16.Bölüm: Eğitim (2)

337 36 2
                                    

"Lanet olsun! Bir aydır mutasyonlu Şeytani Kül Yılanı ile savaşıyorum. Sonunda öldürebildim..."

Shu eğitiminin 2. yılına girdi. Vücudu bariz bir şekilde değişmişti. Saçlarını daha da uzatmış, boyu 1.74 olmuştu. Gözlerinde ise artık eskisi gibi çocukluk göstergesi yoktu, onun yerine daha olgun bir birey olduğunu belli eden bakışlar vardı.

"Boşuna sızlanma, kendi aptallığın yüzünden bu kadar uğraştın..."

Günden güne Nish ile araları iyice yakınlaşmıştı. Shu'nun yapayalnız geldiği Element Vadisinde güvenebileceği tek kişi Nish'ti.

"Enerji çekirdeğini alıp mağaraya dön bugün içsel enerjini fiziksel gücünle oranlamaya çalışıcaksın ayrıca teknikleri de beyaz odada kullanacaksın."

Aradan geçen iki yılda Shu asası ile bir olmuştu. Artık asanın diğer formlarına ihtiyaç duymuyordu sadece boyunu ayarlayarak savaşıyordu.

Shu günde 3 saat uyuyup kalan zamanı meditasyon ve canavarlar ile savaşla geçiyordu.

"Nish bu ortamdaki baskı artık eskisi kadar etkilemiyor hatta nerdeyse hiç etkilemiyor. Ne yapacağız?"

Shu için bu baskıya direnmek artık çocuk oyuncağı gibiydi. Hareketlerinde hiçbir kısıtlamaya sebep olmuyordu. İlk zamanlar baskı yüzünden yüzlerce defa ölüm durumuna girmişti. Büyülü yaratıkların zekası olsa kesinlikle ölmüştü.

"Ya demek etkilemiyor o zaman başka bir şey buluruz..." Nish alaylı bir şekilde konuştu. "Demek etkilemiyor, seni küçük sıçan asıl baskıyı şimdi göreceksin eheheh." Nish Shu'nun kendisini duymayacağı şekilde konuştu.

Shu hızlı bir şekilde mağaranın içine girdi zaman içinde mağaraya elinden geldiğince bir yatak yapmıştı. Yatağın biraz sağında ise mutfağa andıran eşyalar vardı. Avladığı bazı yaratıkları burda pişiriyordu. Susamışlığını da mağaranın solunda kalan kısımdaki gölden hallediyordu.

"Lotus pozisyonuna gir ve yapman gerekenleri yap. Unutma önce içsel enerji değil fiziksel gücün..." Nish sitemli bir şekilde söyledi. Aradan geçen zamanda bu konu ile çok uğraştığı belli oluyordu.

"Tamam tamam biliyorum. Önce vücudumda ki hücreler sonra içsel damarlar tamam..." Shu da sitemli bir şekilde konuştu.

Yatağının arkasında kalan yere geçti ve lotus pozisyonu aldı. Önünde çekirdeklerden bir yığın vardı. Ne kadar canavar avladığını bu yığına bakarak anlaşılabilir.

Shu gözlerini kapatıp zihnini boşalttı. Artık bu işlem göz kırpmak kadar kolaydı onun için. Derin bir nefes aldıktan sonra enerji çekirdeklerini sömürmeye başladı. Evet sömürmeye başladı normal bir hızla değildi.

"Hisss... Önce enerji merkezimin üstündeki hücreler sonra yukarıya doğru... Daha sonra da kollar ve bacaklar..." Shu bir yandan söylerken bir yandan da uyguluyordu.

Yaklaşık 4 saat sonra önündeki yığını tamamen bitirmişti. Depolama yüzüğünden başka bir yığın çıkardı. "Şimdi de içsel enerji... Hisss..." Shu derin bir nefes verdikten sonra bütün enerjiyi çekmeye başladı bu sefer dikkatli bir şekilde ilerledi.

Fiziksel gücünde bir sınır yoktu ama içsel enerjide aynı performansı gösteremezdi. Sakat kalma veya enerji merkezinin patlama ihtimali yüksekti.

"Önce enerji merkezime sonra damarlar... Daha sonra bütün hücreler. Aynı zamanda fiziksel gücümü de arttırıyorum..."

Shu kusursuz bir şekilde işlemi sürdürdü. İçsel enerjisi yedinci seviye orta aşamadaydı. Fiziksel gücü ise devasa bir atılım yapmıştı. Devamlı olarak fiziksel gücünü arttırıyordu bu sebeple içsel enerjisine göre orantısız bir fiziksel gücü vardı. Maksimum gücü 7000 kiloydu, bu gücün tamamını cübbede ki ağırlık yüzünden kullanamıyordu.

Kanlı Yolun İziHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin