kıskandığını Yeliz' e anlatırken elim ayağım boşaldı. Çilek kokulu kızım zaten birini seviyordu. 

O an yapmam gereken şey basitti. Onun hayatından çıkmak. Sırf onu seviyorum diye onun hayatını zehir edemezdim ya. Başkasını seviyorsa ona karışamazdım. Çok üzülürdüm ama Mısra' nın mutlu olması bana yeterdi.

Sonra ismim geçti. Bir mezarlığı andıran  göğüs kafesim, çiçek bahçesine döndü.

Çilek kokulu kızım beni kıskanıyordu. İsmini bilmediği bir kızdan. 

Hoş kızın ismini ben de bilmiyordum. Bilmeme de gerek yoktu. Bana neydi be!

Yeliz, Mısra' yı zorlarken ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyordum. Resmen ' Sevmiyorsan bırak çocuğu, hayatını yaşasın' diyordu. Yeliz, aptal mısın, Ne yapıyorsun?

Ben, o beni bilmezken sevdim. O kadar kolay mı koçum?

Birden Mısra bağırdı, ' Ben ondan hoşlanıyorum.' dedi. Öldüm, tekrar dirildim ve tekrar öldüm.

Kafamın içindeki kapanmış lunapark tekrar çalışmaya başladı. Işıklar her yerdeyken elinde pamuk şekeriyle zihnimin her köşesini işgal eden Mısra gülümsedi.

Dünya benim oldu.

Dünyam, o oldu.

Gözyaşlarım usul usul akarken Mısra itirafından sonra koşarak eve doğru ilerlemeye başladı. Aşağıya inmek için Yeliz' in gitmesini beklerken o konuşmaya başladı.

"Onu senelerdir delicesine sevdiğini bilmeseydim sana yardım etmezdim. Pes etmek üzere olduğunun farkındaydım. Al sana devam etmen için sebep. Ancak benden daha fazlasını bekleme. En yakın arkadaşımın mutluluğu benim için her şeyden önemli. Bu sana ilk ve son yardımım Asaf. Arayı fazla uzatma. Ona kim olduğunu söyle."

Yeliz bir şey dememe izin vermeden hızla uzaklaşırken arkasından bakakaldım.

Ben kimse beni göremez mi demiştim?

Halt etmişim.

Onu bunu bırakın da Mısra benden hoşlanıyor lan!

Bölüm sonu

-----

Hehehe az da siz şok olun.

Açıkçası bunu ben bile beklemiyordum.

Yeliz sen mükemmel bir arkadaşsın.

Bölüm hakkındaki düşünceleriniz?

1-2 güne görüşürüz bebeklerim